Dün, mahallemdeki ilkokulun yanından geçiyordum. Müdür set üstünden konuşma yapıyordu. Okul dış kapısı önü, kadın erkek velilerle dolu idi. Arabalı veliler de vardı. Park etmişler, Arabadan inmişler rahat komutu geldi. Veliler de, Müdürü dinliyorlar. Müdür yüksek sesle “İstiklal Marşı için Hazır ol” dedi. Veliler hazır ol düzeninde değil ama hazır ol vaziyetinde İstiklal Marşını dinlediler. İstiklal Marşının kıta sonu “Hakkıdır, hakka tapan milletimin istiklal” mısrasıdır. Marş bitti, müdür rahat dedi, veliler de rahat durumuna geçtiler.

Seneler önce bir arkadaşım bana “Mehmet Akif Ersoy’un kerameti var mı? diye sormuştu. Ben de “var” dedim. Hayli şaşırdı. Üniversite mezunu arkadaş, “Neymiş Mehmet Akif’in benim bilmediğim kerameti?" dedi. Ben de ona İstiklal Marşı 1921 yılında yazıldı ve marş olarak aynı yıl 12 MART günü TBMM’ inde okundu ve ittifakla milli marş olarak kabul edildi. Bu güne göre söylemek gerekirse, inançlı olsun, dini yaşayışı zayıf olsun, herkes tarafından saygıyla okunur ve dinlenir. Neyi dinlerler? “Hakkıdır, Hakk’a tapan milletimin İstiklal” “Hakka tapan milletim” terimini okur veya saygıyla dinler. "Bir Millete bir asırdan fazla, inşallah ilelebet olur, bunu söyletmek keramettir," dedim. Gerçekten keramettir. Keramet: Allah sevgisini kazanan iyi kullardan (Veli kullardan) zahir olan fevkalade hallerdir

Eve geldim, eşim Kuran toplantısında gördüğü bir sözde kerameti anlattı. Toplantıda bir hanım varmış. Manevi Operatörmüş. Her hafta sözde manen ameliyat edermiş. Böbreğindeki taş sebebiyle kıvranan kadının sırtına hafif bir yumruk atmış. .Böbrek ağrısı geçmiş. Film çekmişler, sözde böbreğindeki taş erimiş. Manevi ameliyat veya bu hanımın kerameti.

Bu keramet değildir. Keramet kuralına aykırıdır. Çünkü bir fevkalade halin keramet olması için Kelam kitaplarında şartlar var.

1-Kerametin aynen tekrarı mümkün değildir. Aynını yapıyorsa bu mümaresedir, keramet değildir.

2-Alet kullanmışsa hünerdir Keramet olmaz. Mesela avurtlarına bıçak saplayanlar, bıçak aleti kullanıyorlar. Himd mistisizminden gelme.

3- Keramet yapanın isteği ile olmaz. Ancak mucize isteğe mebni gösterilir. Mucize Peygamberlere hastır. Burada istekle işlem var.

4- Keramet için dini maslahat gerekir. avurtlarına şiş sokanları Akaid alimleri, böyle olayları gösteriş kabul ederlerdi.

Velilerden keramet süduru haktır. Medine'de minberde hutbe okuyan Hazret-i Ömer, Iraktaki ordu komutanına "Ya Sariye, dağa çekil dağa", diye haykırmış, bunu sariye işitmiş ve İslam ordusunu dağa çekmiş, hezimetten kurtarmış. İşte keramet budur. İstiklal Marşındaki bu mısra Mehmet Akif böyle bir iddiada bulunmamış ama zehabımca keramettir.