Almanya, çocukların korunması konusunda sosyal medya şirketlerine sorumluluk yüklüyor

Almanya, çocukların korunması konusunda sosyal medya şirketlerine sorumluluk yüklüyor
Almanya, sosyal medya kullanımında çocukların korunmasına ilişkin sorumluluğu Avrupa Birliği’ndeki (AB) düzenlemeler kapsamında sosyal medya şirketlerine yüklüyor.
Berlin

"Dijital platformlarda çocuklar" başlıklı dosya haberin dördüncü bölümünde AA muhabiri, Almanya’da çocukların sosyal medyanın zararlarından korunmasına yönelik durumu ve kurumların yaptığı açıklamaları derledi.

Almanya, çocukların ve gençlerin dijital katılım ve dijital yaşam alanlarını güvenli bir şekilde keşfetme hakları bulunduğu gerekçesiyle 16 yaş altı çocuklar için sosyal medya yasağı getirmek istemiyor.

Ancak ülkede, 16 yaşından küçük olanların sosyal medyayı kullanabilmesi için ebeveynlerin izni gerekiyor. Ebeveynler tarafından bu onayın gerçekten verilip verilmediğine ilişkin ise sıkı bir kontrol yapılamadığı görülüyor. Sosyal medya platformlarına kayıt yapılırken çocuklar yanlış doğum bilgileri verilebiliyor. Bu durum, çoğu zaman sosyal medya sağlayıcılarına yönelik bir yaptırım da doğurmuyor.

Almanya, yaş sınırı kontrolü yapılması sorumluluğunu sosyal medya şirketlerine yüklüyor.

Almanya Aile, Yaşlılar, Kadın ve Gençlik Bakanlığından AA muhabirine yapılan açıklama, Avrupa Genel Veri Koruma Yönetmeliği’nin (DSGVO) kişisel verilerin hizmet sağlayıcılar tarafından işlenmesi için 16 yaşın altındaki gençlerin ve çocukların ebeveynlerinden bir onay alınmasını öngördüğüne işaret ediyor.

Açıklamada, bunun yanı sıra çeşitli çevrim içi platformların hüküm ve koşullarında, sağlanan hizmetlerin kullanımı için asgari bir yaşın belirlendiği belirtildi.

DSA çevrim içi sağlayıcılara özel sorumluluk yüklüyor

Avrupa genelinde DSA'ya işaret edilen açıklamada, “Avrupa genelinde geçerli bir düzenleme olarak DSA, yükümlülüğü özellikle çevrim içi sağlayıcılara bırakıyor. AB merkezli dijital hizmet sağlayıcıları, hizmetlerin çocuklara ve gençlere açık olması halinde onları korumak için riski azaltma önlemleri almalıdır.” ifadesi yer aldı.

Bunun sosyal medya platformları için de geçerliliği olduğu vurgulanan açıklamada, VLOP olarak bilinen Çok Büyük Çevrimiçi Platformların AB Komisyonu'nun düzenleme alanına girdiği ve AB Komisyonu’nun bu tür risk azaltma tedbirlerini somutlaştırmak için düzenlemeler çıkarabileceği aktarıldı.

Açıklamada “Komisyon şu an bunlar üzerinde çalışıyor. Alman hükümeti, çevrim içi platformlarda genç ve çocukların korunması için yaşa uygun ayarların büyük önem taşıdığını öne çıkaran görüşünü sundu.” denildi.

Bakanlık sosyal medya için anayasaya uyumlu bir yaş doğrulama sistemi üzerinde çalışmaktadır

Yapısal önleyici tedbirler ne kadar iyi geliştirilirse gençlerin hizmetlerden yararlanma olasılığının da o kadar artacağı vurgulanan açıklamada, “Örneğin etkili ve platforma özel yaş doğrulaması getirilmesi, gençlerin sosyal medyaya yaşa uygun erişimini sağlamak için mantıklı bir önlemdir. Bakanlık şu anda anayasaya uyumlu ve sosyal medyanın yaşa uygun şekilde anonim veya takma adla kullanılmasına imkan tanıyan veri tasarrufu sağlayan bir yaş doğrulama sistemi üzerinde çalışmaktadır.” ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, koruma düzenlemelerinin yanında çocukların dijital dünyaya güvenli ve kaygısız katılım hakkını sağlamak için dijital hizmetlerin güvenli kullanılmasının da çok önemli olduğu, çocukların en başından itibaren interneti nasıl güvenli ve sorumlu şekilde kullanacaklarını öğrenmeleri gerektiği belirtildi.

Velilerin bu konuda çocuklarına destek olabileceklerine işaret edilen açıklamada, bakanlığın ebeveynlerin medya eğitim sorumluluklarını yerine getirmelerine yardımcı olmak için çeşitli projelerin desteklendiği kaydedildi.

Katı bir yaş sınırı yerine, etkili ve platforma özgü bir yaş kontrolü önemli

Federal Çocuk ve Gençleri Medyada Koruma Merkezi’nden (BzKJ) yapılan açıklamada da Avustralya'da belirli sosyal medya platformları için 16 yaş sınırı öngören bir yasanın kabul edildiğine işaret edilerek, BzKJ’nin, Alman ve Avrupa hukuku temelinde farklı bir yaklaşımı takip ettiği ve “çocukların dijital haklarını ve sağlayıcıların yükümlülüklerini” merkeze koyduğu vurgulandı.

Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 17. maddesine göre çocukların medyaya katılım hakkı olduğu, bunun sosyal medyayı da kapsadığı vurgulanan açıklamada, sosyal medyaya erişimin genel olarak yasaklanmasının Sözleşme'nin ihlali olduğuna dikkati çekildi.

Açıklamada, “Katı bir yaş sınırı yerine, etkili ve platforma özgü bir yaş kontrolü mantıklı bir önlemdir.” denildi.

BzKJ'ye bağlı bir birimin medya içeriğinin gençler için zararlı olup olmadığını ve onlara sunulup sunulmamasının gerektiğini kontrol ettiği belirtilen açıklamada, "Ancak çocuk ve gençler için modern medya koruması sadece korumayla değil, aynı zamanda (becerileri) güçlendirme ve dijital katılımla da ilgilidir.” ifadesine yer verildi.

Kaynak:AA

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.