Başbakan Ahmet Davutoğlu?nun Tunceli ziyareti sırasında Tunceli?nin adını sürekli DERSİM olarak zikretmesi,1937-1938 olayları ve Alevilikle ilgili açıklamaları üzerine MHP lideri Devlet Bahçeli?nin MHP grup toplantısında.  ?1937-1938?de Tunceli?de baş gösteren hadiseler bir isyandır, bu isyana karışanlar da devrin bölücü teröristleridir.? demiş ardından da  "Dersim tartışması bize göre, bu sayfa bir daha açılmamak kaydıyla ilelebet kapanmıştır. Bundan sonra Davutoğlu, ilk fırsatta Tunceli'nin ismini Dersim olarak değiştirecek kendi ismini de Ahmet Rıza olarak değiştirebilecektir." Diyerek sert bir şekilde eleştirmişti.

Lafın altında kalmamak ve karşı taarruza geçmek Türk siyasetin fıtratındandır. Davutoğlu bu lafın altında durur mu?

Ak Parti grup toplantısında partililere seslenen Davutoğlu, MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin, Dersim isyanı ile ilgili konuşmasına tepki göstererek yeni bir tartışma konusunun fitilini ateşler.

Davutoğlu Bahçeli'nin ihanet kelimesini çok kolay kullandığını söyleyerek, MHP Liderine, "Cesaretin varsa git bunları Tunceli'de söyle" diye seslenir.

Davutoğlu?nun bu restini gören Bahçeli gaza gelir ve Tunceli?ye gideceğini o sözleri orada da söyleyeceğini açıklar.

Bahçelinin cesaret sınavı (!);

Bahçeli, Tunceli?ye giderek Valiliği ziyaret eder. Ziyaret sonrası valilik önünde bir grup partili ile birlikte yaptığı konuşmasına ?Bin yıllık kardeşliği, kaderdaşlığı, bin yıllık kucaklaşmayı perçinlemek için geldik. Bugün buraya Tuncelili kardeşlerimle hasret gidermeye, muhabbet ve dostluk bağlarını güçlendirmeye geldim. Aramıza örülen nifak duvarlarını yıkmak için Tunceli?deyim. Kurulan tuzakları bozmak, kapatılmak istenen gönül yollarını açmak için Tunceli?deyim.? Diyerek başladığı konuşmasını Dersim olayları ile ilgili MHP grup toplantısında yaptığı konuşmasını orada da tekrarlamak sureti ile devam eder. Davutoğlu?nun blöfünü görüp rest diyen Bahçeli Tunceli?den Davutoğlu?na gönderme yapar. ?Başbakan cesaretimi sınamıştı. İşte Tunceli?deyim"  der ardından da Davutoğlu?nu istifaya davet ederek yeni bir tartışmanın fitilini ateşler.

Liderler (!) Restleşti Tunceli karıştı;

Bu sırada Tunceli emniyeti ve çevreden gelen takviye kuvvetler Bahçeli?nin konuşmasını protesto etmek üzere valiliğe doğru taşlı sopalı Molotoflu göstericilerle mücadele etmektedir. İki gün öncede bir grup başbakan Davutoğlu?nu protesto etmiş olaylar çıkmıştı.

Tunceli karışmış, taşlar Molotoflar havada uçuşuyor, esnaf kepenk kapamış kimim umurunda liderlerin karşılıklı retleşmesi yeni restleşmelere meydan verecek şekilde devam ediyor.

Bahçeli?nin Tunceli?ye gideceğini açıklamasının ardından Tunceli?de geniş güvenlik tedbirleri alınmansa rağmen,  Bahçeli?nin konuşması sırasında başlayan protesto gösterileri taşlı sopalı saldırılara dönüştü. Bahçeli Cemevi ziyaretini iptal ederek Tunceli?den ayrıldı ayrılmasına ama Tunceli?de tansiyon düşmedi. 

Devlet yönetmek ciddi bir iştir;

Devlet yönetmek ciddi bir iştir. Devleti yönetende yönetmeye talip olanlarda bu ciddiyetin idraki içinde olması gerekir.

Bu düsturdan hareket ederek devlet adamlarının öncelikli görevi vatandaşlarının birliği, huzur ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdürler.

Siyasi rekabet uğruna iktidar ve muhalefet liderleri birbirlerini sınamak, birbirlerini koşuya koymak ve birbirlerine üstünlük sağlamak adına milletimizin hassasiyetlerini kullanması hiçbir kritere sığmaz.

Başbakan Davutoğlu ile MHP lideri Bahçeli?nin Türkiye?nin haklı veya haksız geçmişte yaşanmış yeniden kaşınmasına gerek olmayan olaylar konusunda hassas olan bir ilinde tartışmaya açık bir konuda restleşmesi kimse kusura bakmasın çocukça bir davranıştan öteye gitmemektedir.

Devlet adamları kargaşa çıkarmak için değil, toplumu birleştiren, barıştıran ve kaynaştıran kişiler olmalıdır. Milleti birbirine düşüren, kışkırtan, ayrıştıran ve kapıştıran kişiler olmamalıdır.

İki liderin (!) Tunceli ve 1937-1938 olayları üzerinden restleşmesi Tunceli?de yara kaşımaktan, insanları kışkırtmaktan, kırmaktan ve olay çıkartmaktan başka bir şeye yaramamıştır.

İbrahim Halil SİPAHİ

30.11.2014/adanapost.com