Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan günlerdir HDP’lilerin tutuklanması üzerinden müzakereleri askıya alma tehdidinde bulunan AB’ye günlerdir “Eyy AB”  diye yüksek tondan seslenirken AB’nin bildiğini okumaya devam etmesi üzerine.

Erdoğan yerinde ancak geç kalınmış bir rest çekerek. AB üyeliğinden vazgeçilebileceğini söyledi ve Türkiye’nin “Şanghay Beşlisi”’ne katılabileceğinin mesajını verdi.

AB’ye Mesaj verdi ama bu mesaj başka bir tartışmanın fitilini ateşledi.

Türkiye’nin “benim için varsa yoksa Avrupa Birliği”  görüşünde olmaması gerektiğini söyleyen Erdoğan “Türkiye Şanghay beşlisi içerisinde neden olmasın?” diyerek AB’ye seslendi.

Peki, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bu resti çekmeye iten nedenler nelerdi?

-15 Temmuz  vak’ası ve sonrasındaki  AB’nin tuhaf tavırları.

-Terör örgütü PKK ve Suriye’deki uzantısı PYD’nin elinde ABD ve AB ülkelerine ait silahların çıkması,

-AB ülkelerinin terör örgütünün Avrupa’da faaliyetlerine göz yumması, üzerine birde destek verilmesi..

-Terör örgütünün meclisteki temsilcisi HDP eşbaşkanları ve bazı vekillerinin tutuklanarak cezaevine konulması üzerine AB’nin Türkiye’ye tavır alması müzakerelerin askıya alınacağı tehdidinde bulunması.

Türkiye’nin elli yıldır AB rüyasına yatması olmayacak duaya âmin demek, üzerine olmayan elbiseye girmeye çalışmaktan başka bir şey değildi.

Terör örgütünün arkasında ABD ve AB’nin olduğunu, terör örgütünün elindeki silahlar bunlar tarafından verildiğine gelince, bunu bilmemek veya yeni öğreniyor olmak inandırıcı değildir.

Sokakta her hangi birini çerin sorun yaşı, tahsili işi ne olursa olsun direk bunu söyler.

Türkiye tüm enerjisini AB’ye katılımcı üye olmak için harcarken bölgede söz sahibi hatta lider olma imkânını elinin tersiyle itmiştir. Bunlardan en önemlisi ise Sovyetler Birliğinin dağılması ile bağımsızlığına kavuşan Türk devletlerinin oluşturacağı “Türk Birliği” dir. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal Türk devletlerinin tüm arzu ve ısrarına rağmen aynı millet ayrı devlet olduğumuz kardeşlerimize sırt çevirmiştir.

Türkiye “Şanghay beşlisi”’ne katılmalı mı? 

Rusya, Çin, Kazakistan, Kırgızistan ve Tacikistan tarafından kurulmuş sonradan Özbekistan’ın katılımı ile altı üyeli bir ekonomik işbirliği topluluğudur. Türkiye’nin bu beşliye katılması ile sadece katılımcı pozisyonunda olacaktır. Türkiye’yi ABD ve AB’ye karşı güçlü bir pozisyona sokması mümkün değildir.

Türkiye AB’ye rest çekerken AB’nin Türkiye’yi kaybetmemek istemeyecek bir pozisyonda olmak zorundadır. Şanghay beşlisinin gücü Varşova Paktı’nın gücünden daha zayıf bir pozisyondadır.

Türkiye ille de bir birliğin içerisinde olacaksa kurucu, söz sahibi ve lider olma yolunda önü açık olacağı bir birlik içerisinde olmalıdır. Bunun iki yolu vardır Ya “Türk birliği” yada Türkiye, Rusya, Çin, İran ve Azerbaycan’ın hatta Hindistan’ın da içinde olduğu güçlü bir birlik “Asya Birliği” nin içerisinde olmalıdır.

Türkiye asla katılımcı değil, kurucu pozisyonunda olmak zorundadır.

İbrahim Halil SİPAHİ

22.11.2016/adanapost.com

twitter.com/ihalilsipahi