Düşman ve bazı muhalefetin çağrısı

 

 

İslam düşmanlığı, dışarıda kendini, “İslamofobia” olarak isimlendirip, organize olma yoluna girdi. Müslüman toprakların çoğu fitne yangınında. Sanki, milletimize, yakın bir ibret ve mazluma yardım imtihanı olarak, şarktan garba, Kafkaslara kadar öyle bir fitne ve yangın çıkardılar ki, dünya böylesini görmemişti. Türkiye, okyanusta bir ada gibi bu yangının ortasında yeşeriyor. Milli iradeden kaynaklanan, Allah’ın lütfuna mazhar,gayretli, ehliyetli, siyasi bir kadro ile on iki yıldan beri kesintisiz kalkınıyor. Milletin, iktidarına olan güven ve desteği her seçimde artıyor. 

Dünyanın bu hali ve durumumuz, kardeşliğimizi pekiştirmek için daha fazla dikkat, gayret ve fedakarlık istiyor. Çünkü, bu kadar ibrete rağmenpartilerden dahi, darbe avukatlığından, Esat, Sisi dostluğuyla kalmayıp, onları örnek edinir gibi, halkı maske takıp sokağa çağırıyor, “İç güvenlik kanunu”na ret deyip, maskeli cani teşhisi zorlaşsın, molotofkokteylleriyle ülke, yangın yerine dönsün isteniyor

Aslında iç güvenlik kanunu, gecikmiş bir görevdir. Neden gecikti? Darbe ve derin güçlerin, yasak için emri yetiyor. Kanuna ihtiyaçları yok. Diğer bir sebebi, maske gibi yasaklar sayılırsa, sayılmayanlar serbest olur diye yapmadılar. Örneğinbaşörtüsü gibi masum ve zaruri istekler, sayılmadığı için yasaklayamayacaklar? Kanun olmadığı sahada darbeci ve diktatörün her emri kanundur. Bütün keyfi yasaklar, daima emirle halledimiştir.Bülent Ecevit, CHP grubuna taarruz emri vererek Sayın Merve Kavakçı’nın milletvekili yeminini, kaba kuvvetle önlemedi mi? Dikta ve darbelerde emir, özgürlük rejimlerinde kanun önemlidir. 

Kanunla yol alan milli irade, ağır işler; ömrü uzundur. Dikta, saman alevi gibi parlar; ömrü kısadır. Siyasi parti, maskeli, molotoflu sokak işgallerine katılıp, yıkıma kol kanat geremez. Böyle bir cinayeti, millet affetmez.Seçim, hizmet yarışıdır. Seçim atmosferine girilen bir zamanda milli iradeye karşı direniş çağrısı, akıl alır iş değildir. Siyasi hizmetin başı, millet iradesini korumaktır. Maskeli yüz, yalancıdır, fitnecidir, güvenilmez. Parti, güvenle doğar ve yaşar. Maske sahtekarlık ifadesidir. 

Seçim, partilerin hizmet programını anlatma zamanıdır. Kılıçdaroğlu,iktidara direniş çağrısı yapıp, maskeli direniş istiyor. Reaksiyonla vakit öldürüyor. Hizmet, aklına geliyor mu? Yaşadık, maskeli eylemle, sokaklar yanıyor, dükkanlar yağmalanıyor, ülke kaybediyor. İstenen bu mu? Partinin yapacağı iş mi?

Banka, devlet denetimi zaruri bir konu. Ayrıca, iflaslar oldu, acı tecrübeler yaşadık. Bir banka, şubelerini kapatıyor. Binden fazla personelini çıkardı.Banka için izin vermek ve denetlemekle görevli devlet kurumu, “Kurucu sermaye sahiplerini bildir” diyor, tekrar süre veriyor. Bu banka, sermayedarların %63’ünü yine bildiremiyor. Kanun yolu göstermiş. Sahipsiz ortakların hakkını, fon  kullanır, diyor. Aksi hali, Sayın Ali İhsan Karahasanoğlu kanun maddeleriyle yazmış: 

Sahibi bilinmeyen ortaklıklara, kara para girip çıkabilir. Mafya, banka sahibi olabilir. Uyuşturucu parası aklanabilir. Şimdi TMSF’nin, kanuni görevini yapmasına, Kılıçdaroğlu, “Hiç kimsenin Türkiye’de can ve mal güvenliği yoktur. Herkesin bunu bilmesi lazım. Bank Asya bunun tipik bir örneğidir” diyor. Belki de zihinlere ektiği, telkin ettiği bu fitnenin toplumu rahatsız edeceğini bilemiyor.

Bu ağır şartlar, yüce insani değerlere sahip ve sorumlusu aziz milletimizinsorumluluklarını artırmaktadır.Hiçbir düşmanlık ve fitne, küçük ve basit görmeye gelmez. Allah’ın lütfuyla sahip olduğumuz, içinde bulunduğumuz nimetler ise daha büyüktür. Hatta, düşmanlıklar, fitneler, şartlanmışlıklar, ihtiraslar, hepsi, Müslümanı, dikkate, vahdete, gayrete çağıran imkanlara dönüşür.

Bir taraftan dünya ve çevremizin, sosyal, ekonomik ve siyasi yangınları üzerimize gelirken, diğer taraftan, mazlumların duaları arasındaki sırat köprüsü gibi zor bir geçitten geçen millet ve devletimiz, istikrarını koruyup, dikkat, vahdet, gayret ve fedakarlıklarla, inşallah kalkınmasını tamamlayacak ve dünya mazlumlarına da imdat olacaktır. Hamd Allah’a!

Hasan Aksay/ Yeni Akit

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Hasan Aksay Arşivi