İbrahim Halil Sipahi
PKK?dan Çekilme Manevrası
İktidarın, aklı fikri Suriye?ye askeri müdahale ile meşgul iken sözde çözüm sürecinin durma noktasına geldiği ve iktidarın gerekli atılımları yaparak meclise getirmediğini öne süren PKK. Nihayetinde Ateşkesin devam edeceğini fakat çekilmenin durdurulduğunu açıkladı.
İktidarın ile, bebek katili terörist başının 21 Mart 2013 de başlattığı ateşkes ve K.Irak?a geri çekilme kararının ardından 8 Mayıs 2013 tarihinde silahları ile birlikte K.Irak?a çekilmeye başladığını duyurmuş, silahları ile birlikte K.Irak?a doğru yürüyen teröristlerin sözde çekilmesi bir basın ordusu tarafından resmedilmişti.
Müzakerelerin başladığı ve çekilmenin gündeme geldiği ilk günden buyana bu konu ile ilgili yazılarımda, PKK?lıların önemli bir bölümünün Türkiye topraklarını terk edeceğine asla inanmadığımı, örgütün silahlı güçlerini tamamen çekmesi halinde bölgede etkinliğinin ve halk üzerinde hâkimiyetinin azalacağını, bunun da örgüte zayıflatacağı katılımların azalacağını yazmıştım. Bölgede hâkimiyeti devlete kaptırmamak için PKK aslında hiç çekilmedi, çekiliyormuş havası verdi üstelik örgüte büyük katılımlar sağlandı.
Örgüt, çekilme senaryosunu aşama aşama titizlikle uygulamaya koyarak sözde çözüm süreci dönemini kendi açısından çok iyi değerlendirdi. Bu dönemde TSK?nın operasyon yapmaması, çekilme görünümünde olan teröristlere herhangi bir müdahalenin olmaması, askerin sözde çekilmeyi seyretmesi ile çatışmaların olması nedeni ile terör örgütü silahlı militanlarını kaybetmedi. Asker operasyona çıkmadığı için bölgede terör örgütü istediği gibi rahat hareket ve manevra etmeye başladı. Köylere, mezralara daha rahat girer hale geldiler. Kayıp vermeden propagandasını etkili bir biçimde yaptılar. Örgüte yeni katılanlar çekilen azınlıkla K.Irak?a doğru giderken, yetişmiş kıdemli teröristler şehir merkezlerine kaydırıldı.
Çekilme konusunda ise, PKK kaynaklarının verdiği rakamlara göre 8 Mayıs-26 Ağustos tarihleri arasında 600 PKK?lıdan oluşan 29 grup Diyarbakır, Tunceli, Karadeniz, Şırnak, Bingöl, Erzurum, Siirt ve Hakkari?den Kuzey Irak?a geçtiğini açıklaması bu düşüncemizi destelemekte.
PKK?nın çekilme senaryosu kapsamında ağır silah ve bazı mühimmatları götürmediğini bunları gömmüş olabileceklerini yazmıştım. Geçtiğimiz günlerde Güney Doğu?da PKK?nın şehitlik adı altında dört ayrı mezarlığı cephanelik olarak kullandığı, PKK?nın Bingöl de bomba ve patlayıcı sevkiyatı yaparlarken yakalanması bu görüşümüzün haklılığını ortaya koymuştur.
İktidarın ve yandaşlarının aylardır çatışmaların ve saldırıların olmadığı 30 yıldır akan kanın durduğunu terörün artık bittiğini bunun bir kazanın olduğunu söylüyorlar. Terör malulü biri olarak elbette terörün gerçek anlamda bitmesini canı gönülden isteyen biriyim. Fakat yıllarca terörle mücadele etmiş ve terör örgütünün yapısını çok iyi bilen biri olarak başından beri bu çözüm süreci ve çekilme senaryosuna inanmıyorum.
Evet, PKK sözde çekilme başladığından bu yana ciddi anlamda bir eylem yapmadı. Yapmasına da zaten gerek yok. Devletle masaya oturmuşsun, İstediğini yaptırıyorsun, İmralı?yı kapı komşuyu ziyaret eder gibi istediğin zaman ziyaret ediyor talimatlarını gerekli yerlere iletiyorsun. İsteklerin gecikince alenen tehditler savuruyorsun, PKK?lı teröristler, bölgede silahlarıyla istediği gibi dolaşıyorlar, köylere inerek rahatça propaganda yapabiliyor, güvenlik güçleri tarafından herhangi bir müdahale ile karşılaşmıyor, niye eylem yapacaksın ki?
PKK?nın Kandildeki lideri Cemil Bayık, 26 Ağustos?ta BBC?ye yaptığı açıklamada PKK olarak ellerinde tuttukları askerleri karşılıksız bırakarak, ateşkes ilan ettiklerini, silahlı güçlerini sınırların dışına çekmeye başladıklarını, 1 Haziran tarihinin, ikinci aşamanın başlangıç olduğunu ve Ekim ayının sonuna kadar tamamlanmasının öngörüldüğünü anlatırken, ?Ekim ayının sonunda üçüncü aşamaya geçilecekti. Türk devleti ikinci adım atmadı, gerekçeler yaratmaya başladı. Adım atmak istemiyorlar, gündemlerinde çözüm yok, amaçlarında savaş hazırlığı var? 1 Eylül?e kadar İktidardan somut bir adım göremedikleri takdirde çekilmeyi durduracaklarını, sınır dışına çıkan silahlı güçleri geri döneceğini söylemişti.
Nihayetinde 8 Eylül günü Sözde KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanlığı, attıkları adımlar karşısında Türk hükümetinin sorumsuz davranması, demokratikleşme ve Kürt sorununun çözümü konusunda adım atmaması nedeniyle PKK?nın geri çekilişini durdurduklarını ancak Ateşkes devam ettiğini açıkladı.
İktidarın, İmralı görüşmelerinde ne vaat ettiğini nelerin sözünü verdiğini ilk görüşme tutanaklarının BDP tarafından basına sızdırılmasının dışındaki konularda bilgi sahibi değiliz. Ancak, Kandil?in ve BDP?nin isyanını görüşme içeriklerini açıklama tehditlerinin altında büyük vaatlerin verildiği izlenimi uyandırıyor.
PKK?nın iktidara güvenmediğinden midir? Yoksa çekilme senaryosu aralarındaki anlaşmadan dolayı bir danışıklı düğüş müdür? Bilinmez ama. Ben ilk başından beri bu çözüm süreci ve çekilme senaryosuna kuşku ile yaklaştım ve inanmadım. Ancak her zaman olduğu gibi devletin bekası ve milletimizin topyekûn varlığı için düşüncelerimde ve kuşkularımda yanılıyor olmayı yeğlerim.
İbrahim Halil SİPAHİ
14.09.2013/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.