'Türkiye'de her 11-12 erişkinden biri böbrek hastası'

'Türkiye'de her 11-12 erişkinden biri böbrek hastası'
Prof. Dr. Ünsal, "Türkiye'de erişkinlerin yüzde 15,7'sinde kronik böbrek hastalığı görülmektedir. Bu oran, her 11-12 erişkinden birinin böbrek hastası olduğu anlamına gelmektedir." dedi.

İSTANBUL-Hatice Şenses Kurukız

Sağlık Bilimleri Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdülkadir Ünsal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kronik böbrek hastalığının dünyada ve Türkiye'de salgın halini alan önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu söyledi. 

Böbrek hastalığının erken saptandığında sıklıkla önlenebilir veya ilerlemesi geciktirilebilir olmasına rağmen farkındalığı ve erken tanısının düşük olduğunu aktaran Ünsal, şu bilgileri verdi:

"Türkiye'de erişkinlerin yüzde 15,7'sinde kronik böbrek hastalığı bulunduğu görülmektedir. Bu oran, her 11-12 erişkinden birinin böbrek hastası olduğu anlamına gelmekte ve sorunun boyutunun ülkemiz için tahmin edilenin çok üzerinde olduğuna dikkati çekmektedir. Kronik böbrek hastalığının altta yatan en sık nedenleri diyabet, hipertansiyon ve böbreklerinizin atıklardan ve aşırı sıvılardan kurtulma yeteneğine hasar veren bir böbrek hastalığı olan glomerülonefritlerdir. Diyabet kaynaklı böbrek yetersizliği yıllar içinde oluşur. Ülkemizde hastalığın en önemli nedeni diyabet olup, hastalık prevalansı diyabetik olmayanlardan 2,5 kat yüksek bulunmuştur."

Böbrek hastalığı gelişimi için en önemli düzeltilebilir risk faktörlerinin diyabet, hipertansiyon, kalp-damar hastalıkları, obezite, aşırı tuz tüketimi ve sigara alışkanlığı olduğuna işaret eden Ünsal, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri hem kronik böbrek hastalığının en önemli nedenleri olan diyabet, hipertansiyon, kalp damar hastalıkları ve obezite sıklıklarını azaltarak hem de böbrekler üzerine doğrudan koruyucu etki göstererek toplumda böbrek hastalıklarının kontrolüne önemli katkı sağlar. Ayrıca, kan basıncının ve 40 yaşından sonra kan şekerinin düzenli ölçtürülmesi, hastalığın en önemli iki nedeni ve ülkemizde farkındalığı yüzde 50 civarında olan hipertansiyon ve diyabetin erken tanısına olanak sağlar. Aşırı tuz tüketimi hem hipertansiyon ve kalp-damar hastalıklarına yol açarak hem de böbrekler üzerine doğrudan etkileriyle hastalığın gelişim sıklığını arttırır. Kan şekeri ve kan basıncınızı kontrol altında tutarak, böbrek fonksiyon testlerinizi düzenli yaptırarak, doktorunuzun verdiği ilaçları düzenli kullanarak böbreklerinizdeki hasar oluşumunu veya oluşmuş hasarı yavaşlatabilir ve daha kötü olmasını engelleyebilirsiniz."

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.