Kalitesiz, berbat, bozuk bir eğitim…
İnsanların tahtaları ne demektir?
Fazla bir işe yaramayan kavak tahtası… İkinci sınıf çam… Birinci sınıf çam… Meşe… Gürgen… Kestane… Tek… Ceviz… Akaju… Abanoz... Gül ağacı…
Lise tahsili yapamayacak çocuklarını zorla, ite kaka, eğitimi sulandırarak okutan, ardından üniversiteye gönderen ülkeler, intihar etmiş olur.
Almanya ilk temel öğretimden sonra, zorlu sınavlar yaparak, gimnazyumlarda okuyamayacak gençlerini meslek eğitime yönlendirmek suretiyle kalkınmış, dillere destan üstünlükler elde etmiştir.
Bir ülkenin durumu eğitim sisteminden, okullarından, bilhassa liselerinden, öğretmenlerinden anlaşılır.
İngiltere son olimpiyat oyunlarında dünya ikincisi oldu. Dünyanın en iyi ve en güçlü okulları da oradadır. Mesela Eton Koleji.
Türkiye olimpiyatlarda nal topladı.
Türkiye’yi yükseltmek, güçlendirmek, dünyanın en örnek ülkesi yapmak istiyorsak;
1. Eğitim sistemimizin iyi ve doğru olması.
2. Mükemmel okullarımızın bulunması.
3. Sayısı bir milyonu aşmış olan öğretmenlerimizin dünyanın en güçlü, vasıflı, en başarılı öğretmenleri olması.
4. Vasıflı okullarımızda, tahtası ve kumaşı en kıymetli, en sağlam, en vasıflı çocuklarımızı seçerek okutmamız.
5. Okumaya istidadı olmayan çocuklarımızı mükemmel meslek okullarına yönlendirmemiz gerekir. Bu hem onlar için, hem de ülkemiz devletimiz milletimiz için daha hayırlıdır.
Bir Japon eğitim sistemine ve okullarına bakınız, bir de bizimkilere.
Medenî ülkelerin ders kitaplarına bakınız, bir de bizimkilere.
İnterneti açınız, görsellerde, Eton Koleji öğrencilerinin okulda frakla gezdiğini görünüz.
Ben, bizde de fraklı okul olsun demiyorum, vasıflı okul olsun diyorum.
Genç, orta yaşlı, ihtiyar herkese eğitim, pedagoji dersleri verilmelidir. Kim verecek?
Geçenlerde uluslararası ilişkiler son sınıfta okuyan Müslüman bir gence sordum. Norveç’in başkenti hangi şehirdir? Cevap yok… İsveç… Cevap yok… Finlandiya, Danimarka, Portekiz… Yine cevap yok.
Çok nadir istisnalar dışında lise mezunu gençlerimiz Türk edebiyatı konusunda dökülüyor. Lise bitirmiş ama Ziya Paşadan bir beyit yok hafızasında.
Psikoloji, mantık, ahlak, metafizik, estetik kültürü yok.
Üniversite bitiren herkes memur olmak istiyor. Teşebbüs-i şahsî (kişisel girişim) yok.
Bir, Asya ekonomisinin dördüncüsü Güney Koreye bakınız, bir bize. Kore’yi Kore yapan mektepleridir.
Halkını, gençlerini iyi yetiştiremeyen bir ülke bahtına ağlasın.
Son elli senede elli bin yeni cami yaptıran Müslümanlar, bir tek Eton Koleji (veya benzeri) ayarında mükemmel bir lise açamadılar.
Siyaset, fitne fesat, terör, magazin, ıvır zıvır dedikodularıyla, gevezelik ve zevzeklikleriyle, komplo teorileriyle uğraşmaktan, eğitim ve mektepler konusuna vakit ayıramıyoruz.
Mehmed Şevket Eygi
Milli Gazete
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.