Neden Eşit Olmuyoruz?
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
?Allah kiminize kiminizden daha bol rızık verdi. Bol rızık verilenler, rızıklarını ellerinin altındakilere verip de bu hususta kendilerini onlara eşit kılmazlar. Durum böyle iken Allah'ın nimetini inkâr mı ediyorlar?? (Nahl, 71)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
?Birinize hizmetçisi yemeğini getirince, onu beraber yemek üzere sofrasına oturtmayacaksa, hiç olmazsa bir iki lokma veya yiyecek bir iki şey versin. Zîrâ yemeğin harâretini ve zahmetini o çekmiştir.? (Buhârî, Et?ime, 55; Tirmizî, Et?ime, 44)
Ümmü Seleme (ranhâ) vâlidemiz şöyle der:
?Rasûlullah (sav) Efendimiz?in son vasiyetlerinden biri şu oldu:
?Aman namaza dikkat ediniz! Aman namaza dikkat ediniz! Emriniz altındaki kişilerin haklarına riâyet ediniz!?
Allah Rasûlü (sav) bu sözleri o kadar tekrarladı ki, mübârek lisânı söyleyemeyecek hâle gelince, bunları içten içe tekrar etmeye başladı. (Ahmed, VI, 290, 315. Ebû Dâvûd, Edeb, 123-124/5156; İbn-i Mâce, Vasâyâ, 1; Beyhakî, Şuab, VII, 477)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah?ın En Güzel İsimleri)
el-Kaviyy: Pek güçlü, çok kuvvetli, tam bir kudret sahibi, hiçbir zaman aczin yol bulamadığı mutlak gâlip, her şeye gücü yeten demektir.
Kısa Günün Kârı
Emrimiz altındaki kişilerin haklarını çiğnemeyelim!
Lügatçe
eşit: Aynı haklardan yararlanan, aynı düzeyde olan.
harâret: Sıcaklık.
lisân: Dil.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.