Selami Kaytancı

Selami Kaytancı

Cumhur İttifakı…

Cumhur İttifakı…

AK Parti ve MHP, TBMM Başkanlığı’na 26 maddelik bir teklif sunarak, adına “Cumhur İttifakı” dedikleri, seçimlerde partilere ittifak kurabilmenin önünü açan yasa teklifi verdiler. Şimdi burada CHP’ye tarihi bir görev düşmektedir. Bu teklifin yasalaşmaması için, Meclis’te mutlaka ÇYTG taktiği uygulamalıdırlar.

ÇYTG taktiği, bilindiği üzere, CHP’nin öteden beri uygulayageldiği bir taktik olup  “Çamura Yatma, Ters Gitme” diye tarif olunmaktadır. Şayet bu taktik Meclis’te işe yaramazsa, derhal Anayasa Mahkemesi’ne başvurulmalıdır. Zira çıkacak bu yasa, Güneş Motel yasalarına kesinlikle aykırıdır.

Şimdi içinizde, özellikle yaşı kırk beşin altında olanlar, Güneş Motel yasalarını doğal olarak bilemeyebilirler. Biz birazcık hatırlatalım: 1977 seçimleri öncesinde, CHP'nin başındaki Bülent ECEVİT ile, en büyük rakibi Adalet Partisi lideri Süleyman DEMİREL arasında çetin bir kampanya dönemi yaşanmıştı.  Ülke hızla 80 darbesine sürükleniyordu. Bu çalkantılı süreçte 1977 seçimleri yapıldı. Seçim sonuçları açıklandığında, CHP yüzde % 41 ile yüksek bir oy oranına kavuşmuştu; ancak tek başına iktidar olması için 11 milletvekili daha gerekiyordu.

O zaman CHP’nin elindeki İstanbul Belediyesi’ne ait Florya’daki Güneş Motel’de Bülent ECEVİT ile 11 milletvekili, bütün gece süren bir görüşme, bir pazarlık gerçekleştirdi. Ardından Adalet Partisi’nden bu 11 milletvekili  istifa ederek CHP'ye katıldı ve CHP bu sayede tek başına iktidar olarak ülkenin başına geçti; Bülent ECEVİT de başbakan oldu. Bu 11 milletvekiline de tam 10 bakanlık verildi. Bu olay siyaset tarihimize “parayla milletvekili satın alma” ya da  “milletin verdiği vekaleti bakanlık = para karşılığı satma” olarak geçti. Ancak  AYM, “Cumhur İttifakı” kanununu iptal etmeyebilir.

Efendim, eğer bu taktikler de geçerli olmazsa, ülke çapında AK Parti ve MHP’yi “BÖLÜCÜLÜK”le suçlama taktiği uygulanmalıdır. Ülke kamplaşmaya sürüklenerek bölücülük yapıldığı anlatılmalıdır. Bu iki partiye muhtemelen BBP de iştirak ettiğinde, ortaya çıkacak bloğun karşısında, kala kala “İYİ SALLADIKÇILAR, HDPKK BARAJI AŞSIN DİYE OY VEREN CHP’LİLER” kalmaktadır. Bu da bölücülük değilse nedir?!.. Bundan sonrasını da Çölaşan’lar, Çanakkale’de şehitlikte yatanlardan utanmadan pilav dağıtanlar düşünsün!..

Şaka bir tarafa, 7 Haziran seçimi, “Her şerde bir hayır vardır!..” ilahi düsturunu apaçık ortaya koymuştur. Ülkenin hızla Güneş Motel günlerine sürüklendiğini gören bilge adam Devlet Bahçeli, etrafı yetmiş yedi düvel şer güçleri ile çevrilmiş, bir bekâ sorunu yaşamaya başlamış ülkeyi, tarihe altın harflerle kazınacak bir hamle yaparak uçurumun kenarından çekip çıkarmıştır. Ülke, o günlerde Ahmet Davutoğlu’nun basiretli (!) siyasetine bırakılsaydı, gidişat Florya sahilleri olacaktı.

7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra, 16 Nisan 2017 Cumhurbaşkanlığı Referandumu ile  şişedeki cin, bir daha geri girmemek üzere çıktı, Pandora’nın kutusu açılmış oldu. Başkanlık sistemi ile, birilerinin sürekli özlemini çektikleri Güneş Motel sistemi tarihe karıştı ve Güneş Motel müze oldu. Ülkede 15 Temmuz hain girişiminden sonra, bir 7Ağustos ruhu oluştu …  Bu ruhun verdiği ilham sayesinde, 26 MADDELİK KANUN TEKLİFİ İLE, HÜLLECİLİKTEN, GÜNEŞ MOTELCİLİKTEN MEŞRU, KANUNİ BİRLİKTELİĞE bir yol açılmış oldu. Böylece artık milletin verdiği vekaleti, para – makam – bakanlık karşılığında satma devri kapanmış oldu.

Şimdi bazıları, “Bu da bakanlık, mevki dağıtımına yol açacak bir sistem değil midir?!..” diyeceklerdir. Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir fark vardır: Güneş Motel sisteminde, milletin verdiği vekalet, milletin iradesi, arzusu dışında para, makam karşılığında ahlak dışı olarak satılmaktaydı. Yani bir Adalet Partisi seçmeni, oyunu verdiği vekiline, verdiği yetkiyi gidip can düşmanı CHP’ye satsın diye vermemişti. Şimdi seçimden önce, isteyen parti, istediği partilerle birleşerek bir blok oluşturup milletin karşısına çıkacak. Millet, bu bloklara bakarak, kendi iradesi ile istediğine yetki verecek. Bu da meşru, kanuni bir birliktelik oluşturacaktır.

Şimdi bu girişimle BAHÇELİ, PARTİSİNİ TÜRKİYENİN EN GÜÇLÜ İKTİDARINA TAŞIMAKTADIR!.. Hâlâ eski parlamenter sistem özlemi çeken ve hattâ eski sistemin geçerli olduğunu zanneden bazı saftiriklerin İYİ Partisi’nde, karanlıkta ıslık çalınmaktadır. İktidara gelmenin artık %50 + 1 olduğunun farkında olmayan bu saftirikler, üstü açık yattıkları uykularında iktidar rüyası görüyorlar. Pensilvanya’dan estirilen yellerde yellenenler, aslında iktidarın kendileri için bir rüya bile olamayacağını iyi biliyorlar. Parti içine sızan kişilerden bana ulaştırılan tüyolar, aslında morallerin çok bozuk olduğunu, sürekli karanlıkta ıslık çalındığını gösteriyor.

İYİ partide amaç, zaten aslında iktidar olmak değil, AK Parti’nin, dolayısıyla da Erdoğan’ın tekerine takoz olmaktır. Peki, bu nasıl olacaktır? Kılıçtaroğlu 36. Kurultay ile CHP’yi bir mezhebin tekkesi, DHKP-C’nin de ocağı haline dönüştürmeyi başarmıştır!.. Şimdi “Cumhur İttifakı” karşısında, kendisine kala kala HDPKK ve İYİ Parti ile bir blok oluşturma kalmıştır. Aslında CHP’yi iktidar yapma, Pensilvanya’nın gördüğü düştür; yoksa Kılıçtaroğlu’nun ne öyle bir iddiası ne de gördüğü hayra yorulacak bir rüyası vardır!..

Kılıçtaroğlu, etrafıma topladığım mezhep ve DHKP-C’li yoldaşlarımla partinin kaymağını yemeye devam edeyim derdindedir. Acaba CHP içindeki ulusalcı yurtsever kesim, HDPKK ile yapılacak bir ortaklığa ne diyecektir?!.. Diğer taraftan FETÖ desteği, yine bu parti içindeki kimi kesimlerce nasıl karşılanacaktır?!.. Diğer yandan, İYİ Parti içindeki henüz sağduyusunu yitirmemiş vatansever milliyetçi damar, HDPKK ile oluşturulacak bloğa şaşı bakma şaşkınlığını gösterecek midir?

AK Partinin artık kemikleşmiş bir % 42 oyu mevcuttur. Buna MHP ve BBP’den gelecek en az % 10’luk bir potansiyelin eklenmesiyle, iş bitmiş olacaktır. Ayrıca, HDPKK’nın ne mal olduğunu iyice anlamış Kürt’lerden gelecek oy da ayrı bir hesap… CHP’nin bu ülkede ulaşabileceği en yüksek rakam, % 28’dir. Buna % 10 HDPKK’dan gelecek oy, İYİ Parti’den gelecek % 6 oy eklendiğinde, % 44 ila taş çatlasa % 48’lik bir rakam ortaya çıkar. Bu durumda, ATI ALAN, ÜSKÜDAR’I AŞAR… Müzmin muhalefete de “Önümüzdeki maçlara bakacağız!..” avunması kalır.

Bizim köyde, dilden dile dolaşan, yaşanmış fıkralık meşhur bir olay vardır: Köyün sevilen simalarından rahmetli Bektaş Ali, köy kahvesinde okey oynamaktadır. Başucunda da vücutça ve kafaca mâğdur oğlu, kendisini seyretmektedir. Oyun sonunda Bektaş Ali yenilir. Oğlu, babasının ensesine okkalı bir tokat atar ve “Geçmiş ola Bektaş Ali!..” der.

2019 için, biz de CHP’ye, İYİ dostlarımız ve HDPKK’lı düşmanlarımıza şimdiden  “GEÇMİŞ OLA BEKTAŞ ALİ!..” diyoruz!.. 2023’te buluşmak üzere!..

 

Selami Kaytancı

23.02.2018, Adana

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Selami Kaytancı Arşivi