Portakal Çiçeği Karnaval etkinliklerini nasıl yorumlayalım, sosyal ve kültürel etkinliklere toptan karşımı çıkalım?

Etkinliklerin tamamı kötü mü, bütçesine mi, içeriğine mi itiraz ediyoruz, yoksa festival-karnaval gibi şeyler belediyelerin işleri değil mi diyoruz?

Kültür Bakanlığı ve İl Kültür Müdürlüğü’nün sessizliğine mi hayıflanıyoruz?

Kamuoyunu oluşturanların çoğu kalbinden geçenleri dışa vuramayacaktır, cevap birçoğunun çıkarına (siyasi parti mensubiyeti, çalıştığı yayın organı, alacağı reklam payı vs.) göre değişecektir maalesef…

Portakal Çiçeği Karnaval etkinliklerinin içeriğine bir göz atalım, eğer yapılan masraflara değiyor, esnafa katkısı oluyor, şehrimizin yararına iyi şeyler oluyor, inancımıza ve kültürümüze uyuyorsa sorun yok.

Eğer amaç ve hedefler farklıysa durum değişir, işte bu yüzden etkinliğin içeriğini bilirsek bakış açımızı netleştirebiliriz, sonrasında içerisinde yer alabilir, karşısında durabilir veya susar sessizce olup bitenleri seyredebiliriz…

Adana Portakal Çiçeği ile karnavalı yan yana düşünemiyorum ne kültürümüz açısından ne içerik ne bütçe ne de niyet olarak…

Karnaval ne demek, etkinliklerin içeriğinde Adana’ya ait neler var?

Hristiyanlarda Büyük Perhiz'den önceki eğlence dönemi. Karnavallarda maske takma ya da hayvan kılığına girme geleneği eski çağlarda kötü ruhları kaçırmak amacını güderdi. Ocak ayı içinde yapılan karnavallar günümüzde; İtalya, güney Fransa, İspanya, Arjantin, Brezilya gibi Katolik ülkelerde çok yaygındır. Karnaval eğlencelerinde dev kuklalar, acayip maskeler kullanılır, geçit törenlerinde çeşitli cambazlıklar, türlü oyunlar yapılır. Arjantin ve Brezilya'da yapılan karnavallarda eğlenceye milyonlar katılır. Temel ögesi müzik ve dans olan bu karnavalların en ünlüsü Rio Karnavalı'dır. Günümüzde, Almanya'da yapılan ve Kül Çarşambası yortusundan önce üç gün ya da bir hafta süren faşing adlı karnaval da dünyaca ünlüdür.

Birebir tarif edilen karnavalla aynı olmasa bile biraz oradan, biraz bizden karma yapılan müzik ağırlıklı etkinlikler.

Madem bir etkinlik yapacaksınız, Adana’nın kendi değerlerini konuşalım, üretelim, tanıtalım. Mesela portakalı, şalgamı, bicisi, tarihi mekânları, kültürü, geleneği, sanatçılarını konuşalım. Her şey yerli ve yerel bize ait kavramlarla, bizden insanlarla olsun…

Şehrin fiziki yapısını değiştirmek, daha fazla güzelleştirmek için bir araya gelemeyen CHP ve MHP’li belediyeler, karnavala gelince ittifak etmişler…

Adana kebapçılarının birçoğunun listesi yayınlandı, kötülendi. Yerelde meşhur yiyecek ve içeceklerimizi bu karnaval öncesi kötüleyenleri hatırlayalım, yine Adana’nın tarihi mekânlarının dibinde, şehrin göbeğinde masalar atıp sabahlara kadar rakı içenleri, trafik felç olmuştu.

Rakı festivali adı altında ne kadar meşru, ne kadar yasal bir iş yapıldı, oda ayrı bir tartışma konusu.

İncirliği düşünelim, içerisinde görev yapan art niyetlileri ve onların kuklalarını, Suriyeli çocukların eğitim gördüğü okulların çevresinde cirit atan misyonerleri ajanları.

Farkında mısınız Adana’nın dokusunu, yapısını, kültürünü değiştirmek için birileri sürekli Adana’ya ait güzellikleri gölgelemek, çirkinliklerine büyük bütçeler harcayarak bizi alıştırmaya sevdirmeye çalışıyorlar.

Afrin’den hala şehit ve gazi haberlerinin geldiği bir ortamda müzik ve eğlence ağırlıklı bu karnavalın zamanı ve yeri miydi?