Kadınlar da Cuma namazına gelsin ?
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın İl Müftüleri Semineri Sonuç Bildirgesi'nde çeşitli dini konularda önemli kararlar alındı. Bildirgede, kadınların da Cuma namazına gelebilmesini teşvik için camilerde kadınlara ayrılan ve eleştirilere neden olan bölümlerde iyileştirmeye gidilmesi de öngörülüyor.
Kadınların da Cuma namazlarına gelmesini teşvik etmek amacıyla camilerde kadınlara ayrılan bölümleri iyileştirme çalışması hız kazanıyor.
İlk olarak İstanbul'da başlatılan bu proje kapsamında kadınlara ayrılan bölümleri incelemek ve özel durum tespiti yapmak adına Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan gönüllü bir grup kentteki bütün camileri incelemeye başlamıştı.
ÖNEMLİ KARARLAR
Kadınların Cuma namazına gelmesini teşvik konusu Diyanet İşleri Başkanlığı'nın İl Müftüleri toplantısında da önemli bir yer tuttu.
İl Müftüleri Semineri'nde birçok konuda önemli kararlar alındı. Gençlere dinin mesajlarının daha anlaşılabilir aktarılması için güncel bir din dili geliştirilmesi, yüz yüze vaaz, esnek Kur'an Kursu saatinin yanısıra kadınların Cuma namazına gidebilmesi konusu da masaya yatırıldı. Kadınların Cuma namazlarına katılmasının teşvik edileceği belirtilen sonuç bildirgesinde, camilerde kadınlara ayrılan fiziki ortamların taleplere paralel şekilde düzenlenmesi öngörülüyor.
İLK ADIM İSTANBUL'DAN
Diyanet İşleri Başkanlığı, camilerde kadınlara ayrılan bölümlerin iyileştirilmesine yönelik bir çalışmayı daha önce başlatmıştı. İlk olarak İstanbul'da başlatılan bu proje kapsamında kadınlara ayrılan bölümleri incelemek ve özel durum tespiti yapmak adına Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan gönüllü bir grup şehirdeki bütün camileri incelemeye almıştı.
GÖRMEZ TEŞVİK ETTİ
Grubun hazırladığı raporlar çerçevesinde Diyanet İşleri Başkanlığı, kadınlara ayrılan bölümlerde iyileştirme çalışmalarını başlatacak. Göreve geldiği ilk günlerde yaptığı konuşmalarda kadınların Cuma ve bayram namazlarına gelmelerini teşvik eden Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez şunları söylemişti:
GELENEK ÖNE GEÇTİ
"Hazreti Peygamber zamanına gittiğimizde kadınların sadece cuma ve bayram namazlarına değil, beş vakit namazlarına da aktif olarak katıldığını görürüz. Cuma hutbelerinde Peygamberimiz hutbe okurken ayağa kalkıp Peygamber'e sorular soran, sorularına doğrudan Peygamber'den cevap alan kadınların varlığından haberdarız. Bu konuda tabii ki farklı milletlerin farklı kültürleri oluştu. Bazı konular vardır ki gelenek dinin önüne geçmiştir, kadın konusunda özellikle. Kadına karşı davranışlarımızda, kadın ve cami söz konusu olduğunda bilhassa törelerin, geleneklerin dinin önüne geçtiğini rahatlıkla söyleyebilirim."
Gençler için güncel din dili
Diyanet İşleri Başkanlığı, özellikle genç kuşaklara İslam dininin mesajlarını anlaşılabilir bir şekilde aktarmak için güncel bir din dili geliştirme kararı aldı. Buna göre, toplumsal değişme ve farklılaşmaların yanı sıra kültürlerarası etkileşim, farklı dini ilgi, yorum ve talepler karşısında toplumun her kesimini kuşatan güncel bir din dili geliştirmek isteniyor. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez daha önce de bu konuya değinmiş ve din görevlilerine 'söylem ve üslubumuzu yenilemeliyiz' çağrısı yapmıştı. Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın temel görevinin toplumu din konusunda aydınlatmak olduğuna dikkat çekerek şunları söylemişti: "Din hizmeti gibi ulvi bir görevi icra eden bizler, söylem ve üsluplarımızı yenilemeliyiz. Bundan kastımız, yeni kelime ve cümleler kurabilmek değil, hikmetli bir üslup ve yüksek bir gönül dili ile her türlü idrake, yüce dinimiz İslam'ın hakikatlerini sunabilmektir."
İstenilen günde Kur'an kursu
Sonuç Bildirgesi'nde yer alan bir diğer karar ise, taleplere göre uygun saatlerde din eğitimi almak isteyen vatandaşlar için "Kuran Kursu Hizmet Çeşitliliği" projesinin yaygınlaştırılması. "Kuran Kursu Hizmet Çeşitliliği" halen 8 ilde uygulanıyor. Projeyle Kur'an kurslarında yürütülen yaygın din eğitimi faaliyetlerinde amacına uygun anlamlı bir öğrenmenin gerçekleştirilebilmesi, mahalli sorunlar ve bu sorunlara dönük çözüm önerileri üretilmesi, öğreticilerin daha verimli hizmet eder duruma getirilmesi amaçlanıyor. Uygulamada öğrencilerin talepleri göz önünde bulundurularak cumartesi-pazar günleri de dahil olmak üzere haftanın her gününde uygun saatlerde eğitim veriliyor.
Merkezi değil yüz yüze vaaz
Sonuç bildirgesinde, 1990'lı yıllarda başlayan ve 28 Şubat süreciyle yaygınlaşan merkezi sistem vaaz ve irşat hizmetinin yüz yüze yapılması öngörülüyor. Merkezi sistemle yürütülen bu uygulamanın da pratik ve kısmi faydalarının olduğu belirtilen bildirgede, ancak yüz yüze iletişimin sağladığı etkiyi vermediği ve personelin potansiyelinin açığa çıkmasını engellediği belirtiliyor. Merkezi sisteme geçilmesine bazı çevrelerin imamları bilgi açısından yetersiz olmakla suçlaması ve 'cemaat propagandası yapılıyor' haberleri gerekçe olmuştu. Sonuç bildirgesinde Diyanet İşleri Başkanlığı'nın temel amaçlarından birinin din görevlilerinin kısa sürede kendi cemaatine vaaz ve irşat hizmeti sunabilir hale getirilmesi olduğu belirtiliyor, "il müftüleri de gerekli katkıyı sağlayacak" deniliyor.
Medyaya danışman hizmeti
Sonuç Bildirgesi'nde ulusal ve uluslararası medyanın din konusuna her zaman yoğun ilgi gösterdiğine dikkat çekiliyor. Bildirgede din alanında bilgi ve haber akışını sağlanırken saha uzmanı yetkin danışmanlardan yararlanılması gerektiği ve bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı'nın katkı sunmaya hazır olduğu belirtiliyor..
Geçtiğimiz yıllarda Hacı Bayram Camii'nde, cuma namazında "erkeklere yer kalmıyor" gerekçesiyle kadınlar camiye alınmamıştı. Tepkiler üzerine daha sonra düzenleme yapılmış ve caminin giriş kapısına "Cuma namazı için bayanlara yer ayrılmıştır" yazılı levha asılmıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.