İsrail, Türk limonu ile rekabet edemiyor
ADATÜB, Adanalı turunçgil üreticilerinin bilinçlenmesi ve dünya pazarıyla rekabet edebilmesi için yürüttüğü çalışmalar kapsamında 28 kişilik heyetle İsrail’e giderek, turunçgil üretimiyle ilgili incelemelerde bulundu.
İsrail’de bulunan Adanalı üreticiler, tarım ve sulama teknolojileri hakkında bilgiler aldı. ADATÜB üyelerinin, 21-26 Ekim tarihleri arasında gerçekleşen İsrail ziyareti ile ilgili değerlendirme toplantısı Divan Oteli’nde yapıldı. Turunçgil üreticilerinin de hazır bulunduğu toplantının açılışında konuşan ADATÜB Başkanı Rifat Karabucak, turunçgil üreticilerini bilinçlendirmek, daha kaliteli, daha sağlıklı ve daha verimli üretim yapılabilmelerini sağlamak amacıyla çalışmalarını her alanda büyük bir gayret ve titizlikle sürdürüldüğünü ifade etti. Bu kapsamda zaman zaman yurt dışı geziler organize ettiklerini belirten Karabucak, son olarak İsral’i ziyaret ederek, oradaki tarımsal gelişmeleri inceleme fırsatı bulduklarını söyledi.
Damla sulama verimliliği arttırıyor
Başkan Karabucak’ın ardından söz alan Mahmut Gürani, İsrail gezisinde edindikleri izlenimleri paylaştı. Gürani, damla sulama tekniğini dünya ile tanıştıran İsrail’in, bu teknoloji için gerekli olan malzeme ve boruların ihracatıyla ülke ekonomisine yılda 500 milyon dolarlık katkı sağladıklarını ifade ederek, “Damla sulamada, bitki ve ağaçların diplerine yerleştirilen plastik borular aracılığıyla her bitkiye, kendi yapısına uygun miktarda gübre ve su verilmesi sağlanıyor. Böylece bir yandan su israfının önüne geçilirken, diğer yandan tarımsal üretimin verimliliği arttırılıyor’’ dedi. Gürani, damla sulama tekniğinin bazı türlerde verimliliği üç kat arttırdığını da dile getirdi.
Şeklinden çok tadına önem veriyorlar
Heyette bulunan Ali Hikmet Aksu ise İsrail’in aşılama yöntemi ile geliştirdiği yeni turunçgil çeşitleri hakkında bilgi verdi. İsrail’de üretilen turunçgilin şeklinden çok tadına ve kalitesine önem verildiğini belirten Aksu, inceleme gezisinde ‘Mikhail Clementine’, ‘Sweetie’, ‘Flamingo’, ‘Einat’, ‘Kedam’, ‘Efrat’, ‘Ayelet’ gibi yeni cinslerle tanıştıklarını kaydetti. Aksu, ‘’İsrail’de yetişen turunçgiller, ülkemizde yetişen ürünlere nazaran daha az asit oranına sahip. En önemli farklardan biri bu diyebiliriz. Farklı cinslerin aşılanmasıyla elde edilen bu ürünler, ülkemizde de yetiştirilmeye uygun’’ ifadelerini kullandı.
İsrail’de limon üretimine ağırlık verilmediğine de işaret eden Aksu, çiftçilerin limon pazarında Türkiye ile yarışamayacaklarını bildikleri için farklı ürünlere yöneldiklerini sözlerine ekledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.