
İbrahim Halil Sipahi
El Kaide, yeniden yapılanıyor..
Bütün dünyanın gözü Suriye’de devam eden iç savaş ve Türkiye’nin Suriye’de önce IŞİD’e karşı “Fırat Kalkanı” 20 Ocak’tan bu yana da Afrin’de, PKK/PYD terör örgütüne ve örgütün arkasındaki başta ABD olmak üzere terör destekçisi ülkelere karşı verdiği mücadeleye çevrilmişken. Dünyada bir numaralı terör destekçisi, terör örgütleri kuran ve besleyerek özellikle de İslam coğrafyasının başına bela eden ABD. Ortadoğu’daki eli IŞİD Terör Örgütü’nün TSK’dan yediği şamardan sonra şimdide PKK/PYD’nin can çekişir hale gelmesi üzerine ilk göz ağrısı El-Kaide’ye yeniden sarılıyor.
11 Eylül saldırısının ardından ABD ve müttefiklerinin hedefi olan El Kaide, örgütün başı Usame Bin Ladin’in öldürülmesi ve arda arda aldığı darbeler ile lider kadrosundan kayıplar vererek de büyük güç kaybettirmiş. IŞİD’in Avrupa’da El Kaide benzeri eylemleri ise dünya kamuoyunda El Kaide’yi unutturmuştu.
Bu süreç El Kaide terör örgütü için toparlanma ve yeniden yapılanma bakımından bir fırsat oldu. Bu fırsatı iyi değerlendiren El Kaide. Yerel düzeyde, İslam dünyası içinde yavaş ve istikrarlı biçimde etkisini arttırmaya yönelik bir strateji izlemeye başladı.
El Kaide ve uzantıları uzun süredir salt korku ve şiddet üretmek yerine aşiret liderlerinden ve gruplardan destek bulmaya çalışıyor. Örgüt, yaptığı hamlelerin uluslararası kamuoyunda fazla dikkat çekmemesi için, IŞİD tarzı propaganda faaliyetlerine girişmekten de imtina ederek, eylem girişimlerinden temkinli biçimde uzak duruyor.
El Kaide son yıllarda “küresel cihadın” parçası olmak istemeyen yerli toplulukları yabancılaştırmamak için de yerel örgütlerle olan bağlarını önemsiz gösterip, sert de olsa kontrol ettiği bölgelerde düzen ve istikrarı muhafaza etmeye çalışıyor.
El Kaide’nin bu toparlanma sürecinde elini güçlendiren en önemli olay ise, Yemen’e Suudi müdahalesiydi. Bu müdahale El Kaide’nin ülkede güç kazanması ve kıyı bölgesinde bağımsız bir devlet gibi hareket etmeye başlamasına zemin hazırladı. Zengin ve stratejik bir liman şehri olan Mukalla aylardan beri örgüte günde 2 milyon dolar gelir sağlıyor.
IŞİD kaybederken, El Kaide büyüyor;
IŞİD, Suriye’de elinde bulundurduğu yerleri, Irak’ta etkinliğini kaybederken, El Kaide'nin militan sayısını katlayarak, etkili bir güç olarak büyümeye başladığı yönünde, ciddi tespitler var. El Kaide şiddet yerine birlik ve güç olma adına, sessizce bir yeniden dirilme çağrısı yapıyor.
Örgüt, yaptığı hamlelerin uluslararası kamuoyunda fazla dikkat çekmemesi için IŞİD tarzı propaganda faaliyetlerine girişmekten de imtina ediyor.
İslam coğrafyasında, emperyalist ve Siyonistlere karşı büyük bir güç olma için mücadele veren El Kaide. IŞİD’in aksine sadece Sünni bir yapılanma yerine tabuları da yıkarak Şii’leri de içerisine alan büyük bir İslam(!) ittifakı oluşturma çabası içerisinde.
Bu bağlamda küresel cihat yerine Beşar Esad ve müttefiklerini hedef alan ve 2016 Temmuz ayında ismini Şam Fetih Cephesi olarak değiştiren El Nusra Cephesi, El Kaide’nin bölgedeki stratejisinde kilit rol oynuyor. Musul’da IŞİD’e karşı mücadeleye katılan, İran merkezli Şii örgütü, Haşdi Şabi ile El Kaide militanlarının birlikte mücadelesi iki örgüt arasında bir yakınlaşmayı da beraberinde getirdi. Benzer bir yakınlıkta El Kaide ile Yemen’de Şiiliğin Zeyyidiye koluna mensup olan Husiler arasında gözleniyor.
IŞİD’in Güney Asya ve Afrika’yı etkisi altına almayı hedeflediği, ancak bütün çabalarına rağmen yerelde destek bulamadığı yerlerde şimdi El Kaide taban oluşturuyor.
Kuzeybatı Afrika’daki Mali’de birçok aşiretle güçlü bağlara sahip ve ülkedeki etnik karışıklıkları güç ve destek kazanmak için kullanıyor. El Kaide, Afrika’da en güçlü cihatçı hareket olma yolunda ilerliyor..
Somali’de Eş Şebab liderlerinin ile El Kaide’ye bağlılığını bildiren bir anlaşma eskiden beri var. Şiddet ve barbarlıkta sınır tanımayan Nijerya merkezli Boko Haram’ın gölgesinde kalsa ve daha az dikkat çekse de El Kaide’nin Afrika kıtasında da büyük bir güç olma yolunda ilerlediğini, El Kaide’nin Afrika’yı da etki alanına dâhil ettiğini söyleyebiliriz. IŞİD’den kopan gruplarında El Kaide ye intikal ettiği, Avrupa’da bazı eylemleri El Kaide adına düzenleyerek üsleneceği. Suriye’de ABD’nin IŞİD’i tamamen devre dışı bırakması halinde IŞİD’in El Kaide’ye ilhakının dahi söz konusu olabilir.
El Kaide şu an kendi adı yerine örgütle işbirliği içerisinde olan küçük ve yerel gruplar vasıtasıyla yerel çatışmalara öncelik verse de, uzun vadede batıyı hedef tahtasına oturtacağı muhtemel.
İbrahim Halil SİPAHİ
10.03.2018/adanapost.com
twitter.com/ihalilsipahi
Bir Milletin Varoluş Destanı İstiklal Marşı
11 Mart 2020 Çarşamba 21:05Milletin Egemenliğin son bulduğu, 23 Nisan..
22 Nisan 2018 Pazar 15:37Erken mi? Baskın mı? “Seçim!..”
21 Nisan 2018 Cumartesi 11:36Erken seçim, Değneğin iki ucu;
19 Nisan 2018 Perşembe 20:37Bahçeli’nin eken seçim çıkışına şaşırdık mı?
18 Nisan 2018 Çarşamba 17:51Esad düşmanlığı, İsrail seviciliği,
17 Nisan 2018 Salı 14:26Leş Kargalarından Horoz dövüşü,
15 Nisan 2018 Pazar 17:5528 Şubat davasında, “OH” dedirten karar.
14 Nisan 2018 Cumartesi 18:23DEİZM, boşa gündeme getirilmedi!
13 Nisan 2018 Cuma 00:47Bu oyunu daha önce seyretmiştik!
11 Nisan 2018 Çarşamba 19:31




Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.