Dr. Müzeyyen Şevkin: ?Ayda ortalama 160 işçi ölüyor?
Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, ÇGC?yi ziyaretinde Türkiye?deki maden facialarıyla ilgili açıklamalarda bulundu
?Maden ruhsatından önce jeolojik etüt zorunludur?
?Ayda ortalama 160 işçi ölüyor?
ADANA ? Jeoloji Yüksek Mühendisi Dr. Müzeyyen Şevkin, Türkiye?de maden ruhsatı verilmeden önce Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA) tarafından yer altı jeolojik etüd çalışmasının zorunlu olduğunu ancak özelleştirmeler sonrası büyük bir boşluk yaşandığını belirtti.
Eşi Nusret Şevkin?le birlikte Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) Başkanı Cafer Esendemir ve Yönetim Kurulu Üyeleri?ni ziyaret eden Dr. Müzeyyen Şevkin, Karaman?ın Ermenek ilçesinde meydana gelen maden faciasını değerlendirdi. Türkiye?nin birçok kentinde jeolojik etüd çalışmaları yaptığına işaret eden ve Orta Amerika?da incelediği bir maden ocağında işçilerin yemek yiyeceği özel odalardan ibadet ve ihtiyaçlarını giderecekleri yerlere kadar birçok önlem alındığına dikkati çeken Dr. Şevkin, ?MTA, madenlerdeki rezerv alanı ve olası tehlike için sondaj çalışması yapmak zorundadır. MTA, çalışmalarını halkın yararına sunmalıdır. Ancak ülkemizde özelleştirmeler sonrası işçilerin yaşam hakkı işverenin inisiyatifine bırakıldı. Birçok madene ruhsat verildi. Jeolojik olarak tarama yapılmadı. Tüm bu hatalar bir anlayışın ürünü. Devlet denetimleri yapmadı? dedi.
Ülkemizde ayda ortalama 160 işçinin hayatını kaybettiğini dile getiren Dr. Müzeyyen Şevkin, ?Dünyada en fazla işçi kayıpları Türkiye?de yaşanıyor? diye konuştu. Maden ruhsatlarının Başbakan?ın onayına bırakıldığını ancak MTA başta olmak üzere birçok ilgili kurumun ruhsat işlemlerinin dışında bırakıldığını dile getiren Dr. Şevkin, şunları söyledi:
?Böyle bir anlayışı kabul etmemiz mümkün değil. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik?in ?Madeni kapatıyoruz, 50 kişi devreye giriyor. Madeni açmak zorunda kalıyoruz? açıklaması da sözün bittiği yerdir. Bakanın derhal istifası gerekiyor. Madenler açılmadan önce yapılan etüd çalışmaları dışında işletme aşamasına geçildikten sonra da yapılması gereken denetimler var. Yurtdışında ülkemizden daha çok rezerv alanına sahip ülkeler var. Ancak başta Almanya ve ABD olmak üzere söz konusu ülkelerde işçi ölümlerine tanık olmazsınız. Çünkü işçinin sağlığı ve güvenliği için maden dışında ve maden ocağında her türlü önlem alınmaktadır. Türkiye?de maalesef işverenin belirlediği iş güvenliği uzmanları denetim gerçekleştiriyor. Dolayısıyla o madendeki herhangi bir aksaklık dışa yansımıyor. Sonuç olarak insanlarımız hayatını kaybediyor. Dünya ekonomisi yer altı zenginlikleriyle öne çıkıyor. Bizim devletimiz vatandaştan vergi alıyor ancak işçiyi işverenin inisiyatifine terk ediyor. Madencinin canlı mezarlara girmekten başka alternatifi yok. Ülkede, tarım ve tarıma dayalı sanayi bitme aşamasına gelmiş. Yandaş veya ?hatırı sayılır? kişilerin devreye girerek aldığı ruhsatlar canımızı yakıyor. Sonra da bunun adına ?fıtrat? deniliyor. Sadece kar amaçlı iş yaparsanız, insan faktörünü işin içinden çıkarırsanız, sendikaları bitirirseniz vatandaşımızın evine ateş düşmeye devam eder. Türkiye, her anlamda, her sektörde iyi yönetilemeyen bir ülke konumuna geldi.?
Yer altı ve yer üstü zenginliklerine sahip Adana?nın işsizlikte Türkiye birincisi olduğunu vurgulayan Dr. Şevkin, ?Kaynaklarımızı doğru kullanamıyoruz. Plan ve proje üretilemiyor veya sağlıklı yürütülemiyor? dedi.
?BİRİKİMLİ KADINLAR VAR?
Türkiye siyasetinde kadının sadece ?süs? olarak yer almasına karşı çıktığını dile getiren Dr. Müzeyyen Şevkin, ?Siyasette sadece kadının adı olsun diye hareket edilmesini doğru bulmuyorum. Birçok kadın bilgi, birikim ve tecrübesiyle ülke sorunlarına çözüm üretebilecek yeteneğe sahiptir? ifadelerini kullandı.
ÇGC?nin çalışmalarını da değerlendiren Dr. Şevkin, ?Birçok kente zemin etüd çalışmaları için ziyaretler gerçekleştiriyorum. ÇGC?nin diğer birçok ilden farklı olarak tüm konulara duyarlı davrandığına tanık oluyorum. Bu anlamda ÇGC Başkan ve yöneticilerini kutluyorum? diye konuştu.
Dr. Müzeyyen Şevkin ve eşine ziyaretleri için teşekkür eden ÇGC Başkanı Cafer Esendemir ise kentine, bölgesine ve ülkesine duyarlı kadınların siyasette daha çok yer almasını savunduğunu sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.