Rehine olayı, Süleyman Şah türbesi krizi ve ardından son zamanlarda IŞİD veya IŞİD adına Türkiye’de yapılan saldırılar ile Türkiye Suriye’de IŞİD’le bir savaşa çekilmeye çalışılıyor.

IŞİD’ saldırıları bir yemdir. Hedef PYD’yi rahatlatmak;

Türkiye’deki IŞİD’ saldırıları bir yemdir, özellikle Diyarbakır ve Suruç bombalı saldırıları zaman, mekân, eylem, saldırganlar ve deliller bazında incelendiği zaman şaibe taşımaktadır.

IŞİD saldırılarını bahane eden PKK vur kaç saldırıları düzenlerken IŞİD saldırılarını protesto bahanesiyle de metropollerde silahı, sopalı ve yüzleri maskeli yandaşlarını sokaklara dökülmesi. Kandil’in “çözüm süreci”’nin bittiğini ilan etmesi.

Puslu havaları seven küresel sermayenin taşeronu DHKP-C’nin sahneye çıkmasının altında yine ABD ve işbirlikçisi küresel sermayenin kirli oyunları yatmaktadır.

Türkiye IŞİD saldırılarına misilleme olarak Suriye’de IŞİD karargâhlarını vurması ile Türkiye’nin Suriye’de IŞİD’le bir savaşa sürüklenmesi isteniyor. Bu arada Türkiye IŞİD ile savaşırken IŞİD tehdidinden dolayı rahatlayacak ve meydanı eline geçirecek olan PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin hâkimiyetinde bulunan Kuzey Suriye’de ABD ve koalisyon güçlerinin desteğinde bir Kürt devleti kurulması planlanıyor.

IŞİD ve PKK’ya hava operasyonu;

Türk istihbaratı ve strateji uzmanları bu husustaki endişelerini iktidara iletmiş olacak ki, TSK IŞİD hedefleri ile birlikte PYD ile koordinasyonu kesmek ve Türkiye içerisindeki Kandil direktifli eylemlere cevap vermek adına ABD’nin Türkiye’ye uzun zaman sonra K.Irak’a operasyon izni vermesi ile Kandil’deki PKK hedeflerini de bombalıyor.

Askeri operasyonlarda hava saldırıları kısa vadeli harekâtlardır. IŞİD’ karşı Hava saldırılarının mutlaka kara harekâtı ile desteklenmesi gerekmektedir. Hava saldırısı arkasından kara harekâtı yapılmadığı takdirde örgüt kısa zamanda tekrar toparlanacaktır.

Suriye sınırında IŞİD’e karşı yapılacak kara harekâtı K.Suriye’de dengeleri bozacak PYD’yi tedirgin ederek eylem planlarını hayata geçirmesine mani olacaktır.

Türkiye sınır güvenliği için mutlaka Suriye’de bir güvenlik duvarı oluşturmak için uluslar arası kamuoyu oluşturmak zorundadır.

Türkiye’nin güvenliği için dış tehdidin sınır arkasında sağlanması ve sınır komşuların toprak bütünlüğünün bozulmaması hayati önem taşımaktadır.

Hiç kuşkusuz bir yandan IŞİD, diğer taraftan DHKP-C ve PKK eylemleri derken ABD ve işbirlikçisi küresel güçlerin silah tüccarları taraflara silah satışları ile kasalarını dolduracaklar.

Kendi çıkarları için insan hayatını hiçe sayan emperyalist güçler ve küresel sermayenin para babaları silah tüccarlarının kasaları dolacak diye daha fazla insanların hayatlarını kaybetmemesi için bu oyunlar mutlaka bozulmalıdır.

İbrahim Halil SİPAHİ

27.07.2015/adanapost.com