Hayvanların ardında geçen bir ömür
ŞANLIURFA-Halil Fidan
Hayvanlarına verimli otlaklar bulmak için yılın farklı dönemlerinde göç etmek durumunda kalan, kış mevsimini daha sıcak olduğu için Şanlıurfa'da geçiren göçerlerden biri de Seydi Turan. Kırsaldaki Boztepe Mahallesi'nde kurdukları çadırlarda eşinin de desteğiyle yaklaşık 500 koyununa bakan Turan, hayvanları için gece gündüz mesai yapıyor.
Baba mesleği hayvancılığı kendisine de geçim kaynağı olarak seçen Turan, henüz hava aydınlanmadan başladığı günün büyük bölümünü koyunlarıyla geçiriyor.
Gece sık sık kalkıp kontrol ettiği hayvanlarını, henüz gün ağarmadan besleyen, gerektiğinde hasta koyunlarıyla ilgilenip ilaçlar veren emektar besici, gün boyu neredeyse hiç dinlenmeden işlerini titizlikle yürütüyor.
Turan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, baba mesleği hayvancılıkla neredeyse ömrünün tamamını geçirdiğini belirtti.
Kazandığı parayla büyüttüğü 10 çocuğunu da ev sahibi yaptığını anlatan Turan, bir dönem kendisine hayvancılıkta yardım eden çocuklarının, daha sonra şehirde yaşamayı tercih ettiğini söyledi.
Zorluklarına rağmen işini sevdiğini dile getiren Turan, "Mesleğimiz zor. Koyunlar bebek gibidir. Bir an olsun bırakamıyorsun, sürekli bir şeyler yapmak zorundasınız. Kışın buradayız, havalar ısınınca doğuya gidiyoruz. Ömrüm bu hayvanların peşinde gitti. Hep bu şekilde yaşadık ama yaşlanınca zor olmaya başladı." dedi.
Koyunlarını "evladı gibi sevdiğini" ifade eden Turan, şunları kaydetti:
"Hepsini ayrı ayrı tanıyorum. Bir tanesi eksilse fark ederim. Sanki 500 çocuğum var gibi. Evlatlarım evlenince gitti. Ben de burada koyunlarımla kaldım. Çocuklar da gidince neredeyse bütün işleri eşimle yapıyoruz. O da hasta olduğundan işler bana kalıyor. Bahar aylarında iş ağırlaştığı için birkaç çoban tutuyorum. Her birine 3-4 bin lira para veriyorum ama sürekli tutacak durumum yok. Geri kalan dönemlerde sürünün başına ben geçiyorum."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.