Bugün İslam âleminin iki dini bayramından ikincisi olan Kurban Bayramını idrak ediyoruz. Kurban, kelime anlamı ?yaklaşmak?. Kurban, İslam inancında, Allah'ın (cc) rahmetine yaklaşmak için ibadet niyeti ile kesilen özel hayvandır. Kurban Bayramı, Zilhicce ayının 10 ila 13?ü arasında idrak edilen dört günlük bir bayram olup, ilk üç gününde İslam dininin belirlediği hayvanların Allah yolunda kurban edildiği günlerdir.

Bayramlar, milletleri, birleştiren, buluşturan ve kaynaştıran coşku, sevinç, birliktelik ve mutlulukların yaşandığı özlemle beklenen sıra dışı özel günlerdir. Her Ramazan ve Kurban bayramlarda "nerede eski bayramlar?" muhabbeti yapmak usulden sayılır oldu. Şu bir gerçek ki, Ramazanlar da bayramlar da aynı ama. Dünya, Türkiye değişti, İnsanlar değişti.

Bayramlar, yılda iki defa da olsa, insanların yakınları, sevdikleri ile bir araya gelmelerine çok büyük bir vesiledir. Yüce Allah CC. Kur-anı Kerimde,  Anne baba ve akraba ilişkileri hakkında, ?Anne babaya akrabaya iyi davranın? (Nisa:36) ?Allahtan korkun ve akrabalık bağlarını kesmekten sakının?(Nisa:4/1), Allah?ın birleştirmesini buyurduğu şeyi ayırırlar (akrabayla ilişkiyi kesenler) ve yeryüzünde fesat çıkarırlar; hüsrana uğrayanlar işte onlardır.?(Bakara:27) buyurmaktadır. Peygamberimiz (SAS) ise, bir hadisi şerifinde;, ?Faziletlerin en üstünü senden ziyareti kesen akrabanı ziyaret ederek ilişkiyi sürdürmendir? (Ahmed III/438) buyurmak sureti ile akraba ilişkisi ve ziyaretinin önemine dikkat çekmektedir.

Bir bayrama daha sıkıntılı, buruk bir yanımız acı içerisinde giriyoruz. Bu Kurban Bayramında dünyanın altı kıtası 56 ülkede yaşayan 1,5 milyar Müslüman?ın neredeyse yarısı emperyalist güçlerin baskısı altında zulme ve vahşete maruz kalıyor. Filistin de, Doğu Türkistan da, Arakan da, Mısır da, Suriye de, Çeçenistan da vb. bir çok İslam ülkesinde vahşice soykırım yapılıyor.

Bu bayrama da buruk ve yaralı giriyoruz, geçtiğimiz Ramazan Bayramına dünyada eşi benzeri görülmemiş bir hukuksuzluk, adaletsizlik, vicdansızlık ve insanlık dışı uygulamaların damgasını vurduğu yüzyılın utancı ve tarihe kara bir sayfa olarak geçecek Silivri kumpanyasının traji-komedi eserinin finalini idrak ederek girmiştik. Bu kurban Bayramına da yaklaşık üç yıldır devam eden 361 sanıklı(!) Balyoz Planı davasında yargıdan sonra Yargıtay?ın TSK? nın muvazzaf ve emekli toplam 237 personelinin cezasının onanmasının ve komplo teorisine bir anlamda kurban verdiğimiz şerefli komutanlarımızın üzüntüsü ile giriyoruz.

Devlete, millete kasteden eşkıyaların, mecliste, şehirlerde, kırsalda güle oynaya gezdiği, pervasızca tehditler savurduğu ülkemizde Sözde demokratikleşme paketi ile yavaş yavaş köylere eski adlarının hem de Türkçe dışında verilmeye başlaması. Yıllarını devletin ve milletin bölünmez bütünlüğü  için mücadele ile geçirmiş kahraman Türk ordusunun üst düzey komutanlarının, elde tutulur bir kanıt ve dayanak olmaksızın tertiplenmiş bir senaryo doğrultusunda ömürlerinin sonuna kadar güneşi görmemek üzere dört duvar arasına kapatılmasının kararının kara gölgesi altında bir bayrama giriyoruz.

Bu bayram darbe sendromuna tutulmuş, kendi gölgesinden dahi korkan acziyetini % 50 nin arkasına saklanarak gideren. AKP nin ve yandaşı %50 nin bayramıdır. Kutlu olsun, mutlu olsunlar.

Komutanlar yol gösterir, zaferi asker kazanır. Onlarca komutanın yüzü güneşi görmese de,  milyonlarca üniformalı, üniformasız Cumhuriyet askeri sancağı düşürmeyecek, ay yıldızlı bayrağımız gökyüzünde dalgalandıracaktır.

Bayramların tüm insanlığa barış, huzur, mutluluk, adalet ve bolluk getirmesini tüm insanlığın dostluk ve kardeşçe yaşamasına vesile olmasını niyaz ediyor. Kurban Bayramınızı tebrik ediyorum.

İbrahim Halil SİPAHİ

15.10.2013/adanapost.com