Ahmet Hamdi Döner
Susadıkça tuzlu su içiriliyoruz...
Risale-i Nur dünyası ve Üstad?ın büyük talebeleri ile Fethullah Gülen arasında var olan koskoca bir ihtilaf varken neden Said Nursi sinema filmi Gülen'e ithaf edilmek istenmiştir.
Balon uçurmak, ''İlgililerin ne diyeceklerini anlamak veya insanların telâşlanmalarını sağlamak amacıyla aslı olmayan bir haber yaymak'' anlamında bir deyimdir.
Ben bunu ortaokul ve lisede çok yapardım.
Adana Koleji'nde okurken sık sık 'balon uçurur' okulu karıştırırdım. Müdür ve Okul sahibi Ahmet Küstü diğer gün sabah kürsüye çıkar ?bu yalan dedikoduları çıkaranları biliyorum ama rezil etmek istemiyorum? derdi. Bence O da balon uçuruyordu.
Kapıdan girerken 'İngilizceci Mehmet Hoca ile Berrin Hanım nişanlanmışlar' derdim. Anında tüm okula yayılır ve tüm öğrenciler hocalara ?hayırlı olsun? derlerdi. Hocalar şaşkın, biraz sinirli ve kızgın.. İşte ondan sonra olanlar olurdu; ayıkla pirincin taşını...
Toplum olarak biz de sürekli 'balon uçuruyoruz' ve 'stereotip'lerle yaşıyoruz. Stereotip, toplumsal basma kalıp anlamında.
Hür Adam adlı bir sinema filmi yapıldı. Said Nursi'nin hayatını anlatıyor. Objektif bir yapıttır umarım.
TRT 6'yı izliyordum; Kürtçe yayın yapan TRT Kanalı. Said Nursi adlı bir belgesel vardı. Çok düzeyli bir yapıttı. TRT?nin son dönemlerdeki yayın kalitesi süper.Ne zaman zapping yapıyor olsam TRT?nin proğramlarında takılıp kalıyorum. Ne zaman tv yi açsam Rasim Özdenören ağabeyi görüyorum ya da bana bu kadar sık rast geliyor.
Bu arada Stv ve Mehtap Tv'yi şiddetle protesto ediyorum. Fethullah Hoca'yı izlemek için Mehtap Tv'yi açtım. Daily Molped kadın bezi reklamı vardı. Kapatacaktım fakat Fethullah Hoca'nın sohbeti başladı 'kanım dondu'. Hayretler içinde kaldım. Mesail-i imaniyeye ait bir proğramdan önce kadın bezi reklamı olmasını esefle kınıyorum. Fethullah Gülen?e saygınız yoksa bari Allah?a Kuran?a saygınız olsun.
Samanyolu Tv dosyası daha fazla kabarık ileride yazacağım. Aydos Kalesini, Aziz Mehmet Tarman'ı, Benjamin'i, Yeşil Elma'yı, Reha Yeprem'i ve diğerlerini...
Resmi İdeoloji, Oligarşik Güçler Ülkenin parçalanma noktasına geldiği şu günlerde, birleştirici unsur olarak Said Nursi'yi kullanıyor. Said Nursi'nin Doğu illeri hakkında yaptığı tavsiyeleri yaklaşık 80 yıl sonra uygulamak zorunda kalıyoruz
Tarih Said Nursi'yi haklı çıkardı. Keşke geç kalmamış olmasak. Kürt kardeşlerimiz PKK ve BDP nin kıskacında. Susazdıkça tuzlu su içmek zorunda kalıyorlar.
Hür Adam adlı filmi Fethullah Gülen'e ithaf etmek istemiş yapımcı Mehmet Tanrıseven. Ne garip şey yahu...! Fethullah Hoca, Said Nursi'yi hiç görmedi, sohbetine katılmadı ve talebesi değil.
Düğün değil, bayram değil; eniştem beni niye öptü?
Mevlana Halid-i Bağdadi gecen 18.asrın müceddidi. Kadimden bu yana elden ele dolaşan müceddidlik cübbesi Said Nursi'ye gönderilir bir şekilde. Bu cübbe Üstad'ın vefatından sonra Hulusi Ağabey vasıtasıyla Fethullah Gülen'e mi teslim edilmiştir? Üstad Said Nursi kendisinden sonra gelecek zatın Fethullah Gülen olduğunu söylemiş midir? Müceddidlik cübbesi Fethullah Hoca'da mıdır yoksa birileri balon mu uçurmuştur? Bu hakikatın ortaya çıkması için tüm Risale-i Nur Büyüklerini, enstitülerini açıklama yapmağa davet ediyorum.
Ben, Fethullah Gülen'i açıklama yapmaya davet etmiyorum; O?nun ne cevap vereceği zaten malumdur.
Zira Risale-i Nur dünyası ve Üstad?ın büyük talebeleri ile Fethullah Gülen arasında var olan koskoca bir ihtilaf varken neden Said Nursi sinema filmi Gülen'e ithaf edilmek istenmiştir.
Risale-i Nurcu ağabeyler Fethullah Hoca için; Üstad'ın 'Hocalar şakirt olamaz?' adlı düsturunu ortaya koyuyorlardı.
Gülenciler ise 20.mektub'da ''Onun sıbgası hitap çiçeğini açtı. İntakı bilhaktır.' cümlesini Fethullah Gülen'e atfediyorlardı. Zira Fethullah Gülen'in ilk adı Sıbgatullah'dı ve bu bir şekilde değiştirilmişti.
Yine Gülen'in 1970 de yazdığı ve Hekimoğlu İsmail'in Türdav yayınevinde bastığı ilk kitabının adıda 'Hitab Çiçekleri'idi.
Ortada bir elbise varsa birileri bu elbiseyi giymek için zayıflayabilir ya da şişmanlayabilir.
Gülenciler yaklaşık 40 yıldır şakirt olamamakla suçlandı diğer nurcular tarafından. Zaten tüm risale-i nur'u Türkçeleştirmeye çalıştılar, katlettiler ve bir tek Allah'ın kulu nur şakirti ne yapıyorsunuz demedi. Tüm Risale-i Nur enstitüleri sessiz kaldı.
Hür Adam filmi yeni tartışmaları da gündeme getiriyor hızla. Bunlardan birisi de Said Nursi ile Atatürk karşı karşıya geldi mi? sorusu. Tarihçiler bu görüşmeyi inkar ediyorlar. Ben de 40 cilt civarında TBMM Celse Zabıtları var. Bu zabıtların bir kısmı 'hafi oturum, yani Gizli Celse Zabıtları. Bunlar cilt cilt benim kütüphanemde mevcut. Piyasada yok maalesef. Ne Meclis Kütüphanesi?nde, ne de başka bir yerde bulunmuyor. İsteyen Benden alıp kullanabilir.
Bu zabıtların içinde Said Nursi ile ilgili bilgiler var. Örneğin, Doğu illerinin büyük kumandanı allame Said Nursi şu an Meclisimizde hazirundur. Samiin locasındadır, alkışlar, alkıları alkışlar... şeklinde kayıtlar vardır. Ben bu Zabıtları 1992 de Ankara'da Siyasal Bilgiler'de okurken bir din öğretmeninden almıştım.
O ciltlerde M.Kemal ile de görüşmeleri olduğuna dair kayıt mevcuttur. Araştırmacılar için bulunmaz kaynak.
Said Nursi'ye hak ettiği yeri vermek tarihe karşı borcumuz.O bir din adamı olmaktan öte bir şahsiyet, toplumsal bir dinamik.
1910 da ozon tabakasının delineceğinden bahseden bir ilim adamı bir fizikçi, rabıta-i mevt'i tavsiye ederken bir meditasyon uzmanı, mesleğimiz haliliye meşrebimiz hillet derken bir toplumbilimci, Doğu'da Kürtçe şart derken bir siyaset adamı.Husumete husumetimiz ve derken bir psikologdu Said Nursi.
Kutsiyet kazanmak, halkın önünde pereştiş almak için balon uçurmayalım.
Sezar'ı Sezar, Herkul'ü Herkul, Çiroz'u Çiroz bilelim. Kimse bizim musavvur dünyamıza müdahale etmesin; manipüle etmesin.
A.Hamdi Döner
27.12.2010, Adana.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.