İnsanlara Karşı Nezâket...
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
??Yemeği yiyince de hemen dağılın. Sohbet için beklemeyin. Çünkü bu davranışınız Peygamber?i rahatsız etmekte, fakat o sizden de çekinmektedir. Allah ise gerçeği söylemekten çekinmez?? (Ahzâb, 53)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
"Kim sarmısak veya soğan yemişse, bizden ve mescidimizden ayrılsın! (Evinde otursun)." (Buhârî, Ezân 160, Et'ime 49 İsti'zân 24; Müslim, Mesâcid 73.)
Ebû Eyyûb el-Ensârî ve âilesi, Peygamber Efendimiz (sav)?i misâfir ettikleri günlerde yemek pişirir ve kendisine ikrâm ederlerdi. Yemeğin kalan kısmı geri geldiğinde, Âlemlerin Efendisi?nin parmaklarıyla dokunduğu yerleri araştırır, bununla teberrük ederlerdi. Bir keresinde soğanlı veya sarımsaklı bir yemek göndermişler, fakat Hz. Peygamber (sav) yememişti. Ebû Eyyûb (ra), yemekte Efendimiz?in parmak izlerini göremeyince, endişe ile yanına giderek:
??Yâ Rasûlullah! O yemek haram mıdır?? diye sordu.
Rasûlullah (sav):
??Değildir! Fakat, kokusundan hoşlanmadım. Çünkü ben meleklerle konuşuyorum.? buyurdu.
Bunun üzerine Ebû Eyyûb (ra):
??Sizin hoşlanmadığınız şeyden ben de hoşlanmam!? dedi.
Ancak Rasûlullah (sav):
??Siz onu yiyiniz!? buyurdu.
Bundan sonra Fahr-i Kâinât (sav)?e bir daha o sebzeden yemek yapmadılar. (Müslim, Eflribe, 170-171; İbn-i Hiflâm, II, 116.)
Bu hâl, Allâh Rasûlü (sav)?in, insanları ve melekleri hiçbir şekilde rahatsız etmeme husûsundaki incelik, nezâket ve hassâsiyetini ne güzel ifâde etmektedir. (Osman Nûri Topbaş, Hz. Muhammed Mustafa (sav)-2, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah?ın En Güzel İsimleri)
el-Müheymin: Mahlûkatını gözetip koruyan, korkulardan emin kılan, her şeye şahit olan, muhafaza eden demektir.
Kısa Günün Kârı
İnsanları rahatsız edecek durumlardan kaçınalım.
Lügatçe
nezâket: İncelik.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.