İmtihan da değil miyiz?
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
?Andolsun ki, sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile imtihan ederiz? (Ey Rasûlüm!) Sabredenleri müjdele!..? (Bakara, 155)
Rasûlullah (sav) buyurdular:
?Allâhü Zü?l-Celâl Hazretleri, bir kula bir musîbet veya daha fazlasını vermişse, ancak bu musîbet sebebiyle afvedeceği günâhı veya yine bu musîbet sebebiyle ulaştıracağı bir dereceyi vermek gibi iki haslet için vermiştir.? (Ramûzu?l-Ehâdîs)
Hz.Mûsâ, Tûr-i Sînâ?ya giderken yolu üzerinde bir şahsa rastladı. O şahıs Hz. Mûsâ?ya:
??Ey Kelîmullâh! Bir hâcetim var; ne olur, Tûr-i Sînâ?da Rabb?ime niyaz eyle de kabul buyursun!..? dedi.
Hz. Mûsâ:
??Hâcetin nedir? Söyle de ona göre duâ eyleyeyim?? deyince o kişi:
??Ey Allâh?ın Peygamberi! Bu, benimle Rabb?im arasında bir sırdır.? dedi.
Vaktâki Mûsâ (as) Tûr-i Sînâ?ya vardı, Rabb?iyle konuştu ve o kişinin de hâceti için duâ eyledi. Cenâb-ı Hakk da bu duâyı kabul buyurduğunu kendisine bildirdi. Buna sevinen Hazret-i Mûsâ, bu müjdeyi vermek için dönüşte o kişiye rastladığı yere uğradı. Bir de baktı ki, canavarlar onu öldürüp parçalamış! Bu hâle son derece taaccüb etti ve:
?Yâ Rabb! Bu nasıl bir sırdır? Onun hâcetini kabul eylemiştin?? diye niyazda bulundu.
Bunun üzerine Cenâb-ı Hakk, kendisine şöyle buyurdu:
??Ey Mûsâ! O kulum benden öyle bir mânevî makâm istedi ki, kendi gayret ve amelleriyle arzusuna nâil olması aslâ mümkün değildi. Bunun için ona görmüş olduğun iptilâyı verdim. Böylece onu, bu iptilâ ile indimde arzu ettiği makâma yükselttim.? (Osman Nûri Topbaş, Muhabbetteki Sır, Erkam Yay.)
Her Güne Bir Esma-ül Hüsna (Allah?ın En Güzel İsimleri)
el-Latîf: Sonsuz lütuf be kerem sahibi, bütün işleri en ince teferruatına kadar bilen, her şeyin derinliğine nüfuz eden, mahlûkatının ihtiyaçlarını en ufak detayına kadar bilen ve en mükemmel şekilde karşılayan, ince, sezilmez yollarla kullarına çeşitli faydalar ulaştıran demektir.
Kısa Günün Kârı
Rabbimizden gelen herşeye razı olalım.
Lügatçe
haslet: İnsanın yaradılışından gelen özellik, huy.
hâcet: İhtiyaç, lüzum, muhtaçlık.
taaccüb: Şaşma.
iptilâ: Düşkünlük.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.