Kim kimin yanında bakın bakın!
Dün dünde kaldı.
Gün güne doğdu.
Sular aktı savrulanlar çerçöp oldu savruldu.
Ateş yandı İbrahim olmayanlar kavruldu.
“Mesela Boğaziçi değil sen hala anlamadın mı” derken emperyalizmin uşakları,
Öte yanda savruk yaranmacılar bir acayip hal üzereler.
Herkes demokrat, herkes karmakarışık.
Oysa oyun net ve açık.
Memleketin boğazını sıkmak Boğaziçi’nden.
Abdullah Gül gülümseyerek gerdan kıran Tatlısu balığı neden bir ses vermez acaba.
Yabana yaren olduğu için unutmuş mudur Hayrunnisa hanımın üniversite kapılarından kovulduğu karanlık günleri?
Mecliste Cumhurbaşkanı seçildiği halde Anayasa Mahkemesi kararı ile geçersiz kabul edilen seçimi.
Askerler tarafından başbakan kabul edilmediği aşağılandığı günleri.
Ali Babacan, Ahmet Davutoğlu birden Vandal, darbeci, sapkınların yanında yer aldılar.
Kinleri ve ateşleri kendi başlarını yakacak haberleri yok.
Gözlerindeki karanlık yüreklerine yer etmiş.
İkindi gölgesi kadar akıp giden bir dünyada bu nasıl bir durumdur.
Ne olacak sayın Erdoğan’ı devirdiklerinde önlerine atılan kemik ile mutlu mu olacaklar?
Zillet izzete böyle galip geliyor.
Kimler kimlerle aynı safta bunu zor zaman gösterir.
Karakter ve karaktersizlikte böyleye ortaya çıkar.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.