
Hayati Koca
Dokunur
İzler Ve Yansımalar - 73
“…içten çürümeyi dış çökmeyince anlayamazsın, bazen.”
Dokunur
Herkes kendi ağzını bilir.
İnsanın saçını bile bir başkası kullanabilir; ama dişi özeldir ve onu kimse kullanamaz. Altın da olsa…
Uzun zamandır gözlemliyordum. Rengi aynıydı; ama içte bazı şeylerin iyi gitmediğinin farkındaydım. Uzmanlarına sordum. Kontroller, çene filmleri, raporlar… Tahminimde yanılmadım. Dışı değişmemiş; ama içten bir çürüme başlamış, dipler iltihaplanmış. Alınmazsa daha sıkıntılı bir sonuç doğuracağı söylendi. Teşhis, tedavi, gözlem, rapor ve kontroller sonrasında sıkıntılı olan dişimi çektirdim. Elbette acı… İnsanın bir parçasının koparılması, kolay mı?
Sonrasında diğer dişlerimi bir telaş aldı. Diş etlerimde bir kaşıntı, tedirginlik, kabarma, kendini daha çok hissettirme… Baktım olacak gibi değil, akşam dişlerimin hepsini uyandırdım ve bir araya getirdim. Karşımda düzgün sıra oldular, kollarıyla birbirlerini bellerinden, omuzlarından kavrayıp birlik görüntüsünde gözlerini diktiler.
Bakın, dedim. Evet, arkadaşınızdan ayrılmak hepimiz için zor oldu. Neredeyse kırk yılı aşkındır berabersiniz; ama durum bildiğiniz gibi değil. Dıştan bir farklılık yoktu; ama içi çürümüş, iltihap oluşturmuş ve artık kurtuluş imkanı kalmamıştı. Siz arkadaşlarınızın sadece bir yüzünüzü görebiliyorsunuz. Ben ise sağını, solunu, önünü, arkasını görebiliyorum. Kolay mı üzerimde bunca emeği olandan vazgeçmek? Elbette benim için de zor oldu. Her gün beslediğim, temizlediğim, güçlendirdiğim, soğuktan, sıcaktan koruduğum… Eğer ona müdahale edip de aranızdan aldırmasaydım; çürüme, iltihap, kuruma, cansızlık hepinize sirayet edecekti ve sırasıyla hepinizi etkileyecekti. Çürüklere müdahale etmezsen veya müdahalede gecikirsen sağlamları da olumsuz etkileyebilirsin. Bir çürüğü gezdirmek, taşımak, görmezden gelmek tedavi değil; sağlamlar için tehdittir, dedim.
Sırayı hiç bozmadan sustular, yan yana gelip sessizce baktılar; inanmış gibi yaptılar, umarım inanmışlardır. Akşamdan beri ses çıkarmadılar.
Liyakat Ve Adalet Arayışında Son İntihar: Yabancı Hakem
20 Şubat 2025 Perşembe 13:26Bu Bir Ferdi Tayfur Vedasıdır
02 Ocak 2025 Perşembe 23:17Sosyal Meydan
28 Aralık 2024 Cumartesi 13:57Sırlanan Mektuplar
14 Aralık 2024 Cumartesi 13:42Ülkü, Ülke Ve Öğretmen
23 Kasım 2024 Cumartesi 15:30Giderken Bırakmıştır
12 Ekim 2024 Cumartesi 13:29Ülkesinin Yüzüdür İnsan
05 Ekim 2024 Cumartesi 20:58Toprağı Memleket Yapanların Ve Bir İrfanın Sesi
25 Eylül 2024 Çarşamba 17:35“Yeni Bir Koşunun Başlangıcında” Adanmış Öğretmenlere Ve Eğitim Yöneticilerine!
09 Eylül 2024 Pazartesi 01:20Dört Tarafın Deniz, Yine De Yalnızsın Ada
31 Ağustos 2024 Cumartesi 11:06




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.