“Her seçim, bir vazgeçiştir.” belki de asıl mesele vazgeçilmeyecek olanı seçmektir.

Birkaç saat sonra yeniden ihtiyaç duyulacağı hâlde an itibariyle ne yiyeceğini seçememek...

Birkaç ay sonra yeniden şekil vermek gerekeceği hâlde an itibariyle saç şeklini seçememek...

Birkaç yıl sonra eskiyeceği, yıpranacağı veya giyilemeyeceği bilindiği hâlde, kıyafet seçememek...

Süreli ve geçici olanları seçmek bu denli zorken...

Söz söylerken bir ömür acısı devam edecek sözü seçmek...

Hareket ederken kalpteki yarası iyileşmeyecek fiili seçmek...

Etkisi uzun süre devam edeceği hâlde anlık kararları seçmek...

Yaşanıldığı sürece etkisinde kalınacağı hâlde, hangi işle iştigal edileceğini seçmek...

Ne kadar kolay!

Ne kadar seçim var, hayatta.

Ne çok seçim var, hayatta.

Kısaya ömür verdiğimiz, ömrü kısalttığımız... Değişecek olanı önemseyip, değişmeyecek olanı hiçe saydığımız...

“Her seçim bir vazgeçiştir.” belki de bütün mesele vazgeçilmeyecek olanı seçmektir.