İbrahim Halil Sipahi

İbrahim Halil Sipahi

Mezar taşı okumak için Osmanlıca,

Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan?ın  ?Anaokulundan başlayarak yeni hayat tarzı?

mesajıyla açılan 19. Milli Eğitim Şurası ilk gününden bu yana adım adım Cumhuriyet öncesi eğitime dönüş sinyalleri veriyor. Milli Eğitim Şura?sında ele alınan konular ve afakî önerilerin ardı arkası kesilmiyor.

Dünkü yazımda MEB şurasında ilkokul dördüncü sınıftan itibaren zorunlu olan din dersinin

İlkokul birinci sınıftan itibaren zorunlu olması ve din dersinin nerede verilmesinin uygun olacağı hakkında görüşlerimi paylaşmıştım.

Şura?da büyük tartışma yaratan bir öneride Demokratik Eğitimciler Sendikası temsilcilerinden geldi.

(DES) tarafından  ?Biz Osmanlı döneminden birçok tarihi belgemizi okuyamıyoruz. Dedelerimizin mezar taşlarındaki yazıları bile okuyamıyoruz. Bunların öğrenilmesi, okunabilmesi gerekiyor. Geçmiş tarihimizle bağımızın kopmaması gerekiyor? diye liselerde Osmanlıcanı zorunlu ders olarak okutulması önerildi. Öneri komisyonda kabul edildi.

Muhalefet, Veliler ve Türk Eğitim Sen?in itiraz ve tepkileri Osmanlıcanın tüm liselerde zorunlu tutulmaması, sadece Anadolu İmam Hatip Liselerinde zorunlu, diğer tüm liselerde ise seçmeli olması şeklinde karar alındı. Başbakan Ahmet Davutoğlu?da Osmanlıcanın seçmeli olacağını açıkladı.

Ancak Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen 5. Din Şurası'nda, "Osmanlıcanın öğrenilmesini, öğretilmesini istemeyenler var. Bu çok büyük bir tehlike, isteseler de istemeseler de bu ülkede Osmanlıca da öğrenilecek ve öğretilecek" dedi. Bakalım nihai karar nasıl tecelli edecek.

Bu arada insan hakları, yurttaşlık ve demokrasi dersinin kaldırılması, Atatürkçülük dersine de ?yeniden yazım? öngörülüyor. Şurada tartışılan bir önemli husus da ?karma eğitim düzeni?

AKP iktidarı gündeme getirdikleri tasarılarla kamuoyunun nabzını yokluyor. Tutturabildiğini uygulamaya koyarak milleti bir geri dönüştürme yolunda ilerlemeye devam ediyor.

Okullarda geleceğin teminatı çocuklarımıza Türkçe, Matematik başta olmak üzere sosyal, teknik ve fen bilimleri dersleri tam manası ile öğretiliyor da, bir mezar taşı okuma eksikliğimizi gidermek için Osmanlıca zorla öğretilecek. 

Bakın eğitimde ne seviyedeyiz (OECD)?nin araştırmasından öğrenelim;

Birleşmiş Milletlere bağlı Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü?nün (OECD) gerçekleştirdiği Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) eğitim araştırması dün Paris?te kamuoyuna duyuruldu. 65 ülke arasında yapılan ve matematik, metin anlama, fen bilimleri kategorilerinde başarıyı karşılaştıran araştırmaya göre Türkiye ortaöğretim kalitesinde 44. oldu. 15 yaşındaki öğrenciler üzerinde gerçekleştirilen araştırma, Türkiye?nin Vietnam, Sırbistan, Estonya gibi ülkelerin de eğitim ortalamasının altında kalıyor.

Adı milli olan eğitim siztemimizin, Milli Eğitimiz ve ABD arasında 27 Aralık 1947' de imzalanan "FULBRİGHT ANTLAŞMASI" ile vesayet altına aldığını 2014-2015 eğitim öğretim döneminin başladığı Eylül ayında ?Eğitim sistemimizi vesayet altına alan Fulbrigt Antlaşması? başlıklı yazımda detaylıca yazmıştım.( http://goo.gl/wMWYaa)

AKP iktidarının ortaya koyduğu her yeni tasarı, toplumda infial uyandırmaya devam ediyor.  Din inancı yaygınlaştırma ve pekiştirme ve milli değerler üzerinden üretilen tasarılar toplumda etki yerine tepki yaratıyor.

Bütün bu çabalar dini ve milli değerlerimize sahip çıkmak, dindar ve ahlaklı bir nesil yetiştirmek için mi yapılıyor?

Yoksa bu ortaya konan tasarılar vatandaşın tepkisini çekmek sureti ile farklı yerlere yönlenmesini mi hedefliyor?

Türkiye?de din ahlak ve milli değerler konusunda ortaya atılan projeler ve bunlar üzerinde yapılan tartışmalar döneminde. Türkiye?de faaliyet gösteren yabancı misyon ve misyonerler kendilerini gösteriyorlar.

Dün sabah dairemin kapısını açtım,  kapının önünde iki adet broşür. İnsanın içinde bulunduğu sıkıntı, hastalık, ruhsal hali ve sükûnet gibi konuları içeren sözler içeriyor. Bu sözlerin yaratıcının sözleri olduğu iddia edilen broşürde kaynak olarak İncil ayetleri veriliyor. Apartmandaki her dairenin kapısına bırakmışlar.

Birkaç gün önce de caddede yürürken karşımdan gelen iki genç kız durdurdu ve bir broşür uzatarak ?Yehova Şahitleri? hakkında bilgi sahibi olup olmadığımı sordular. Vaktim olmadığı için konuşma ve tartışma fırsatı bulamadım. ?İNNED DİNE İNDALLAHİL İSLAM" (Allah indinde tek din İslam'dır) (Ali-İmran:19) diyerek yoluma devam ettim.

Bütün bunların her seferinde eş zamanlı olarak meydana gelmesi bir tesadüf olamaz diye düşünüyorum.

Toplumu geriye dönüştürmek adına bakalım yakında daha ne gibi tasarılar gündeme gelecek ve uygulamaya konulacak. 

 

İbrahim Halil SİPAHİ

09.12.2014/adanapost.com

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İbrahim Halil Sipahi Arşivi