
İbrahim Halil Sipahi
Seçmenin yanlış hesabı erken seçimi doğurdu,
Bir kısım seçmenin sırf Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tutumuna karşı AKP’in sandalye sayısını düşürmek üzere barajı aştırmak için HDP’ye oy verme düşüncesi hedefine ulaşmış gibi görünse de. 7 Haziran’da ortaya çıkan tablo tek başına AKP iktidarını engellediği gibi muhalefete de bir koalisyon kurma imkânı tanımamıştır.
AKP ve Erdoğan’a ders vermeye çalışmak için PKK terör örgütünün partisi HDP’ye oy veren ve akıllı bir iş yaptığını sananlar bir yandan PKK terör örgütünü şımartarak saldırılarına hız vermesine ve her gün şehit haberleri ile ülkenin yasa boğulmasına vesile oldular. Diğer taraftan da hükümet kurulamamasının doğurduğu güvensizlik ortamı ile ekonomideki belirsizlik nedeniyle piyasalarda yaşanan çalkantının zaten kıt kanaat geçinmeye çalışan dar gelirli vatandaşın daha da ezmesine neden oldular.
Bunu yapan seçmen diyor ki; efendim “AKP’nin 13 yıllık tek başına iktidarına son verdik,”
Bir kısım seçmen ve bizim yazar tayfası ise; “seçmen koalisyon istedi” diyor ve ekliyorlar.
“Muhalefet kendilerine verilen koalisyon imkânını kullanamadı, zaten Erdoğan’ın seçim sonucundan doğan memnuniyetsizliğinden dolayı AKP’nin istediği de erken seçimdi. Hal böyle olunca Erdoğan’ın ekmeğine yağ sürüldü” yorumunu yapıyorlar.
Seçim sonrası tablo kimseye yaramadı;
7 Haziran sonrasında ortaya çıkan tablo da üç muhalefet partisinin toplamının % 54.36 oy ile 292 milletvekili çıkarması ile üçlü ve güçlü bir koalisyon hükümeti kurulabilineceği görüntüsü ortaya çıkmış gibi görünse de. 40 yıldır Türk milliyetçiliğini ve vatanın bölünmez bütünlüğünü savunan MHP ile 32 yıldır ülkeyi kana bulayan bölücü terör örgütünün güdümündeki Marksist düşünceye sahip bölücü ve ayrılıkçı Kürt politikasını ilke edinmiş HDP’nin bir hükümet çatısı altında bulunmasının veya dışarıdan vereceği desteği(gölge) kabul etmesinin mümkün olamayacağı hesap edilmedi. CHP-MHP-HDP koalisyonu bu nedenle başından mümkün değildi ve olmadı. CHP-MHP ve CHP-HDP’de koalisyon kurmaya sayıca yeterli olmadı.
Seçimlerden önce ve seçim sürecinde muhalefet iktidarı israf yığınağı kaçak saray, hırsızlık ve yolsuzlukla suçluyor, iktidar ise, muhalefeti beceriksizlikle kuyun dahi güdememekle suçlarken karşılıklı ağır sözler ve hakaretler havada uçuşuyordu.
İktidar partisi AKP ile muhalefet arasında bütün bu yaşananlar karşısında AKP’nin bir muhalefet partisi ile koalisyon hükümeti kurulmasını düşünmek etik ve ahlaki olmayacaktı. Çünkü birbirlerine ağır söz, hakaret ve çeşitli ithamlarda bulunanlar bir şey olmamış gibi bir araya gelmelerinin mantığı yoktu. Hükümeti kurma görevini alan başbakan Davutoğlu yinede usulen (vakit doldurmak için) CHP ile sözde koalisyon görüşmeleri yaptı.
Davutoğlu önce CHP sonrasında da usulen gittiği MHP ile koalisyon hükümeti kuramadı!. Süre doldu ve 1 Kasım’da erken seçim kararı alındı. 7 Haziran’da çıkan tabloyu beğenmeyen Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk günden erken seçimi istiyordu. İstediği oldu ama bu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın isteğinden ziyade seçmenin 7 Haziran’daki tercihinden dolayı erken seçimi zorunlu kıldığı için oldu.
1 Kasım’da erken seçime gidiliyor. Parti liderleri ve adaylar propagandaya başlamadan fanatik seçmen partilerinin anket sonuçları ve icraatları üzerinden reklama propagandaya ve dolayısıyla tartışmalara başladılar. Onlar futbol takımı tutar gibi parti tutsun, artist hayranlığı gibi parti liderlerine hayranlık beslesinler.
Üç aydır hükümet belirsizliği yüzünden altın döviz tavan yapmış, çarşı pazar el yakıyor, her geçen vatandaşın alım gücü zayıflıyor, yoksuzluk, işsizlik, belirsizlik hat safhada. Esnaf kan ağıyor, işletmeler durma noktasında, kepenkler kapanıyor, her gün 3-5 Ana kuzuları şehit oluyormuş kimin umurunda. Bu sefer elimizi başımızın arasına alalım aklıselim olarak düşünelim ona göre tercihimizi yapalım diye bir düşünce gözlemiş değilim. Hala zihniyet aynı zihniyet “Benim partim seçimi alacak, liderim daha güzel muhalifine hakaret ediyor, sandığa gidelim rakibimizi sandığa gömelim bu zafer bize yeter”.
İbrahim Halil SİPAHİ
04.09.2015/adanapost.com
Bir Milletin Varoluş Destanı İstiklal Marşı
11 Mart 2020 Çarşamba 21:05Milletin Egemenliğin son bulduğu, 23 Nisan..
22 Nisan 2018 Pazar 15:37Erken mi? Baskın mı? “Seçim!..”
21 Nisan 2018 Cumartesi 11:36Erken seçim, Değneğin iki ucu;
19 Nisan 2018 Perşembe 20:37Bahçeli’nin eken seçim çıkışına şaşırdık mı?
18 Nisan 2018 Çarşamba 17:51Esad düşmanlığı, İsrail seviciliği,
17 Nisan 2018 Salı 14:26Leş Kargalarından Horoz dövüşü,
15 Nisan 2018 Pazar 17:5528 Şubat davasında, “OH” dedirten karar.
14 Nisan 2018 Cumartesi 18:23DEİZM, boşa gündeme getirilmedi!
13 Nisan 2018 Cuma 00:47Bu oyunu daha önce seyretmiştik!
11 Nisan 2018 Çarşamba 19:31




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.