Değişmeyen Tek Şey Değişimin Kendisidir.

Adı Stephen Hawking ile birlikte anılan ünlü fizikçi Michio Kaku” insanların gelecekte pek çok şeyi evde üreteceklerini ve duvarlarla konuşacaklarını” söylüyor.

Hiç bir şey sonsuza dek sürmez” deyişini hiç duydunuz mu?  

 Gençlerin teknoloji ile fazlaca haşır  neşir olmalarından rahatsız olan  anne ve babalar hocam; ellerinden akıllı telefonlar düşmüyor,hayatın her alanında  yolda işte otobüste  hemen her yerde başları önüne eğik zavallıların diyenlere,  sabredin diyorum bu günlerde geçecek.

Eskiden teknoloji k aletlerini on yıl kadar kullanabiliyorken, günümüzde bu ürünlerin kullanım süresi bir kaç yıla kadar düştü. Teknoloji gittikçe daha da kişiselleştiriliyor; cep telefonları ve tablet bilgisayarlar her bir kullanıcının ihtiyaçları ve talepleri üzerine şekillenmeye devam ediyor.

Teknolojik aletler küçülürken, hızlanırken ve daha güçlü hale gelirken geleceğin bize daha neler getireceğini insan düşünmeden edemiyor.

Yeni bir dünya hakkında konuşuyoruz. Hayal ettiğinizi yapabileceğiniz bir gelecek var önümüzde” diyen Michio Kaku; Üç boyutlu yazıcıların hayatımızın dokusunu değiştirdiğini ayakkabıdan takıya kadar birçok şeyin kendimize göre üretebileceğimiz bir gelecekten söz ediyor.

Yarının dünyasında çocuğunuz için bir oyuncak mı istiyorsunuz istediğinizi, internetten indirip salonunuzda basmanın mümkün olacağını iddia etti. Gelecekte akıllı duvar kâğıtlarına sahip olacağımızı da söyleyen Kaku bu teknolojiyi şöyle açıklıyor: “Bu kâğıt istediğimiz herhangi bir bilgiyi bize gösterebilecek, aynı günümüzdeki bilgisayar ekranları gibi. Duvarlarımıza konuşmakla kalmayacak, onlardan cevap da alacağız, diyor.

Ünlü fizikçinin bu sözleri bana eskiye dönüsü hatırlattı. İnsanlar eskiden birçok şeyleri yeme içmeden oyuncaklara kadar kendileri üretirlerdi. Kimseyi bulamadıklarında duvarlarla konuşurlardı taki internet çıkana kadar. Tabi ki duvarla konuşanlara çok sağlıklı bir insan gözü ile de bakılmazdı.

Eskiden yaşlı hırsızın biri, hastalanarak yataklara düşmüş ve Allah'a şöyle yalvarmış: Ey büyük Allah'ım, ne kazandıysam hepsini hırsızlıktan kazandım. Bu kadar günahla huzuruna nasıl çıkacağım? Dünyada herkes arkamdan lanet okuyacak, öldü de kurtulduk, diyecekler, sen beni affet! Hırsızın oğlu: Baba sen hiç merak etme. Ben seni her gün rahmetle andırırım. Yüreğin rahat olsun, demiş. Babası öldükten sonra evi geçindirmeye ve baba mesleğini sürdürmeye başlamış. Hırsızlık için girdiği evden iğneden ipliğe ne varsa hepsini götürür, evi tam takır bırakırmış. Evleri soyulanlar hırsızın babasını arar olmuşlar: Allah rahmet eylesin, babası da hırsızdı ama girdiği evlerden ihtiyacı kadar alır çıkardı. Oğlu gibi girdiği evi soyup soğana çevirmezdi, demişler.

Korkarım gelecekteki teknolojik değişim ve gelişim şu anda şikâyet ettiğimiz teknolojilere rahmet okutturmaz.      

Kalın Sağlıcakla.

 

Sait ÖZDEMİR

www.saitozdemir.net

Uzman Psikolojik Danışman &Aile Eğitimi Uzmanı

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sait Özdemir Arşivi