Hasan Aksay
Nerdeyiz? Ne konuşuyor, ne yapıyoruz?
İstikrar, kalkınma istemeyiz diyenler, fiilen dıştan içe birleştiler. Ama Allah’a hamd olsun, kazanma ümitleri yok. İşleri, kalkınma yoluna hendek kazmak, “İstikrar olmasın” gayretinden ibaret. sadece, “Ak Partikazanmasın, ne olursa olsun!” deniyor. 4 Ay önce % 05 oy almayan partiler para harcıyor? Niçin? Oylar dağılsın. Millet birlik olup da, dediğini yaptırmasın. Halk dağılsın, Esat ve Sisi’lere gün doğsun.
Ülke, CHP’nin tek parti dönemindeolsa, hiç gam değil. Kefen bezi vesikasıyla alınır. Ekmek vesikayla verilir. Halkın buğdayına harmanda el konur. Şekeri yalnız memur vesikayla alırdı. Çoğu ilde lise yoktu, mesela Maraş’ta. Yani kaybedecek bir şey yoktu. Şimdi öyle mi? Öğretmen sayısı, 894.250 kişiye çıktı. Bu hızda kaos, uçurumdan düşmektir. Kazanımlar, ne olacak? kolay kazanılmadı. Menderes rahmetli, kalkınmak için 9 yıldır sıfır ve bir’in karesini aldık. Artık iki’nin karesini alarak büyüyeceğiz” diyordu. Yapmak, yıkmak gibi kolay olmuyor.
Düşüp kalkarak rekor kırılmaz. Ümmet, ne zamandan beri bu bahtsızlığı yaşıyor. Hem de bütün dünyadan görünen çapta bahtsızlıklar. Hala sıcaklığını koruyan Abdulhamid Han’ın diriliş hamlesini kaybettik. ArkadanMenderes Rahmetlinin kalkınma hamlesini kaosa çeviren 1960 darbesi,maaşları ödemek için devlet adına, “Alyans bağışı kampanyası” yaptılar. Artık alyans, yara sarmaz.
Arkadan ülkeye önemli hamle kazandıran Rahmetli Özal’ın hayatına kastedildi. Rahmetli Erbakan, vites yükseltecek diye, kaos doğurup, darbeyle arabayı devirdiler. Anadolu kalkınmasına, “Yeşil sermaye” deyip,“Parayı pul” ettiler. Başarılı öğrenci sürüklenerek okulundan atıldı. Şimdi dış destek ve iç hainlik, “Son ümit” atağıyla “Bayrağa saldırı cinneti”yaşıyor.
Yine, bin lirayı, bir ekmek etmez yapacaklar. Yük fakire binecek. Erdoğan,Türk Lirasına, o zaman hayal edilemeyen, hayatiyet ve istikrar kazandırdı.Erdoğan’a öfke, hizmetteki başarı zincirinin kesintisiz devam etmesiyle, tırmandı da tırmandı.
Devletin, içte münafığı, dışta düşmanı olur. Türkiye’nin, düşmanı çoktur. Çünkü, yarışta öne geçecek devlet, kıskanılır. Kıskanç, hased üretir.Devletin geçmişi güçlü, değerleri her dem tazeyse, üst akıl, “Su aktığı yere yine akar” korkusuyla dış düşman, haini; hain, dış düşmanı tahrik ve teşvik eder. Milletin sağlıklı yapısı, ne yapsalar, iktidar olamayacaklarını gösteriyorsa, Mecliste istikrarı kaybettirmekten başka çareleri yoktur.Kavga gürültüyle, hükümete hizmet yaptırmayıp oyalamak, Başbakanı, yani millet çoğunluğunu yıpratmaktır. Bu, düşmanın aklına uyup, “Bulanık suda karlı balık avı ümidiyle” kendi gemisini batırıp, denizlerinde düşman gemisi yüzdürme bahtsızlığıdır.
Müslüman aynı çukura iki kere düşmez. Bu kadar tecrübe yeter. Milletimiz, Allah’ın inayetiyle bu seçim virajını, basiret ve gayretle düzeltecektir. Bu noktadan sonra başka çıkar yol yok. Bu yokuşu tırmanan Sayın Erdoğan’ın kalkınma ve değişim programının tekeri, zirveyi aşıp, inişe geçmesinde zaruret var. Pilotla, kaptanla, niza olmaz. Çetin yokuş ve derede, konvoy değişmez.
Sayın Erdoğan, ilk düzlük olarak 2023’ü programlamış. Aslında bu hedef, en iyi imkanlara göre yapılmış bir hedeftir. İnşallah, Allah’ın lütfu ve aziz milletimizin vahdet ve gayretiyle bu yol daha da kısalır. Milletin, seçimdeki “İstikrar!” kararındaki ses tonunun yüksekliği, yolu ve zamanı kısaltacak en önemli imkandır.
Bu ilk tepeyi aşmak, yeni ve önemli imkanlar kazandırır. Ondan sonraki yokuşlarda, millette, fitnecilere bedel ödetecek imkanlar doğar. İçte ve dışta dost görünüp düşmanlık yapıp, ihtar edince çemkirenler,kendiliklerinden dikkatli davranacaklardır. Türkiye, iki yüzlülerden çok çekti, sabretti. Bu tepeyi aşmak, sabrı mecburiyet olmaktan çıkarır. Sabır, bizim zaafımızdan doğmaz. Yalnız Allah için, Hakk için, erdem olarak özüyle yaşar. Bu seçimdeki başarı, terör ve hain fidanlığının suyunun kesilmesi, fitne fidanlıklarının önemli ölçüde kökünün kurumasıdır.
Hasan Aksay/ Yeni Akit
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.