Yaşı sekseni geçenler, Türkiye'de 1950'den beri onlarca seçimin, genel seçimin şahidi oldu. DP-CHP çatışmalarına şahit olduk. Menderes'in edep dersi halindeki konuşmalarına şahit olduk. Daima Ordu desteğinde olan İnönü'nün hakimane ve fakat edep sınırını aşmayan konuşmalarına şahit olduk. İki farklı parti ama ayni edebi sergilediler. Menderes'in sesinin yumuşaklığını, Parti mitinglerine meydanlarda dinlerken, radyodan dinlediğimizde kendimizi hep, kendimi hep edep öğrencisi gibi hissederdim.

Menderes çok nazikti. Kibarlık modeli gibiydi. Ecevit'in annesi ile komşu idik, hırçın bir kadına benzerdi, teyzesi nazikti. Ecevit'i de hep nazik olarak gördük. Biz Konyalıları, Aykut Edibali ve Yavuz Arslanargun'un bilgilerinden önce, sosyal ilişkilerde cana yakınlıkları etkiledi. Nezaketleri, kibarlıkları etkiledi. Onların bize örneklikleri çok önemli idi. Onlardan gördüğümüz dersle biz ilkler çok kibar idik. İstanbul'da imam, müezzin, konu komşu bazen yüzümüze kibarlığımızı takdir ederlerdi. Kemal Yaman arkadaşımızın kibarlığını, bizden önceki ve sonraki öğrencilerle karşılaşıyorum, hâlâ takdir ederler. Ali Yektali'yi kibarlığı dolayısı ile Karadeniz'e sorumlu yapmak istemiştim. Olmayınca Mahmut Özbay'ı götürdüm. Onun kibarlığına güveniyordum. Adı geçen arkadaşlarımızın ağzından, en kızgın oldukları anda bile kulağa çirkin gelecek bir kelime çıkmazdı, hatta çıkamazdı, terbiyeleri müsaade etmezdi. Erbakan. Okumuş aile çocuğu idi, kibarlık dersi gibi görüntü verirdi. Kibar insan, kimseyi kırmaz. Kimseyi kırmamayı gaye edinmiştir, hayatının gayesi edinmiştir.

O tarihlerde bazı kişileri, okumuş kişileri görürdüm. Kabalığı mertlik gibi gösterirlerdi. Kabadayılık, kabalık demek değildir. Kabadayı insanları da gördüm. Oflu İsmail'in astığı astık, kestiği kestik idi. Ama nezaket modeli gibi idi. Kabadayıların başı Tufan Abi vardı, ama konuşurken kibarlığına hayran kalırdım. Zikir toplantısından yeni çıkmış bir derviş kibarlığı vardı. Gerçi günümüzde dervişlerde de kibarlık kalmadı ama öyle söyleyeyim.

Kabalık Mücadele Birliği eğitimi almış kişilerin şiarı olamaz. Başka etkiler sebebiyle bazı arkadaşlarımızın kibarlığı kaybettiklerini görüyorum. Üzülüyorum. Prensibimiz, yanlışı göreceğiz, düzelteceğiz ama gönülleri kırmayacağız değil miydi, değerli arkadaşlarım.