İyilik Ölmez; Ama Yaralanır
İzler Ve Yansımalar - 70
“... kaybettiğimiz her ne varsa doğduğumuz, yürüdüğümüz, oturduğumuz, gezdiğimiz yerlerdedir; bulmak için geriye dönmemiz gerekiyor.”
İyilik Ölmez; Ama Yaralanır
Aynı zaman diliminde yaşıyor olmaktan büyük mutluluk duyduğum; ama yüklediği sorumluluklarla da ürktüğüm; kaleminin kuvvetinin artmasını, ömrünün uzun olmasını her dem dilediğim, “ İzler ve Yansımalar”ın ilk yazısında da “ Aynı Göğün Altında” yaşamaktan dolayı kıvancımı ifade ettiğim İbrahim Tenekeci, bir ifadesinde : “ Kötülüğün en kötüsü iyiye yapılandır.” bağlamında bir ifade kullanmıştı. Budur... İyiyi koruyamadığımız her an, kötülüğe yardımcı oluyoruz demektir. Gün gelir de okuyacağımız şiir, söyleyeceğimiz türkü, serinleyeceğimiz gölge kalmazsa, iyilik ve iyiler biterse...
Kötülük yaptığımız ne kadar iyi varsa hep biz vurulmuşuzdur.
Taraf seçmek, iyiden yana olmak ve iyilerden yana yazılmak... An’a bağlı olarak değil, zamana adayarak...
Hiçbir fetih kolay olmuyor; yürek fethi de toprak fethi de. Emek, cesaret, sabır, öngörü, kanaat gerektiriyor. Hangisi ne kadar eksikse fetih de o kadar eksik oluyor.
Kaybettiğimiz her ne varsa doğduğumuz, yürüdüğümüz, oturduğumuz, gezdiğimiz yerlerdedir; bulmak için geriye dönmemiz gerekiyor. Bir şey iyi değilse, zamanla en uzaktaki şey bile ondan etkileniyor. 15.,16.,17.,18.,19. yüzyıldan kalan yapılar hâlâ ayakta, kullanılıyor da günümüzde kırk yılın üzerindeki yapılar neden eskimiş, dayanıksız ve ekonomik ömrünü tamamlamış olarak ilan ediliyor?
Neden eski şarkılar kadar ezberlenip öğrenilmiyor ve söylenmiyor yeni şarkılar?
Neden kitapçıların önünde yazarların son çıkan kitabı için sıralar oluşmuyor?
Neden taraftarlar takımlarının maçlarından önce maça çıkacak on biri ezbere sayamıyor?
Neden bir kısmı henüz alınan kıyafetlerle dolu gardıroplarımızda her şeyimiz eski ve kıymetsiz?
Neden eskilerin birlikte olmak için can verdiklerinden, biz uzak durmak için can atıyoruz?
Neden dar evlere sığdırdığımız huzurumuz, geniş evlere sığmıyor?
Neden şairlerin şiirlerini, yazarların kitaplarını evimizde sakladığımız halde, hayatımızda yok sayıyoruz?
Neden?
Vereceğimiz hiçbir cevap tam olmayacak; çünkü cevabımız önce içimizde eksilecek, içimizde eksik olan, dışımızdaki neyi tamamlayabilir ki...
Yeniden güçlü olmanın tek yolu, iyiden yana olmaktır; iyiliğine inandığımız her ne ise... İyiliği öldürmeye çalışmayalım; çünkü iyilik ölmez; ama yaralanır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.