Mevlânâ'nın işaret ettiği muhabbetin kaynağı Kur'an'dır
Dün takvim yaprakları 17 Aralık'ı gösteriyordu... Mevlânâ Celaleddin-i Rumi'nin hayata gözlerini yumduğu günü, kendi ifadesiyle 'düğün gecesi'nin yıldönümünü... Bu kapsamda Mevlânâ'yı anmak için düzenlenen ve 7 Aralık'ta başlayan Mevlânâ'nın 738. Vuslat Yıldönümü Törenleri, dün akşam gerçekleştirilen Şeb-i Arus (düğün gecesi) programıyla sona erdi.
Mevlânâ Kültür Merkezi'nde düzenlenen törende semazenler, Mevlevilerin selamından esinlenerek 'Nur Olsun' başlığı konulan anma törenlerinin son gecesinde, İlahi aşkla bir kere daha sema yapıp Mevlânâ'yı andı. Ahmet Özhan'ın verdiği Türk tasavvuf müziği konseriyle başlayan tören, protokol konuşmalarıyla devam etti. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, bütün sanatkâr, edebiyatçı ve şairlerin esasen Hazreti Mevlânâ'nın işaret ettiği sevgi ve muhabbettin kaynağını aradığını söyledi. Arınç, "Bu ebedi kaynak, Mevlânâ'nın 'kölesiyim' dediği Kur'an-ı Kerim'dir.'' dedi. Allah dostlarının en önemli hasletlerinden birinin de Allah'ı hatırlatmaları olduğunu ifade eden Arınç, "Hazreti Mevlânâ'nın ön adı Muhammed'dir. O muhabbetin dili evrenseldir. Bu memleket baştan başa bu muhabbetle yoğrulmuştur. Burada bütün renkler, bütün desenler, bütün kokular, birbirinde erimiş ve bir olmuştur.'' diye konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise Mevlânâ'nın adaletli gelir dağılımını ve sosyal adaleti yüz yıllar öncesinden vurguladığını ve öğütlediğini belirterek, "İşte Mevlânâ budur. Sevgi olmazsa barış da olmaz. Mevlânâ, ete kemiğe bürünmüş sevgidir, barıştır, aşktır. Mevlânâ İslam'dır, İslam'a aittir. Onu hakikate götüren yol Peygamber'in yoludur, Kur'an'ın yoludur. Çünkü İslam barış demektir, çünkü İslam barış dinidir.'' şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.