İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Pardonsuz bir adalet


 

?Adalet Mülkün Temelidir ? M.Kemal ATATÜRK

Adalet, Hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme, doğruluk hakkın gözetilmesi ve yerine getirilmesi anlamına gelir. İnsanların toplum içindeki davranışlarıyla ilgili olduğundan ahlak ve din kurallarıyla da ilişkilidir. Bu nedenle Kutsal kitapların hepsinde adalete ve adil olmaya ilişkin bölümler bulunur.

Adalet bir toplum içinde düzen ve haksızlığı önleyen en iyi sistemdir.  Adalet olduğu sürece toplumda yaşayan insanlar arasında birlik, beraberlik, barış ve düzen olur.  Adalet olmadığı takdirde her insan kendi istediği gibi davranır ve karşıdaki insanların düşüncelerini, onun hakkında yanlış olacağını ve topluma zarar verebileceğini düşünmez. Çünkü onun yanlış davranışlarını engelleyecek, cezalandıracak bir sistemin olmaması ona rahatlık verecektir. Bu durumda toplumda insanların huzurlu yaşamasını bekleyemezsiniz

Adalet olmadığı takdirde suç olayları yüksek derecede olacaktır. Hırsızlık, cinayet, gasp hatta tecavüz olaylarının önü alınamayacaktır. Bu suçları işleyen insanlar en azından adaletle durdurulmakta ve mağdur olan insanlar adalet sayesinde rahat edecektir. Her işlenen suça farklı ceza verilmesi ile insanlar huzur bulacaktır. Suçu işleyenler bir yandan cezasını çekerken bir yandan da toplumdan uzak tutularak bir daha suç işlemeleri engellenmiş olacaktır.

Adaletin sağlanmasında öncelikli hedef insanların nasıl cezalandırılacağı değil, insanları suça iten nedenlerden nasıl alıkonulacağı öncelikli hedef olmalıdır. Bunun içinde, halkın eğitimi, sağlık, sosyal ve ekonomik koşullarının iyileştirilmesi önem arz etmektedir. Adaletli bir devlet yönetimi ile halkın eğitim, sağlık ve ekonomik koşulları iyileştirilmiş halkın refah ve huzuru sağlanmış bir toplumda suç işleme oranının düşük olduğunu gözlemekteyiz

Sonrasında, adaletin gerçek anlamda sağlanabilmesi için öncelikle yargı mekanizmasının sağlıklı çalışması gerekmektedir. Soruşturma sürecinin titizlik ve ivedilikle yapılması davaların gereksiz yere uzatılmaması en önemli husustur. Çünkü geç gelen adalet, adalet değildir.

Bugün maalesef ülkemizde adalet mekanizması çökmüş durumda, bir yanda anayasada yapılan değişiklikle yargının bağımsızlığı halel görmüş, yargı siyasallaşmış durumda, diğer yandan Mayıs ayında Umut Vakfı?nın yaptığı araştırma sonuçlarına göre son 10 yılda diğer ülkelerde gençler arasında şiddet olayları azalırken, Türkiye'de ise üç kat arttığını açıklanmıştır.

Birkaç yıl önce toplu taşıma aracınca yanına oturduğum bir vatandaşın sıkıntılı halini görünce,?hemşerim hayırdır çok sıkıntılı görünüyorsun yardımcı olabileceğimiz bir durum varsa ? diye sordum. İşlemediği bir suçtan dolayı 9 yıl 10 ay 25 gün mahkemesinin sürdüğünü bu süre zarfında cezaevinde yattığını iki gün önce mahkemenin sonuçlanarak suçsuzluğunun anlaşması üzerine tahliye edildiğini söyledi.

Yıllar öncede tuhaf bir haber okumuştum gazetede Amerika?da bir kadın mahkemeye çıkarılması unutulduğu için 29 yıl cezaevinde kalmış.

Geçtiğimiz günlerde İzmir?de Ferhan Şensoy?un ?Pardon? filmini anımsatan bir olay yaşandı. 2006 yılı Kasım ayında İzmir'de animatör Tolga Özserbest'i oturduğu apartmanın girişinde bıçaklayarak öldürdüğü ve cep telefonunu gasp ettiği iddiasıyla yargılanan Oktay Konaksever, İzmir 3.Ağır ceza mahkemesince, 'Adam öldürmek' suçundan 25 yıl, hırsızlıktan da 2.5 yıl olmak üzere toplam 27.5 yıl hapis cezasına mahkum ediyor. Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını bozması üzerine Konaksever, 34 ay tutuklu kaldıktan sonra beraat ediyor. Oktay Konaksever, haksız yere suçlandığı ve özgürlüğünün kısıtlandığı gerekçesi ile tazminat davası açıyor. Ve adalet bakanlığı Konaksever?e yasal faizi hariç 40 bini manevi, 16 bin TL'si maddi toplam 56 bin lira tazminat ödenmesine karar veriyor.

Benzer bir olayda ABD?de yaşanıyor. Bir de oradaki adalet bakanlığının insan?a verdiği değere bakalım kararı siz verin.

2005 yılında ABD'nin New Mexico eyaletinde alkollü araba kullanmaktan gözaltına alınan Stephen Slevin, mahkemeye çıkartılmadan Hapishanesi'ne gönderiliyor. 22 ay boyunca hapiste unutulan talihsiz adam, 2007 yılında suçsuzluğunu kanıtlamak sureti ile özgürlüğüne kavuşuyor. Ancak hapiste başta panik atak olmak üzere birçok hastalığa yakalanan Slevin, Adalet Bakanlığı'nı dava ediyor. Yaklaşık 5 yıl süren dava, 2013 Mart ayında sonuçlanıyor. Mahkemede, Slevin'e 15.5 milyon dolar tazminat ödenmesine karar veriyor. Bu da ABD?nin pardon bedeli.

Adalet mekanizmasının ağır işlemesi, Yargı sürecinin uzun sürmesi, Adliyelerin ağır iş yükü, yargılamanın bağımsızlığını yitirmesi ile yargının sağlıksız yapılması ceza sisteminin yetersizliği ile suç işleme oranlarının artması adalet sisteminin içler acısı durumunu açıkça ortaya koymakta.

Dikkat çeken bir adaletsizlik örneği de hükümlülerin durumu. Öyle ki;  Sıradan bir hükümlüyü yalnız birinci derece yakınlarının normal görüş günlerinde ve bayramlara özel açık görüşte ziyaret edebilmelerine karşın. Binlerce kişi ve bebek katili ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm terörist basışını terör örgütünün meclisteki temsilcisi BDP milletvekilleri ziyaret edebiliyor ve bu vesile ile terörist başı İmralı cezaevinden örgütü istediği gibi yönetiyor.  Diğer yandan Silivri?de, Hasdal?da tutuklu bulunan bu ülkeye şerefle hizmet etmiş şerefli paşalar, yüksek rütbeli subaylar, gazeteciler, bilim adamlarını ailelerinden başka kimse ziyaret edemiyor. Bunu neresi adil uygulama adalet neresinde yorum sizin.

İşte Mülk, işte adalet.

 

 

İbrahim Halil SİPAHİ

08.10.2013/adanapost.com.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi