İrfan Küçükköy

İrfan Küçükköy

Kudüs Şehrinin Teslim Alınması Ve Hazret-İ Ömer'in Tevazuu

Bir Menkîbe

İrfan Küçükköy

Kudüs Şehrinin Teslim Alınması Ve Hazret-İ Ömer'in Tevazuu

Pandemiden önce, Cuma günleri Konya'da semtimizdeki camide vaaz ediyordum. Konya'nın Fatih-Işıklar semtinde Gülbey Camisi. Altı- yedi yüz cemaat alan oldukça büyük bir cami. Camiye hizmetlerim de olmuştu. Şimdi o mahalleden ayrıldım. Vaaz konularına iyi hazırlanmaya çalışıyordum. Diyanet'in bir cuma için seçtiği konu "KİBİR VE TEVAZU" idi. Hazırlık esnasında başlığını böyle koyduğum bilinen bir menkıbeye rastladım.vaazda da naklettim. Çok bilinen bir menkıbe.

İnternet tekrar önüme çıkardı. Tekrar arz ediyorum.

Dikkatimi Hazret-i Ömer'in cevabı çekti. Komutan Ebû Ubeyde (Aşere-i Mübeşşere'den) ordusu ile Kudüs şehrinin Kale kapılarının önüne gelir. Mevzi alır, şehir muhasara edilir ve şehrin ileri gelenlerine ulak ulaştırır. Onlardan şehri teslim etmelerini, aksi halde ordusu ile gireceklerini bildirir. Kutsal Kudüs, o tarihte Bizans'a bağlı bir Rum şehri. Rum ileri gelenleri ve Papazlar toplanırlar. Uzun müzakerelerden sonra şehri savaşın zararından korumak için teslim etmeye karar verirler. Ancak bir teklifleri vardır. Şehri bizzat Halife'nin kendisine vermek isterler.

Hazret-i Ömer'e haber ulaşır. Hazret-i Ömer bir koruma birliği* ile yola çıkar. Günlerce yolculuktan sonra Kudüs şehrine ulaşırlar.

Hazret-i Ömer'i koruması ve kölesi en yakınındadır. Devenin ipi çekilmeyince yürümez. Uzun yolda deveye nöbetleşe bazen Hazret-i Ömer biner, kölesi ipi çeker, bazen köle biner, Hazret-i Ömer ipi çeker. Böylece Şehrin kenarına gelirler.Bölge halkı Kalenin dışına, Halife'yi karşılamaya çıkmışlardır. Bizans Kayserlerini böyle karşılamaya alışıktırlar.Ebu Ubeyde de ordusu ile karşılar.

Deveye binme nöbeti kölededir. ipi Hazret-i Ömer çekmektedir. Şehrin kenarındaki ırmak geçilecek. Hazret-i Ömer, ayakkabılarını eline alır, eteğini toplar ve yalın ayak ırmağı geçer. Irmağı geçince o halde Ebu Ubeyde karşılar. Bu bölümü abartılı menkıbe olabilir. Ancak, Mekke Medine örfünde çorap yaygın değildir. . Belki de Hz. ÖMER ondan dolayı çorap giymemiştir. Ebu Ubeyde Hazret-i Ömer'e şöyle söyler. "Kudüs halkı görkemli Bizans yöneticilerini karşılamaya alışıktırlar. Keşke siz de biraz görkemli gelseydiniz" der. Hazret-i Ömer, şu cevabı verir. "Ya bizi elbiseye ve binite düşkün biri sanırlarsa... Bize şeref olarak İslam yeter. Bizim gayemizin İslam olduğunu anlasınlar yeter" der.

Şimdiki İslam Devletleri'nin yöneticilerine ithaf olunur.

CUMANIZ BEREKETLİ OLSUN

*********

NOT: Koruma Birliği terimini kullandım. O tarihlerde kervanlar bile bir birlik tarafından korunurdu. Hazret-i Ömer korumasız uzun yola çıkacak kadar tedbirsiz. olamaz.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İrfan Küçükköy Arşivi