
Sedat Yılmaz
Pandemi yeniden kapımızda
Mübarek arefe gününde şükrümüzü ifade ederek İslâm âlemi için pek mühim olan Kurban Bayramı'nı yarın idrak ediyoruz. Zirâ bayram ile ilgili dinî ve sosyal vecibelerimiz var.
Bugünden itibaren başlayarak bayramın son günü ikindi namazı dahil vacip derecesinde yüksek ‘teşrik tekbirleri’miz, yine vacip olan bayram namazımız ve ardından kurban kesme ibadetlerimizi ifa etmek için mutluluğumuzu paylaşıyoruz. Terviye günümüzü yaşadık… İhtiyaç sahiplerini gördük, görmeye devam ediyoruz. Diğer taraftan salgın sebebiyle bu yıl da hac vazifelerimizi yerine getiremediğimiz için yine üzgünüz, mahzunuz.
Malumunuz bayramın gereği özellikle küskünlerin barışması, gönüllerin alınması, büyüklerin ellerinin öpülmesi, küçüklerin sevindirilmesi ve ölenlerimizin kabirlerini ziyaret olmazsa olmaz. Pandemi sebebiyle birkaç bayramdır yerine getiremediğimiz sosyal kaynaşmalarımızı inşallah bu bayram salgına rağmen tedbirleri elden bırakmadan daha rahat yerine getirebileceğiz.
***
1,5 yılı aşkın yaşanan pandemi ortamından yoğun aşılamanın etkisiyle sanki uzaklaşıyoruz zannetsek de durum pek iyimserliğe işaret etmiyor. Küresel salgın halen Hindistan’da, Güney Amerika’da ve birçok Avrupa ve Asya ülkesinde etkisini sürdürüyor. Türkiye’de de öyle.
Hindistan kaynaklı delta varyantının son dönemde küresel boyuta taşınması salgının yeni bir dalga oluşturacağını gösteriyor. Türkiye’de salgın vaka sayıları milyonları ifade eden aşılamalara rağmen yeniden günlük 7 binlerin üzerine çıktı. Hayatını kaybeden vatandaşlarımızın sayısı 40’lara yakın.
Ekonomiyi açtık. Üretim, ticaret, turizm gelirleri artıyor ancak salgın vakaları sayıları aynı paralelde yükseliyor. Bayram münasebetiyle tatil beldelerinde boş yer kalmadı. Turizm tesisleri yüzde 100 doluluk yaşıyor. Ancak bunun pandemi tarafı düşünülürse vahim bir tablo ile karşılaşma ihtimalimiz fazla. Sadece tatil yerleri değil, insanın olduğu her bölge hâlâ tehdit altında.
***
Aşılandık, kurtulduk diyemiyoruz. Aşılamalara rağmen küresel dünyada salgınlar o kadar çabuk yayılıyor ki insan şaşıyor. İşte kış aylarında beklenen salgın dalgası Temmuz’un ortasında kapımıza dayandı.
Zirâ her ülke, az – çok birbirine entegre, çok kısa sürede birbirini etkileyebiliyor. En büyük ticari partnerimiz Avrupa’da yeni pandemi dalgası öyle hızla yayılıyor ki, virüs başbakan ve bakanlara kadar uzandı. Hatta bu başbakan ve bakanlar aşı olurken boy boy medyaya poz vermişlerdi.
Nüfusunun üçte ikisine ikinci doz aşıyı uygulayan İngiltere’de günlük vaka sayısı 50 binin üzerinde. İspanya ekonomisini kapatmak üzere. Hollanda ise kapandı. Fransa, Portekiz, Almanya, Belçika, Yunanistan ve Avrupa’da birçok ülke tedbirleri artırmaya başladı. Maskeli insanlar sokaklarda yeniden çoğalıyor.
***
İngiltere’nin yanında Fransa’dan da örnek vereyim. Ülkede 36 milyon kişi tek toz, 28 milyon kişi çift doz aşılandı. Buna rağmen Fransa’da günlük vaka sayısı 10 bine yaklaştı. Fransız yetkililerin görüşü vakaların bir – iki hafta içinde 20 bine ulaşacağı yönünde. Artışların en fazla görüldüğü yerler turizm bölgeleri.
Üçüncü mü yoksa dördüncü dalga mı sayamıyorum ama, Avrupa’da durum o kadar pek iç açıcı değil. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, son dalgayı önleyebilmek adına aşı sertifikası zorunluluğu getirdi. Son 3 günde aşı olmak için başvuranların sayısı 3 milyon şeklinde ifade ediliyor. Ülkede beklenmedik şekilde günlük aşılama sayısı aniden 1 milyonu aştı.
Fakat halkın tepkisi çok ilginç… Hükümetin aşı sertifikası genelgesini uygulamayan kafe, lokanta, kapalı alan ve işyerlerine 45 bin euroya kadar ceza kesmesi, hatta 1 yıla kadar hapis cezası getiren kanun tasarısını meclise sunması Fransızları ayaklandırdı. Tedbirleri istemeyen vatandaşlar hafta sonunda tatillerini meydanlarda hükümeti protesto ederek geçirdiler.
***
Sıkıntıda olan diğer ülke İspanya. Birçok kapalı alanda pandemi tedbirleri uygulamaya geçti. Bilhassa Katalonya’da hızla yayılan delta virüsü sebebiyle sokağa çıkma yasakları yeniden başladı. Dolayısıyla İspanya’nın tamamen kapanması an meselesi. Hâkeza Portekiz’de salgın vakalarının katlamalı gittiğini belirteyim.
Nüfusunun yarısını tek toz aşılayan komşu Yunanistan da Fransa, İspanya ve Portekiz’den farksız. Hükümet halkın kullandığı ortak mekanları aşılı olan kişilere açtı. Aşı sertifikası olmayanların evden dışarı çıkması dahi zor.
Protestolar çâre mi, elbette değil. Virüs yayılıyorsa, önlemini almak öncelikle hükümetlerin görevi. Peşinden halkın yurttaşlık vazifesi. Uzmanların görüşü, aşı olsun olmasın yeni salgın dalgasına karşı herkes risk altında.
Bayramda aşılı olsak da maske – mesafe – temizlik (MMT) uygulamasını unutmayalım, diyorum ve Arefe Günü’nüzü tebrik ediyorum.
analizgazetesi.com.tr / yazının devamı..
Putin Yeni Dünya Düzeni İçin Yeni Müttefikler Arıyor
06 Nisan 2025 Pazar 12:18Trump Deregülasyoncu Küresel Derebeyi!
20 Mart 2025 Perşembe 05:25‘Enflasyon’ Faiz İndirimi, Riskler Kur Ve Carry Trade Kıskacında
06 Mart 2025 Perşembe 00:48Küresel Kriz Saati Alarm Veriyor!
08 Şubat 2025 Cumartesi 02:41Kim Demiş Türkiye Küçülüyor Diye!
05 Şubat 2025 Çarşamba 21:10Savunma Sanayi Şirketleri Borsa’nın Ateşleyici Gücü
01 Şubat 2025 Cumartesi 20:13Ekonomide Dengelenmenin İlk İşareti “Faiz İndirimi”
29 Ocak 2025 Çarşamba 11:45Ekonomide Önce Kâr Değil Ar Gelir
23 Ocak 2025 Perşembe 23:58Ekonomi ‘Krizden Çıkış’ Sinyalleri mi Veriyor?
09 Eylül 2024 Pazartesi 01:47Hür yaşadım, hür yaşarım!
30 Ağustos 2024 Cuma 16:46




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.