İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Yolsuzluk ve Yüzsüzlük,

Türkiye?yi çetelerden,  rüşvet ve yolsuzluklardan kurtarmak ve temizleme sloganı ile iktidara gelen AKP iktidarının aradan geçen zaman zarfında geldiğimiz noktada anlaşılıyor ki, kendi çetelerini oluşturmak ve yolsuzluklarının önünü açmak için böyle bir slogan geliştirmiş. 

Başbakan Ahmet Davutoğlu ? Kim harama karışmışsa kardeşimizde olsa kolunu kopartırız?  dedikten kısa bir süre sonra 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonu hakkında savcının takipsizlik kararı vermesinin ardından bu defada operasyonda el konulan para, döviz ve altınların faizi ile iadesi kararı çıktı.

Evet, 17 Aralık?ta yapılan rüşvet ve yolsuzluk operasyonu sırasında delil olarak el konulan para, döviz,  altın ve para sayma makineleri iade ediliyor, hem de faizi ile.

İşadamı Reza Zarraf?ın adamı altın, döviz ve altınları ile birlikte 55 bin liralık faizini aldı. Zarraf lütuf göstererek haram paranın 55 bin liralık faizini Kızılay?a bağışladı. 17 Aralıkta ayakkabı kutuları içerisinde emniyete götürülen paralar faizleri ile birlikte bankadan teslim alınarak bavul içerisinde götürüldü. 

Eski iç işleri bakanı Muammer Gülerin oğlunun da aynı şekilde faizi ile parasını aldığı, Barış Güler?in  ?üç beş kuruş? dediği, faizi olan 20 bin lirayı başka bir hesaba havale ettiği gündemin yeni konusu.  Halk bankası genel müdürü Süleyman Aslan?ın evinde bulunan dört buçuk milyonun akıbetine İstanbul Valiliği karar verecekmiş. 

Operasyonun iktidara karşı ?DARBE? girişimi olarak yapıldığı iddia ediliyordu.

-  Hani paralar ise polis tarafından konulmuştu?

AKP?nin yine meşhur ikilemi ile karşı karşıya kaldık.

-  Paraları polis koymuş ise paranın iadesi neden asıl sahibi olan polislere yâda emniyete iade edilmemiştir?

Rıza Zarraf ve Barış Güler?in el konulan paraları kendilerine iade edilirken Süleyman Aslan?ın evinde bulunan paraların kendisine iade edilmeyerek İstanbul valiliğinin tasarrufunu bırakılması düşündürücüdür. 

İktidar komplo ve darbe girişimi dedi, Savcı takipsizlik kararı verdi, Yargıtay karara itirazı reddetti ve nihayetinde ele geçen paralar faizi ile sahiplerine(!) iade edildi. Rüşvet ve yolsuzlukla suçlananlar kendi gözlerinde AK?landılar. Operasyonları yapanlardan da intikamı misli ile alınıyor.

Rüşvet ve yolsuzluğu yargı yolu ile AK?ladınız ya vicdanınızda?  milletin vicdanında? ve en önemlisi Hak?ın huzurunda kendinizi AK olarak görebiliyor musunuz? 

Bir zamanlar Turgut Özal?da rüşvet ve yolsuzluğa müsamaha göstermediğini göstermek adına devlet bakanı İsmail Özdağlar?ı yüce divana göndererek feda etmiş, sonrasında meşhur ?benim memurum işini bilir? sözü ile adeta rüşveti meşrulaştırmıştı. 

Özal, bakanının yolsuzluk ve rüşvet skandalı ortaya çıktığında en azından bakanını korumamış,  siyasi rantını yükseltmek adına da olsa cezalandırılmasının önünü açmıştı. 

Şimdi Sayın Davutoğlu gerçekten 17 Aralık bir komplo idi, suçlanan kişiler suçsuz ve AK.

Gelin 5 Ocak?ta TBMM yolsuzluk komisyonunda bırakın dört eski bakan yüce divana gitsin ve hiç olmasa onlar orada aklansın.

 

İbrahim Halil SİPAHİ

25.12.2014/adanapost.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi