Hamdım, piştim, yandım.
Hayatımızın kısa bir özeti sadece şu üç kelimeden ibarettir der Hazret-i Mevlana;
‘’ Hamdım, piştim, yandım. ‘’
Bu söz Mevlana'nın hayat serüveni kadar insanlık mertebelerini de özetlediği cümlesidir.
Mevlana’ya göre bu sürecinin ilk basamağı insanın dünyaya gelişi ile başlayan ve anlam arayışını sürdürmesi ile devam eden basamaktır.
Kamışlıktan koparılan ney misali insanın ilk hâli hamlıktır. Sonra bilmeye, öğrenmeye başlayınca kabalığını, hamlığını atar. İlk basamak bilmektir.
Kendimizi, Rabbimizi ve kâinatı bilerek tanıyarak başlarız yola. Pişmek, musibet ve sıkıntılara sabredip ibret ve hikmet nazarıyla bakabilmektir. O’ndan gelen her şeye razı olmaktır.
O’ndan razı olmak O’nun yakınlığına ermektir.
Kendini bilen Rabbini bilir, Rabbini bilen O’nu tanır ve sever. Kuru bilgi sahibini bir yere götürmez.
Bulmak da kolay değildir, zira bildikleriyle sınanır insan. İmanıyla, teslimiyetiyle, tevekkülüyle, sınanır. İnsanın hakikati arayışı bir ömür sürer ve kat ettiği her aşama onu bir üst mertebeye taşır. Bu arayış bir taraftan insanı olgunlaştırıp kâmil insan kıvamına getirirken diğer taraftan pek çok sınanmayla karşılaşır insanoğlu. Malıyla, canıyla, evladıyla, ailesiyle, nefsiyle sınanır. Uzun ve çetin bir seyrüseferdir bu.
Hz. Mevlâna çekilen meşakkatlerin insanı nasıl olgunlaştırdığını şöyle resmeder:
“Hiçbir ayna tekrar demir olmadı. Hiçbir ekmek dönüp de yeniden buğday olmadı. Hiçbir üzüm tekrar koruk hâline dönmedi. Piş ve olgunlaş, yani iyice yan ki bozulmaktan kurtul!”
İslam inancına göre mutlak olan Allah’tır. Bütün varlıklar ondan gelmiş ve ona döndürülecektir.
Öyleyse sevgili dostlar,bu kısa dünya hayatı için masiva adı verilen hayatın insanı iyilikten ve erdemden alıkoyan boyutlarına meyl etmemek gerekir.
Kalın sağlıcakla
Sait ÖZDEMİR
Eğitimci&Yazar
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.