İyiliği, hizmeti görmemek, görüp teşekkür etmemek nankörlüktür. Nankörlük, kalbin ölümüdür. Milletçe kalkınmamıza şükrün edası içinyazılması gereken bu yazı, güncellik derecesi fazla olaylar nedeniyle bir kaç kere tehir edildi.

Ankara ile Osmanlı İmparatorluğumuzun başkenti İstanbul ve aynı yıl içinde Büyük Selçuklu İmparatorluğumuzun başkenti Konya, Yüksek Hızlı Trenle birbirine bağlandı. Şimdi, Karaman, Adana, Mersin, Osmaniye, Maraş, Antep?e uzanıyor. Osmaniye Maraş arası Toroslarda, en uzun tünel açılması yarıya yaklaşıyor. Daha dün Asya ile Avrupa?yı deniz altından birleştiren Marmaray?ın açılışını uluslararası katılımla yaptık. Deniz altından kıtalar altı otoyolla birleştirme çalışmaları hızla sürüyor. Karadan üçüncü kere iki kıtayı, hem demiryolu, hem kara yoluyla bileştirecek köprü kendi müteahhit ve imkanlarımızla, tarihe şan veren Yavuz Sultan Selim köprüsü adıyla yürütülüyor.

Bundan sonra, bu gibi hizmetler küçük kalabilir. Fakat daha dün, tankımızın tamiri İsrail?e havale ediliyor, insansı hava uçağı İsrail?den kiralanıyordu. Şimdi, bu uçağın daha gelişmişini de, savaş helikopterini de biz yapıyoruz. Şükür gerek.

Bu diriliş, sade maddede kalmıyor. Asıl canlılık gönüllerde. Nerede fakir, mazlum, felakete uğrayan varsa, Türkiye yardım için orada. ?70 Cent?e muhtacız? derken, yardım etmekte, dünyanın ilk üçünden biriyiz. Dost düşman ayrımı yapmadan sığınmacılara gönlünü açmakta, insanlıkta eş, imanda kardeş olmakta dünyanın takdiriyle ilk sıraya geldik. Çekemeyen yüreklerde yangın var.

Milletimiz, tarihi haşmetini yeniden canlandırıyor. Bu diriliş ve ufkun aydınlığı, sömürgeci ve beslemelerini ciddi olarak rahatsız ediyor. Ümmetin de, vahdetini güçlendirip, gayretini artırmakta, acele etmesi zaruret haline geliyor.

Çekememezlik, fitne, haset, iyilik yolunda önemli bir engeldir. Ama,vatan millet ve insanlığın hayrı için aşkla, şevkle yola çıkan Müslüman için, Allah?ın yardımını celbeden, eşsiz bir vahdete ve ibrete dönüşebilir. Fitne ve çıkarcıların anlayamadığı asıl güç buradadır.Ahlak ve inanç değerlerinden uzak çıkar hesapları, piyangodan çıkmış servet gibi erir; uyuşturucuyla kurulan hayal ve zevk gibi, acı ve nedametle felakete dönüşerek sahibine döner.

Milletimizin yeniden kuşandığı, ebediyete yönelen bu şerefli dirilişi,ölümü de öldüren bu yönelişi, gayreti, başarıyı konuşup, yazıp, yaşamak, sadece sorumluluk değil, aynı zamanda eşsiz bir mutluluktur. Millet olarak, varisi bulunduğumuz tarihin, eşsiz medeniyet ve insani değerlerin yüklediğisorumluluklarımızı bir kere daha düşünmek, yorgunluğumuzu atmak ve gayretimizi artırma imkanıdır.

Birinci dünya savaşı, kaybetmenin, dağılıp parçalanmanın, acı faturasını, yaşatarak anlattı. Ümmetin ekonomisi, dinamizmi, ufuku daraldı. Hilafeti kaybeden Müslüman, dünyada öyle yalnız kaldı ki, gözünü açınca, yılana sarıldığını gördü.

Ölümü, imanla aşan Müslüman için ümitsizlik yoktur. İslam akidesine,insani fıtrat yüceliğinin zırhı güzel ahlaka, izmihlal yoktur.Fetret dönemleri, yeniden taze bir vahdetin, daha güçlü bir dirilişin, Hakk edişin davetçisi olmuştur. ?Kolaylık, zorluktan sonradır.? Akıl, vicdan, ahlak sahibi insan, her dönemde, imanla, bu fıtrat üstünlüğünü yaşamıştır. Ümmetin en ağır fetret dönemi, 1. Dünya savaşıyla doğan yıkımdır. İnşallah, diriliş de, bu ölçüde büyük olacaktır.

İslam dünyasını ayrılık ateşiyle paramparça ettikleri halde, İslam düşmanlığı hızını alamadı. Fitne ve kinini artırarak devam ediyor. Şuurla gayret zarurettir.

Bu dirilişte Allah?ın,affı, rahmeti, ihsanı açık. Hamd Allah?a! Dirilişe giden bu yolda, vahdete harç olan, siyasette ter dökenden; fikirle, bilgiyle, oyları, duruşları ve savunmalarıyla hayattan üstün değerlere, şehadete, gaziliğe kadar yürüyenlere, örnek hayat ve fikirleriyle, tarihin derinliklerinden seslenerek ümitleri besleyen değerlerimize ve Hakk yoldaki bir dikeni kaldırana, kaldırmaya gayret edene, niyet edene kadar, Allah?ın hizmet nasib ettiği her kardeşimize sonsuz teşekkürler!..

Hasan Aksay/ Yeni Akit