Türkiye’de Yenileşme Hareketleri -1-
Sunum
Bu bölümü, Mücadele Birliği Hareketi genişletilmiş Üçüncü Baskısına almakta tereddütlerim var. Mademki yaşandı bakış açımızı ortaya koymak gerekir diye düşünüyorum. Ne varki toplum iyiyi alma kötüyü yerme metotumu yanlış anlar diyede korkuyorum. Toplum genellikle toptancıdır, Ya toptan kabul veya toptan red tarzında düşünüyor. Bu açıdan bir çatışma ortamı da çıkabilir. Bazıları oportünisttir. Toptan karşı çıkarlar, sıkışıverince savunucuların da önüne çıkarlar. Bu konuda böyle çok okumuş var. Allah beni böyle olmaktan korusun.
Tarih, bir defa yaşanır. Deredeki su gibi, aynen devam eder ama hiç bir dakika aynı su değildir. Bakışımızı günün şartlarına yönlendirmemiz şarttır. Mademki tarihin geri sarılması mümkün değil, olanı doğru görmeliyiz.
Bazen ırmakların suları bulanık akar. Kasırga tozu toprağı ırmağa boşaltmış olabilir. Kaynağı berrak ise biliriz ki su aka aka durulacaktır. Batılılaşma Hareketleri, Türkiye Tarihinde kasırga dönemidir. Zaman ırmağındaki su, aka aka durulacaktır, durulmaktadır. Yeter ki yeni kasırgalardan koruyalım.
Tarihi yargılama hakkımız vardır. Yanlışlarda, ihanetlerde olabilir. İkinci hüküm ağır bir ithamdır. Çok insaflı ve gerçekçi kullanmak gerekir. Uluorta kullanmak kul hakkına girer.
Osmanlı’da Batılılaşma Davası
Batılılaşmaya Genel Bakış
Osmanlı’nın son yüz senesi “Garplılaşma” yani “Batılılaşma” çabaları içinde geçmiştir. Bu yüz senede Devlet yönetiminde büyük değişiklikler olmuştur. Devlet yapısı, klasik düzenden, Sultan II Mahmut döneminde, Batı tipi Devlet düzenine, Oradan Batı tipi sosyal değişikliklerin yapıldığı Tanzimat Dönemine, sonra Tannzimatta Islahat dönemine, bu dönemden okullaşarak Batılılaşmanın sürdüğü Sultan II Abdülhamid dönemine, Her alanda kontrolsüz yabancılaşmanın sürdüğü II. Meşrutiyetet (Hürriyet) dönemine değişmiş, devlet yıkılmış ve yerine, yeni devlet Türkiye Cumhuriyeti kurulmuş, tek parti döneminden, demokratik döneme geçilmiş. Kaç Darbe görmüş ama Batılılaşma - çağdaşlaşma ideali ve söylemi bitmemiştir.
Batılılaşmaya ilk yönelen Padişah Sultan II Mahmut Askeriyeden başlamak üzere her alanda Batı modelli değişiklikler yapmış değişikliklerine “Tecdit - Yenileme” demiştir. TC.’nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2021 yılbaşı beyanında “Türkiye Avrupa’dan kopamaz. Türkiye Avrupa’nın bir parçasıdır” diyerek bu yönde devam edileceğini kerhen de olsa teyit etmiştir. Onun için Batılılaşma Hareketini biraz ayrıntılı sunacağım.
Tarihçiler, Osmanlı sosyal tarihini kültür ve medeniyet yönünden,
a- klasik Osmanlı Dönemi ve
b-Tanzimat Dönemi olarak ayırırlar.
Klasik Osmanlı Dönemi, Kuruluş’tan Sultan İkinci Mahmud’a kadar süren beş yüz senelik dönemdir. Klasik dönemde hakim olan kültürel ve sosyal hayat, İslam süzgecinden geçmiş,İslam dini prensiplerine uygun sürmüştür. Halkın yaşamakta olduğu örfler, adetler, gelenekler , her halleri İslamî ölçüler içinde sürmüştür. Bazı tarihçiler bu ifademe itiraz edeceklerdir, etmektedirler. Padişahların Devlet bütünlüğünü korumak için kendi çocuklarını öldürtmesi gibi Şer’--i Şerife uymayan görüşleri ileri sürüyorlar. Haklıdırlar ama bunlar genel gidişatı İslam süzgecinden geçirme tezimi değiştirmez. Münferit vak’alar olarak görülmelidir. Ne varki bu uygulamanın da fetvası alınabilmiştir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.