Regaip Kandili Bu Akşam İdrak Edilecek?
İslam dünyası mübarek üç aylara girdi. Peygamber Efendimiz'in övgüyle bahsettiği üç ayların ilk kandili Regaip Kandili bu akşamı idrak edilecek. Regaip Kandili, kandiller silsilesinin ilki.
İslam dünyası mübarek üç aylara girdi. Peygamber Efendimiz'in övgüyle bahsettiği üç ayların ilk kandili Regaip Kandili 23 Nisan Perşembe akşamı idrak edilecek. Regaip Kandili, kandiller silsilesinin ilki.
23 Nisan Perşembe Regaip Kandili... Regaip Kandili'nde mü'minler Allah'tan affu mağfiret talep edecekler. Bütün Müslümanların Regaip Kandili'ni şimdiden tebrik eder, dualarının kabul olmasını dileriz.
Regaib kandilinde neler yapılabilir? Kandil gecelerini nasıl değerlendirmeliyiz?
Regaib Kandili Sevgili Peygamber Efendimiz (sas)?in Allah?ın bazı çok özel fiilî tecellilerine mazhar olduğu, nuranî lütf u ihsanlara, semavî mevhibelere eriştiği bir gecedir. Recep ayının ilk Cuma gecesine tevafuk etmektedir. Kelime olarak regâib, ?çokça rağbet edilen, nefis, kıymetli, değerli, ihsan? mânâlarına gelen Ragibe kelimesinin çoğuludur.
Buna göre Regaip Gecesi denilince: ?Çok lütuf ve ihsanla dolu, kıymeti ve değeri büyük, çok iyi değerlendirilmesi gereken gece? mânâsı anlaşılır. Bu gece Allah lütuflarını sağanak sağanak yağdırır. Müslümanlar arasında ise Peygamberimiz?in dünyaya teşriflerinin ilk halkasını teşkil eden anne rahmine şeref verdiği gün olduğuna inanılmaktadır. [Ancak bu gece ile veladet?i Nebeviyye arasındaki müddet, bunun hilafına işarettir. Şu kadar var ki Hz. Âmine?nin Fahr?i Âlem Efendimiz?i hamil olduğuna bu geceden itibaren muttali olmuş olabileceği düşünülebilir.
Peygamberimiz?in doğuşuyla yeryüzü nasıl küfür ve cehaletin karanlıklarından kurtulup büyük bir mutluluğa boğulduysa, onun teşriflerinin ilk basamağı olan bu geceyi de bütün kâinat alkışlamış, coşkun bir sevinçle ayakta karşılamıştır. Mânen bereketli olan bu gecenin bir hususiyeti de mübarek Ramazan ayının ilk habercisi olmasıdır.
Bediüzzaman Hazretleri, Regaib gecesinin Zât?ı Ahmediye?nin terakki hayatının başlangıcının ünvanı olduğunu; Mi?rac gecesinin de Zât?ı Ahmediye'nin terakki hayatının zirve noktasının ünvanı olduğunu bildirmektedir. Bu gece Allah Rasûlü (sas), söz konusu mazhariyet ve mevhibeler için Cenâb?ı Hakk?a şükür için oniki rek?at namaz kılmışlardır. Bu geceyi ibadetle ihya etmenin sevabı pek çoktur. Diğer zamanlarda okunan her Kur'ân harfi için on sevap verilirse, Recep ayında yüzleri geçmekte, Regâib kandilinde ise daha da artmaktadır. Kaza ve nafile namazların sevabı ise diğer gecelere oranla kat kat fazladır. Regâib kandilinde yapılacak ibadetlerden birisi de duadır. Peygamberimiz (sas), bir hadîslerinde bu gecede yapılacak duaların Allah katından geri çevrilmeyeceğini bildirmişlerdir.
?Regâib, Mirâc, Berâat kandilleri gibi gece âleminin tâçları ve zamanın Allah?a en yakın zirveleri ya da O?na açılmanın rıhtımları, limanları, rampaları sayılan o mübarek gün ve gecelerde, gönüller ayrı bir duyarlılıkla parıldar; ruh sonsuza doğru bir başka türlü kanat çırpar; her şey verâların ezelî şiirine dem tutar; her yanı tam bir uhrevîlik büyüsü kaplar; her sîneyi, dillerin ifadeden aciz kaldığı bir naz ve niyaz zemzemesi sarar. Hususî bir kısım tecellilerle ötelerin kapısı, penceresi, menfezi hâline gelen mekân; ümit ve beklentilerin yakarışlara dönüşüyle billurlaşan zaman ve yeni nazil olmuş gibi, her sûresi, her maktaı, her âyeti ve her cümlesinde hemen herkese yepyeni bir hayat vaadiyle âvâz âvâz çağıldayan Kur'ân, bizlere iman ve ümitle yemyeşil tepeler, cennette Cuma yamaçları gibi rü?yete açık zirveler ve susamış gönüllerimize hayat suyu gibi iksirler içirerek, ruhlarımıza mü?min olmanın tasavvurlar üstü avantajlarını sunarlar.. sunar ve Rabb?e yönelik sinelerde ne telâffuzları çatlatan mânâ ve muhtevalar, ne ifadelere sığmayan tecellilerle tüllenirler.?
Müslümanlar için rahmet ve bereket ayları olan üç aylar adeta sevap hasat mevsimidir. Recep, Şaban ve Ramazan diye peşpeşe sıralanan bu aylarda çok mübarek geceler de mevcuttur. Bu aylar içerisinde bulunan Regaip, Miraç, Berat ve Kadir geceleri maneviyat ikliminde alabildiğine soluklandığımız mukaddes zaman dilimleridir.
Regaip gecesi, Recep ayının ilk cuma gecesine, Miraç gecesi, Recep ayının yirmi yedinci gecesine, Berat gecesi, Şaban ayının on beşinci gecesine, Kadir gecesi ise Ramazan ayının yirmi yedinci gecesine rastlar.
Fakat Kadir gecesinin tam vakti ihtilaflıdır. Sevgili Peygamberimiz, bu aylarda her zamankinden daha çok ibadet eder ve ?Allah?ım! Recep ve Şaban ayını hakkımızda hayırlı kıl, bizi Ramazan ayına kavuştur.? diye dua ederdi.
Recep ve Şaban ayları, rahmet ayı olan Ramazanı karşılayan aylar olup Ramazan ayının müjdecisidir. Resulüllah (SAV) bir hadis-i şerifinde; ?Recep Allah?ın ayı, Şaban benim ayım ve Ramazan ümmetimin ayıdır? buyurmuştur. Bunun yanında Mısır?da yetişen büyük velilerden Zünnun-i Mısri de üç aylarla ilgili şu güzel teşbihi yapıyor: ?Recep tohum ekme, şaban sulama, ramazan ise hasat ayıdır.?
Sevapların bire on, günahların ise miktarınca yazıldığı bu nurlu vakitlerde malayani işlerle zamanımızı öldürmemeliyiz. Çünkü gelecek yılın üç aylarına erişip erişemeyeceğimiz şüphelidir. Onun için anın kıymetini bilip ihya etmeliyiz. Hiç kimsenin yarına sağ salim çıkacağına dair seneti yoktur. Aslında yarın diye bir şey yoktur.
Üç aylar sair zamanlara göre çok daha renkli ve bereketlidir. Bu aylarda sanki maneviyat seferberliği düzenlenir. Uhrevi derinlik hat safhaya ulaşır. Müslümanlara yitirilmiş cennetin kapıları ardına kadar açılır. Fakat bu kapıdan geçebilmek ancak kulluk vazifelerinin layıkıyla yapılmasıyla mümkündür. Kapı geniş olsa da günahlar sırtımıza yüklenmişse bunlarla o kapıdan geçemeyiz. Ancak imanî ve insanî değerlerin atmosferinde soluklananların kuş gibi hafif olan ruhları ve tenleri cennet kapısından girmeye layıktır.
Üç aylar bir yıllık zamanın üç altın dilimi sayılır. Körleşen ve sağırlaşan hayatlar bu aylarda rayına oturur. Yıl boyunca Cumalar hariç kimsenin pek uğramadığı, cemaatin tek saf bile oluşturamadığı kutlu mekânlarımız olan camiler bu aylarda müminlerle dolup taşmaya başlar.
Hele Ramazan gelince camilerde yer bulmakta zorlanırsınız. Kadını erkeği, çocuğu yaşlısı safları doldurur. Yüreklerimizde adeta manevi bir seferberlik başlar. Minarelerdeki mahyalar içimizdeki karanlıkları aydınlatır. Bedbinlik ve karamsarlık yerini nikbinliğe ve taptaze ümitlere bırakır. Hayat ancak bu güzel zaman diliminde anlamını bulur.
Üç aylar girince geçmişin muhasebesini yapmalı, geleceğe iman ve ihlâsla şekil verilmelidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.