İftar ve sahurda beslenme önerisi  

- ÇÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sert: "Özelikle sahurda susatacak aşırı şekerli, tuzlu, konserve türü gıdalardan uzak durulmalı, meyve suları yerine çok abartmadan meyvenin kendisi tüketilmeli"

ADANA (AA) - Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Dahiliye Endokrinoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Sert, sahurda susatacak aşırı şekerli, tuzlu, konserve türü gıdalardan uzak durulması, meyve suları yerine çok abartmadan meyvenin kendisinin tüketilmesi gerektiğini belirtti.

Sert, yazılı açıklamasında, ramazanda, kronik rahatsızlığı bulunan ve sürekli ilaç kullanan hastaların beslenmesinin önemli olduğuna işaret etti.

 İç hastalıkları yönünden şeker, hipertansiyon, kalp yetmezliği, karaciğer ve böbrek rahatsızlığı olan kişiler oruç tutacaklarsa mutlaka bir uzman hekime başvurması gerektiğini belirten Sert, "Mesela Tip 1 diyabetik hastaları asla oruç tutamazlar. Tip 2 diyabetlilerin de oruç tutmaları tavsiye edilmez ancak diyabeti sadece diyet, egzersiz, insülin salgısı yapmayacak diyabetik ilaçlarla şekeri regüle olan hastalar, isterlerse oruç tutabilirler. İnsülin ya da insülin salgısı yaptıran diyabet ilaçları kullanan hastaların oruç tutması hipoglisemi gibi ölümcül sonuçlara yol açacağından yine oruç tutmaları önerilmez." ifadelerini kullandı.

Sağlıklı kişilerin ve tip 2 diyabetlilerin oruç tutarken özellikle akşam iftardan sahura kadar yediklerine ve içtiklerine son derece dikkat etmeleri gerektiğini belirten Sert, iftarda kesinlikle aşırı abartılı yemek yenilmemesini, şeker ve şekerli tatlılar tüketilmemesini, öğünlerin iftarla sahur arasında bölünerek yenmesini önerdi.

Kalp yetmezliği, hipertansiyon ve ödemi hastalarının az tuz tüketmesi gerektiğini kaydeden Sert, oruç tutmak isteyen bu hasta gruplarında ilaçların mutlaka doktor kontrolünde alınmasını istedi, tiroit hastalarınınsa aç karnına olduğu için ilaçlarını sahurda alabileceklerini belirtti.

- Sıvı alın 

Sert, ramazanda mutlaka bol sıvı alınmasını istedi.

Oruçluyken vücudun susuz kaldığını belirten Sert, bu kaybın iftar ve sahurda telafi edilmesi gerektiğini aktardı. Sert, iftarda ve sahurda gazlı ve şekerli içeceklerden, boş kalorili içeceklerden uzak durulmasını, bunun yerine geleneksel içecekler su ve ayranın tercih edilmesini istedi.

Sert, şunları kaydetti:

"Yemekten hemen sonra tok karnına ağır spor yapılması, oruç açtıktan hemen sonra halı saha maçına çıkmak gibi sakıncalı. Yemekten 1-2 saat sonra yapılan hafif bir yürüyüş, gün içerisinde ihmal edilen hareketsizliği bir nebze de olsa giderebilir. İftar ya da sahurda hazır raftan alınan gıdalar yerine basit de olsa evde pişirilen çorbalar ve evde pişen tencere yemekleri tercih edilmeli. Özellikle sahurda susatacak aşırı şekerli, tuzlu, konserve türü gıdalardan uzak durulmalı, meyve suları yerine çok abartmadan meyvenin kendisi tüketilmeli."