İslam’ın yayılışı incelendiğinde görülecektir ki İslam, ilk asırlardan itibaren büyük medeniyetlerle karşı karşıya kalmıştır ve her birinin karşısında zafer elde etmiştir.
Daha ilk çeyrek asırda, ilk çağ medeniyetlerinin beşiği Mısır, Yunan medeniyetlerinin beşiği, Üniversite şehri Urfa ( Harran), bin yıllık İran medeniyetinin merkezi Medain, Müslümanlar tarafından fethedilmiştir. Hicri birinci asır bitmeden Hind ve Çin ile sınır hale gelen İslam, Doğu toplumlarına ait bütün kültürlerle yüz yüze gelmiştir. Gene Hicrî Birinci Asır içinde, bütün Kuzey Afrika katledilmiş, Cebel-i Tarık Boğazı aşılmış, İspanya üzerinden Fransa’ya ulaşılmıştır. Gene aynı asırda milletlerin ve medeniyetlerin buluşma noktası Kafkasya fethedilmiş, Rus stepleri içinde mesafeler alınmıştır. Daha birinci Asır’da bütün yaşayan medeniyetler Müslümanlar tarafından tanınmış, bilinir olmuştur.
Muhkem kaleleri fethetmek zordur ama medeniyetleri aşmak, medeniyetlerin merkezlerini İslam’a açmak daha zordur. Tarih içinde nice medeniyetler doğmuş, tarih içinde büyük medeniyetlere çarparak darmadağın olmuşlardır. Kuruluşları ile yıkılışları bir olmuştur. Tarihte Moğol istilaları paganist kültürü toplumlara ulaştırmak için, büyük zulümlerle ilerlemiş, büyük kültürler karşısında erimişlerdir. Bunun en son örneği, geçen asrı etkileyen komünist sistemlerdir. Büyük iddialarla ortaya çıkmışlar, bir asır bile dayanamamışlardır.
İslam bütün büyük dinlerle ve medeniyetlerle, bunların çeşitli versiyonları ile karşılaşmış, her birini aşmayı başarmıştır. İslam kültürel yüksekliktedir. Farklı dinlerle ve medeniyetlerle karşılaşmaktan ne korkusu vardır, ne de çatışma niyeti vardır. Kültürleri seleksiyondan geçirir. Hayırlı olanı alır, kötü, bozuk, ifsat edici olanı bertaraf eder. Hep böyle yapmıştır.
*****************
NOT: Devamı var.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.