Ben, bu şiirimi yazdıktan sonra, 1999 haccımda küçük çapta uyguladım. Şöyleki bir küçük şişe misküanber, bir küçük şişe gülyağı, bir küçük şişe sümbül kokusu, bir küçük şişe menekşe kokusu, bir küçük şişe çiğdem kokusu satın alıp hazırlık yapmıştım. Peygamberimizi, bu haccımda ilk toplu ziyarette bunları genç hacılara verdim. Tarihçi Yaşar Gökçek Hocam da seksen yaşında hacımdı. Yirminci Haccını yapıyordu. Neyi istediğini sordum. O ille de gül yağını seçti. Topluca selam kapısından girdik. Ben salevât getirterek ilerlerken onlar da sallaya sallaya şişeleri bitirdiler. Çok enteresan bir şey oldu. Onu yazmıyorum. Çok huzurlu bir ziyaret olmuştu. Allah kabul buyursun. AMİN....

Varsam Huzuruna

Umre hac diye alsam haber
Çarpar yüreğim, başlar sefer
Yoluna serpsem misk ü amber
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

Hac kervanına ben de girsem
Hâk-i râhına yüzüm sürsem
Hep yollarına güller sersem
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

Cümle varımı alıp ele
Göz yaşlarımı sile sile
Sümbül kokusu verip yele
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

Yoluna düşsem atlı yaya
Ziyaret kılsam doya doya
Çiğdem menekşe yaya yaya
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

Hep çiçekleri etsem demet
Yoluna dizsem Ravza’na dek
Ravza’na sunsam buket buket
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

Umre hac diye olsa kaydım
Düşsem yoluna adım adım
Kokunu içip yudum yudum
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

İrfan Hoca’yım yana yana
İsm-i Âlini ana ana
Salât u selam suna suna
Varsam Rasûlüm huzuruna
Varsam Efendim huzuruna

İrfan Küçükköy

Tarihçi Yaşar Gökçek Hocam:

Yaşar Hocamla ilgili çok hatıram var. Zaman zaman arz ediyorum. İstanbula aynı Kuran kursunda fahri hizmet verdik. Yüz gün Mekke Medinede Beraber kaldık. Bazı misafirler gibi beyaz gömlek entari giyerdi. Hep temizlemeye verir ve daima ütülü giyerdi. Pırıl pırıl giyinirdi. Sandalye üstünde otururdu Yabancı milletten insanlar bile yanından geçerken temenna sunarlardı.