Uluslararası İbn-i Haldun Sempozyumu başladı

Bağcılar Belediyesi ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi'nin ortaklaşa düzenlediği 'Uluslararası İbn Haldun Sempozyumu' başladı.

Holiday İnn Otel'de yapılan konferansa Prof. Dr. Şerif Mardin'in yanı sıra dünyaca ünlü akademisyenler katıldı. Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, Bağcılar'da son altı yılda 6. uluslararası sempozyumu gerçekleştirdikleri için mutlu olduklarını ifade etti. Fikir adamlarının ve alimlerin toplumu ayakta tutan önemli şahsiyetler olduklarına dikkat çeken Çağırıcı, 600 yıl önce 'Mukaddime' isimli eseri yazan İbn-i Haldun'un görüş ve düşüncelerinin güncelliğini koruduğunu kaydetti. Çağırıcı, gerçekleştirilen konferans ile 17 ülkeden gelen 41 akademisyenin İbn-i Haldun'u her yönüyle ele alacaklarının bilgisini verdi.

İBN-İ HALDUN AKADEMİK CAMİADA GERÇEK DEĞERİNE ULAŞTI

Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Medeniyetler İttifakı Enstitüsü Enstitü Müdürü Prof. Dr. Recep Şentürk, "Batı'da öne çıkmış pozitivizmin öncüsü olarak görmek, aslında onu övmek değildir. Çünkü kağnı arabası da günümüzde kullandığımız arabaların bir öncüsü. İbn-i Haldun'a öncü demek, artık işlevini tamamlamış, sadece müzelik değeri olan bir kişilik haline onu dönüştürmektir. Onu antik eşya durumuna düşürmektir. Halbuki biz, insanlığın yetiştirmiş olduğu diğer büyük akıllar gibi hala yaşadığını, muasırımız olduğunu iddia ediyoruz. Bu şekilde İbn-i Haldun'un akademik camiada gerçek değerine ulaşmış olduğuna inanıyoruz." diye konuştu.

19. yüzyıl İngiltere'sinde Müslümanların basitleştirilerek tanımlandığını ifade eden Prof. Şerif Mardin de yaptığı konuşmada Prof. Ali Mazrui'nin akademik hayata yaptığı katkılarından söz etti.

TÜRKİYE CUMHURİYET'İN İLANINDAN SONRA MARJİNALLEŞTİ

Şerif Mardin'den sonra konuşma yapan Ali Mazrui de İbn-i Haldun'un genelde Müslümanlarca ve Araplarca sahiplenildiğini belirtti. Türkiye'nin Cumhuriyet'in ilanından sonra dünya politikalarında marjinalleştiğini savunan Mazrui, "Genelde Türkiye ile ilgili konuşmalarımda Türkiye'nin o bölgelerde daha aktif olması gerektiğini söylüyorum. Yeni bir ilişki oluşturmalı. Eskiden onun nüfusu altındaki ülkelerde etkili olmalı, ilişki kurmalı." diye konuştu.

Uluslararası İbn-i Haldun sempozyumu yarında yapılacak konuşmalarla devam edecek.