İrfan Küçükköy
Aşure Günü
Hadis-i Şerif:
İbni Abbas'ın şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Hz. Peygamber Medine'ye geldiğinde, Yahudilerin Aşure günü oruç tuttuklarını gördü. “Bu nedir?” diye sordu. “Bu hayırlı bir gündür. Bu, Allah'ın İsrail oğullarını düşmanlarından kurtardığı, bu sebeple de Musa'nın oruç tuttuğu gündür” dediler.
Bunun üzerine Hz. Peygamber (s.a.s.), “Ben Musa'ya sizden daha lâyığım.” buyurdu ve hem kendisi bu günde oruç tuttu, hem de başkalarına oruç tutmalarını emretti.” (Buhârî,Savm, 69; II, 251; Müslim, Savm, 127; I, 795)
Ramazan orucu farz kılınmadan önce aşure orucu farz idi diyenler var.
Nafile olarak tutulması sünnet görülmüştür.Ramazan orucu, Aşure orucunun farziyetini nesh etti,
*****
Hadis-i şerifte, "Aşûre günü, aile efradının nafakasını geniş tutanın, bütün yıl nafakası geniş olur" buyurulmuştur.
(Beyhekî)
Aşure günü, bu niyetle çeşitli yiyecek maddelerinin nafaka olarak alınması veya fakirlere sadaka olarak verilmesi alimlerin şerhlerinde vardır. Çeşitli katkılarla aşure çorbası hazırlanması aynı hadisten mülhem olmalıdır
*****
Hadis Rivayetlerinde şunları görüyoruz.
Allahü teâlâ, bazı duaları Aşûre günü kabul buyurdu.
1-Âdem aleyhisselâmın tevbesinin kabul olması,
2-Nuh aleyhisselamın gemisinin tufandan kurtulması,
3-Yunus aleyhisselamın balığın karnından çıkması,
4-İbrahim aleyhisselamın Nemrud'un ateşinde yanmaması,
5- İdris aleyhisselamın diri olarak göğe çıkarılması,
6-Yakup aleyhisselamın, oğlu Yusuf aleyhisselama kavuşması ve gözlerindeki perdenin kalkması,
7-Yusuf aleyhisselamın kuyudan çıkması,
8-Eyüp aleyhisselamın hastalıktan kurtulması,
9-Musa aleyhisselamın Kızıldeniz’den geçip, Firavunun boğulması
10- İsa aleyhisselamın viladeti, doğumu ve Yahudilerin öldürmesinden kurtulup, diri olarak göğe çıkarılması hep Aşûre günü oldu.
10 Muharrem gününün en önemli olayı hiç şüphesiz ki Hazret-i Hüseyin'in şehit edilmesidir. Hazret-i Peygamberin torunu Yezid'in askerleri eliyle zülümle şehit ediliyor. Bunun acısını yürekten duyardım. Hocalarımız buraya gelince gizli bir şey söyler gibi fısıldayıverirlerdi. Ortada büyük bir zulüm vardı, Hazret-i Hüseyin'in mübarek başı kesiliyordu. Hazret-i Hüseyin'in mübarek kanı İslam'ı kurtarıyordu. Tabii ki bir asır sonra çıkacak Şia'dan bahsetmiyorum.
Hazret-, Hüseyin'in şehit edilmesini AĞIT türü şiirle ifade bir gelenektir. Ben de acımı bir şiirle yad ettim. Bundan sonraki paylaşımımda sunacağım.
İrfan Küçükköy Hoca
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.