İbrahim Halil Sipahi
Afyon?da Cephanelik Patlaması Kaza imiş!
5 Eylül 2012'de Afyon 4. Mühimmat Bölge Komutanlığına bağlı 32 numaralı iglo tipi cephaneliğin ilginç bir şekilde patlaması sonucu 25 askerin şehit olduğu olay?ın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen hala hafızalarımızda tazeliğini koruyor.
Olayla ilgili başlatılan soruşturma ve aşılan dava dosyasının ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı ve konu ile ilgili basına yansıyan açıklamaları pek tatmin edici bulmadım.
Bakın, bilirkişi raporuna göre 25 askerin Şehit olmasına neden kaynaklanmış;
Askerlerin uzman personel desteği olmadan mühimmat yükledikleri iddiasının kuvvetle ihtimal olduğunu. Patlamanın el bombası tapalarının üzerine mühimmat sandığının düşmesi sonucu olduğu anlaşıldığını ifade eden bilirkişi, testlerin ardından ihmal boyutunu vurgulamayarak ?Olay kazadır' diye rapor yazıyor. Ayrıca, Raporda, şehitlerin kazayı engellemek için cephanelik içine yöneldikleri esnada patlamaya maruz kaldıkları da kaydedildi. Raporda, şöyle deniliyor:
?Bir kaza sonucu, istifte bulunan sandıkların devrildiği, yere düşen ve dağılmış halde bulunan tam atım el bombaları veya hermetik kutular içindeki tapaların üzerine bir veya bir kaç sandığın düşmesi ile bir patlamanın meydana geldiği, bu patlamanın, temas halinde veya çok yakınında bulunan açıktaki el bombaları, el bombası gövdeleri ile diğer el bombası sandıklarına sıçraması ile başlayan ve cephaneliğin sağ ön giriş kısmında yaklaşık 3 metre çapındaki patlama çukurunu oluşturan zincirleme patlama sonucu şok dalgaları, basınç, sıcak gazlar ile hararet meydana getirdiği, bu hararetin artarak kısa sürede doruğa ulaşmasıyla diğer mühimmatları tetikleyerek, kütle halindeki büyük patlamaya sebebiyet verdiği, şehit olan 25 personelden 24 şehidin vücut doku parçalarının boyutları dikkate alındığında, patlamaya direk maruz kaldıkları, bu cihetle de şehit personelin çalışmalar devam ederken, bir kazayı engellemek için cephanelik içine yöneldikleri esnada patlamaya maruz kaldıkları kanaatine varılmıştır.? Deniliyor.
Bir de olayın görgü tanığı olan Onbaşı Fethi Tuna?ın askeri savcıya verdiği ifadeye bakalım; Olaydan yaralı kurtulan Onbaşı Tuna, ?Biz, BMC kamyonla getirilen sandıkları depo önüne kadar götürüyorduk. Kapı önünden de istifleyen arkadaşlara veriyorduk. Depo içinde usta erler çalışıyordu. Biz dışarıda 15 kişiydik. Kamyona yüklediğimiz sandıklar daha büyüktü. Daha zor kaldırıyorduk. Bir sandık kamyonun kenarına çarptı ve içeri devrildi. El bombaları da dökülmüştü. Ama fünyeleri yoktu. Olay sırasında namaz kılmak için yangın istasyonunun hemen yanına gittim. Üsteğmenimiz (sanık Tuncay Aydın) geldi, arada ayrılmış olabilir. Konya'da bir patlama olduğunu söyledi. ?Dikkat edin düşerse patlar' dedi.? Diyor.
Deponun sorumlusu ve bir numaralı sanık Üsteğmen Tuncay Aydın'ın askeri savcıya verdiği ifadede savcının, ?Sen bu işin uzmanısın, ne kadar yüksekten düşürürsen patlar veya patlar mı? Pimi ve fünyesi olan el bombası yüksekten düşerse patlar mı? sorusuna, ?Pimi çekildiği zaman patlar komutanım? cevabını veriyor.
25 gencin ilk günden beri üzerindeki sır perdesinin aralanmadığı bir patlama sonucunda daha hayatlarının baharında şehit olmasının acısını aileleri ve milletimiz yaşarken, eğer bilirkişi raporuna itibar edilirse bu davanın bir kaza olarak kapatılacağını söyleyebiliriz.
Ancak, sevkiyatın zamanı, gelen mühimmatın ambalajı, mühimmatı cephaneliğe istifleyen askerlerin acemi oluşu patlamanın kaza sonucu olma ihtimalini desteklese de, eski bir asker olarak benim asıl kafamı kurcalayan şudur,
- Afyon, terörle mücadele yapılan bir bölgede değil ve olayın meydana geldiği döneme yakın bir zamanda bir tatbikat da söz konusu değilken, akşam vakti sonuçlanan bir sevkiyat ve gelen mühimmatın depolanma zamanı alışılagelmiş bir uygulama değildir. Yani aciliyeti olmayan zamansız bir sevkiyat söz konusu.
- Cephaneliklerde elektrik olmaz, dolayısı ile lambada olmaz ışığı kapıdan alır. O halde neden gece cephaneliğe mühimmat indiriliyor kaldı ki orası sıradan bir birlik değil cephanelik komutanlığı.
- Hiçbir şekilde el bombaları pimleri takılı olarak bir arada bulunmaz, kaldı ki sevkiyat sırasında pimi üzerinde olsun. Pimi olmadan el bombası yere düşse de patlamaz. Her hangi tatbikat, operasyon vb. nedeni ile kullanılmak veya üzerinde bulundurulmak üzere askere verilen el bombaları dahi pimi takılmamış olarak verilir. Zaten bilirkişi raporunda Onbaşının ifadesinde de el bombalarının pimi olmadığı ifade ediliyor.
Maalesef ülkemizde devlet birimlerinde özelliklede TSK?da meydana gelen bir çok olay ihmal ve kaza olarak adlandırılarak bir müddet sonra dosyalar rafa kaldırılıyor. Muhakkak bunların içerisinde ihmale ve kaza neticesinde gerçekleşenler var. Ancak, Afyon?da yaşanan olay gibi daha patlamanın olduğu an olay yerine dahi ulaşmadan bazı devlet yetkililerinin olay hakkında müneccim gibi açıklamaları, görgü tanıklarının ifadelerinin aksinde bilirkişi raporları kafamızı karıştırmaya devam ederken. 25 gencin ve ailelerinin hayalleri patlayan bombaların parçaları gibi dağıldı. 25 eve ateş düştü geride anne, baba, eş ve çocukların gözyaşları kaldı. Bu dosya kaza diye rafa kalkacak ve unutulacak, 25 gencin yakınları ise ömürlerinin sonuna kadar bu acı ile yaşayacaklar. Şehitlerimize rahmet ailelerine sabır diliyorum.
İbrahim Halil Sipahi
04.09.2013/adanapost.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.