İbrahim Halil Sipahi
Seçmen ziyaretleri,
Bu seçimde iki zorlu görevi bir arada yapmanın zorluklarını yaşarken bir taraftan da güzelliklerini yaşamanın mutluluğu içerisindeyim.
Bir gazeteci olarak seçimi ve bütün adayları yakından takip ediyoruz. Özellikle mecliste bulunan siyasi partilerin belediye başkan adayları esnaf ve mahalle gezilerinde büyük kalabalıklarla birlikte dolaşıyorlar esnafın işyerine cadde ve sokaklarda vatandaşla selamlaşmaları esnasında bazı muhaliflerin yüzlerini ekşitmelerine karşın milletimizin mütevazı davranışları arasında ziyaretlerini gerçekleştiriyorlar.
Bizde birkaç arkadaşımızı, partilimizi alarak mütevazı bir şekilde esnaf ve mahalle ziyaretlerimizi kendi usulümüzce yapmaya çalışıyoruz.
Misafirperver ve hatırşinas milletimizin hamdolsun teveccühü ile karşılaşıyoruz. Çoğu yerde ağırlamak ve ikramda bulunmak istiyorlar. Seçilmeye yakın gördükleri devlet hazinesinden yardım alarak siyaset yapan adaylara saygı ve sevgi gösterisi yapsalar da, onlarla yapma fırsatını bulamadıkları sohbeti bizimle yapıyor, dilek ve serzenişlerini bizlerle paylaşıyorlar.
Bizde elimizden geldiği ve vaktimiz nispetinde vatandaşımızı dinliyor sorularına cevap vermeye özen gösteriyoruz.
Parkta ziyareti esnasında elini sıktığım amcamız soruyor nerelisin diye ?Adana? deyince ?güzel? diyor ?Adana?ya Adanalı aday, sana oy vermek isterim ama kravatının rengini beğenmedim, keşke kırmızı yetine lacivert olsaydı, ben kırmızıyı hiç sevmem? Peki amca bunu dikkate alırım dedim. Amcamızın içtenliği ve samimiyeti açıkça düşüncesini ortaya koyuyor. Bu konuşmayı başka bir adayla yapma şansı ne kadar olur siz karar verin. Bu amcamın samimiyeti benim için bin oy eder isterse oy vermesin.
Bu halkımızın ile aday adarsında bir bağ oluşturuyor. Bu güzel diyalog, yakınlık ve sevgi gösterisi oy olarak sandığa yansıyacak mı derseniz, bu güne kadar düşük bir yüzde olarak yansıması olmuştur.
Vatandaşımızın bizimle diyalog kurabilmesi, sıkıntı ve dileklerini bizimle paylaşması bize gösterdiği yakınlık ve samimiyetin vereceği oyla taçlandırması elbette bizleri sevindirir. Ancak bizim için en değerli şey vatandaşımızın samimiyeti, güzel yüreğidir. Milletimizi millet yapan bu değerlerdir, seçim bir süreç oy bir araçtır. Vatandaşımızın güler yüzü, samimiyeti ve hüsnüniyetini suistimal etmek ve onların güvenini kaybetmektense sandıktan bir tek oy çıkmamasını yeğlerim.
Vatandaş artık siyasetten ve siyasetçiden bıkmış, anons araçları geçiyor oralı olan yok, konuştuğunuz da herkes dert yanıyor. Yeni sesler duymak istiyor değişiklik istiyor.
Seçim sistemi, medyanın siyasi partilere eşit tanınma imkânı vermemesi, devletin siyasi partilere hazine yardım politikasının adaletsizliği gibi konularda vatandaş şikâyetçi. Bu nedenle farklı görüş ve adayları tanıma imkânından yoksun olduklarını ifade ediyorlar.
Bunu bizlerde söylüyoruz ama iktidar olmanın ve meclise girmenin avantajı içinde olanlar nasılsa bizim böyle bir sorunumuz yok dercesine aldırış etmiyorlar.
Binalara boylu boyunca giydirilen afişler, cadde ve sokaklarda kimi yerlerde trafik ışıklarını engelleyecek şekilde asılan bayrak, poster ve afişlerin oluşturduğu görüntü kirliliği. Sabah başlayan hava kararana kadar devam eden anons araçlarının birbirine karışan seslerinin verdiği rahatsızlık vatandaşı bıktırmış, bir an evvel 30 Mart gelse seçim bitse de normal yaşantımıza dönsek diye serzeniş içerisindeler.
Bizim de temennimiz gürültüsüz patırtısız daha demokratik ve eşit bir seçim ve seçim sistemi. O günleri görmek dileği ile.
İbrahim Halil SİPAHİ
Araştırmacı Yazar
20.03.2014/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.