Mehmet Yürekli

Mehmet Yürekli

Adanalı Cumhurbaşkanı'nı coşkuyla karşıladı?

Amiral gemisinin kaptanı Ekşi çölde boğuldu...

Çekirge 'eğreti' durur basında, bizim eğitim kasımda'

CHP' Cumhurbaşkanı bekâr olsaydı da biz o resepsiyona katılmazdık'

Siber tehdide hazır değildik, başörtülü hanımlı binayı nasıl terk edebildik'

Cumhur'a hakaret edenleri kim dava edecek'

Cumhur'un tazminat kazancı askeri ücretliye devr edilecek'

Cumhur'a hakaret gelenek ve göreneklere ne zaman son verilecek'

Cumhur'a hakaret eden kim ve kimler hep 1-0 önde mi görülecek'

Cumhur'iyet bayramı Kurban bayramın da kaza edilecek'

Cumhur'a elbet yakında bayram gelecek'

Cumhur devlet babanın elini öpecek'

.

Basın'dan inciler:

'Ne yazık ki, Oktay Ekşi tek değil. Bir dünya o. Bir alıcısı var onun, Hürriyet, yıllardır o tür bir "alıcı"ya ulaşmaktan vazgeçmedi. "Bidon kafalı", "göbeğini kaşıyan adam" ufunetinden gelinecek nokta burası idi.

Türk medyasının amiral gemisi...

Ve onun 40 yıllık başyazarı, ülkenin başbakanı ve bakanlarını "analarını satacak insanlar" diye suçladıktan sonra istifa edecek.' A. Taşgetiren

***

Oktay Ekşi'yi Başyazarlıktan eden o skandal yazı Basın Konseyi üyelerini de şoke etti.

Basın Konseyi Yüksek Kurulu Üyesi ve Afyonkarahisar Gazeteciler Cemiyeti (AGD) Başkanı Mehmet Emin Güzbey, Hürriyet Gazetesi'ndeki köşe yazısının ardından istifa eden Oktay Ekşi'nin, Basın Konseyi Başkanlığı görevinden de ayrılması gerektiğini bildirdi. Güybey, aksi halde, bazı Basın Konseyi Yüksek Kurulu üyelerinin istifa edeceğini söyledi.

***

Başbakan Erdoğan, ''Az Demişiz'' başlıklı köşe yazısında, ''kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu'' gerekçesiyle yazıyı kaleme alan gazeteci Oktay Ekşi ve Hürriyet gazetesi aleyhinde manevi tazminat davası açtı. Dilekçede, Oktay Ekşi ve Hürriyet gazetesinden, yayın tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte 100 bin TL manevi tazminat talep edildi.

***

Çankaya Köşkü'ndeki resepsiyon tartışmalarını değerlendiren Gül, "Cumhuriyet Bayramı'nı kutladık biliyorsunuz, şimdi geleceğe bakmak gerekir." diye konuştu.

***

'Bir gün sonra bir olay oldu; Türkiye'nin siber tehdide ne kadar hazırlığıyla ilgili bir haber çıktı. Denildi ki, 'Genelkurmay dahil, siber tehdide hiçbir kuvvet tatbikat düzeyinde bile hazır değil'. Ben TSK'dan çok güçlü bir yalanlama beklerdim.

Adana'da olduğu gibi başörtülü bir hanım oraya girdiği zaman o binayı nasıl terk edeceklerinin hesabını yapıyorlar.' Ö.Çelik

***

'2 ay öncesine kadar Başbakan Erdoğan'ın askeri danışmanlığını da yapan bir korgeneral, gittiği resepsiyonda başörtülü kadın görünce oteli arka kapıdan terk etti. Örtülü bayanın cevabı ise müthişti.

Lafı eğip bükmeye gerek yok.

Askerler meslekleri gereği psikolojik harbi çok iyi bilirler. Eğer bu yıl planlarında, 'Ne edip etsek de, Türk Milleti'nin Cumhuriyet Bayramı kutlamalarını ağız tadınca gerçekleştirmesinin önüne geçsek' diye bir düşünceleri vardıysa, kendilerini tebrik edebiliriz:

Evet, başarılı oldular...' Ö. Özsoy

...

Milliyet gazetesi haberine göre, Adana'daki resepsiyona katılan AK Parti Parti İl Yönetim Kurulu Üyesi Nuray Özcan, subayların davranışı konusunda gazetecilerin kendisine yönelttikleri soruya cevap verirken şunları söylemiş: 'Bunu şahsım adına birkaç cümleyle değerlendirebilirim. Ben Allah ömür verirse 10 sene sonra oğlumu şu an salonu terk eden komutanlara asker olarak emanet edeceğim. Ben açıkcası çok demokratik bulmuyorum, ama kendi tercihleri. Konuyla ilgili daha fazla yorum yapmak istemiyorum.'

Haberlerde de izledim. Nuray Özcan Hanımefendi başörtülü bir vatandaşımız.

İşin vahametine bakın ki, Adana'daki Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda yaşanan skandalın ardından bir TSK genelgesi çıkmış. Star gazetesinde yayınlanan habere göre, hazırlanan genelgede, önce davetliler arasında başörtülü var mı yok mu istihbaratı yapılacakmış, eğer yoksa davete katılacaklarmış. Resepsiyon esnasında tesüttürlü bir davetli gelirse, 'fark ettirmeden süratle terk edileceklermiş'.

...

CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Özyürek, AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik'in resepsiyona katılmayan komutanlar için 'emre itaatsizlikle eşdeğer' değerlendirmesine yanıt verdi. Özyürek, askerin görevinin terörle mücadele ve sınır güvenliği olduğunu, resepsiyona katılma zorunluluğunun hiçbir yasada bulunmadığını dile getirerek, 'TSK tabi ki Başbakan'a bağlı bir örgüt. Öyle anlaşılıyor ki başkomutanın emrine karşı çıkan bu komutanların görevden alınması lazım. Sayın Başbakan bunun gereğini yapacak mı yapmayacak mı bunu göreceğiz' diye konuştu.

Sayın Cumhurbaşkanı bekar olsaydı da biz o resepsiyona katılmazdık. Sayın Başbakan da eşsiz katıldı. Sayın Arınç hiç katılmadı ama katılmayanlara ağır eleştiriler yaptı.

Milletvekili Özyürek, Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçildiği anda yaptıkları 'Sayın Cumhurbaşkanının uzlaşma ile seçilmesi gerekir' açıklamalarını hatırlatarak 'Bundan sonra Sayın Gül'ün uygulamalarını atamalarını yasalarla kararnamelerle ilgili tavırlarını değerlendireceğiz demiştik. Baktık. Şu ana kadar Sayın Gül'ün Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı gibi değil bir partinin Cumhurbaşkanı gibi davrandığını izlenimi yaygın olduğu için resepsiyona katılmadık' dedi.

***

Ömer Çelik'in resepsiyona katılmayan askerlerle ilgili emre itaatsizlik sözünün önemine dikkat çekti. Tanık, bu tam bir deyimle 'emre itaatsizliktir' TSK'da emre itaatsizliğin karşılığı ne ise hükümet onun gereğini yapmalıdır. Parti adına bu laf edildikten sonra bunun gereğinin yapılması lazım. Bana göre Adana'da askerler yine onurlu davranmış başörtüsü olan yerden ayrılırken Erzincan'da ise başörtülüleri başka bir yerde ağırlama çok daha kötü bir tavır olmuştur. Ünal Tanık

Başını örtenler inatçı değiller çünkü inançlarının gereğini yapıyorlar.

'Bir gün başörtülü olduğu için eczanede evrak imzası gerektiğinde 'Abla parmağını bas' muamelesi gören, toplum baskısı sonucu 'cahiller başını örter' algısının acısını yaşayan bir hanımın hatırasını dinlemiştim. Üniversite mezunu bu genç hanımı bir modern görünümlü bayan 'Siz İran'dan 300'er dolar alıyorsunuz' diye suçluyor.

Onun verdiği cevap tam damardandı. 'Eğer Allah'ın emri olmasaydı 300 dolar değil 10 bin dolarda verseniz örtmezdim, örttüğüm için yaşadığım sıkıntıyı biliyor musun'' cevabıydı.

Bence Hayrünnisa Gül veya Emine Erdoğan hanımefendiler de bir çok bürokrat eşi gibi zaman zaman 'Allahın emrinin ağırlığını' hissedip eşlerini nasıl zor durumda bıraktıklarını düşünmüşlerdir.' Nevzat Tarhan

Hükümetler değişir, ama hüküm aynı olur'

Evet.

Allah (c.c), bir günde kaç hatamızı affediyor. Yüzümüze vurmuyor'

Sonsuz nimetler dağılır Allah sofrasından,

Hamdin ezelinden'

Yeni bir ânın seherinden'

Mehmet Yürekli , 02.11.10, Adana

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Mehmet Yürekli Arşivi