günümüz insanının sosyal medya ile ilişkisi

günümüz insanının sosyal medya ile ilişkisi

basın yayın deyince eskiden beri  gazete,dergi, mecmua, bülten..vb yani yazılı neşriyat akla gelirdi. gazeteci yada köşe yazarı olanlar ya mektepli idiler, ya da bir ustanın dizinin dibinde yetişmiş alaylı idiler. ama ekser çoğunluğu da çok okuyan, çok araştıran kişilerdi.

kitle iletişim araçları dendiğinde ise daha çok radyo, televizyon bilinirdi. önceleri devletin işlettiği bu kurumlar, daha çok eğlence araçları (müzik ve film yayınlayan) olmanın yanı sıra, kısmen de olsa haber ve duyuruların vasıtası idiler. 1991-92 yılından itibaren özel kitle iletişim araçlarının ses ve görüntüleri dinlenir ve seyredilir oldu. sonra bunların bütününe latince medium kelimesinden çoğul olarak türemiş '' medya '' denildi.

internetin hayatımıza girmesiyle beraber, kimi paylaşım siteleri ve portalların bütününe de ''sosyal medya'' tabiri kullanılmaya başlandı.

işte ne olduysa, bundan sonra oldu..

on satır kitap okumayanlar bile onlarca cümle yazmaya-çizmeye başladılar. dinlemeye dahi tahammülü olmayanlar, cehalet çukurundan bakıpda gördüklerini gerçek sanarak ahkam keser oldular. artık herkes herşeyi bilir oldu. uzmanlıkların kadr-i kıymeti bilinmez oldu. öyle ki kimilerine göre fil yassı bir yaprak gibiyken, bazılarına göre sadece kalın bir hortumdan ibaretti.

her konuda bilgisi ve söyleyeceği var olanlar sağlıkta olduğu gibi ekonomide de, siyasette de, teknolojide de sözlerini söylüyorlardı. tabiyatı ile her konuda konuşan veya yazan bu kişilerin hayatın kendisi olan ''din'' de en iyi bildikleri konular içerisinde birinci sırada idi. sosyal medyanın literatürümüze girmesiyle beraber, bu her şeyi bilen(!) insanımızı keşfetti  kitleler. mes'elelere getirdikleri yorumların,ortaya koydukları iddiaların, yazılan bir yazının yada yorumun sahibinin konuya vukufiyeti nedir-ne değildir bilmedikleri, tanımadıkları kişilere verdikleri cevapların ''cahil cesur olur..'' özdeyişini sürekli hafızamıza kazımalarına mı!? yoksa yazdıkları ve yaptıkları paylaşımlar ile akıllarının dibini gösterdikleri için, içerisinde yaşadığımız şu toplumun hal-i pür melalini gösterdikleri sebebiyle mi! bu kişilerin kendilerine minnettar(!) olalım.

aslında derdi kendisini ifade etmek olan günümüz insanı, buna böyle bir yol bulmuştu kendince herkes gibi.. akıllı telefonların da çıkmasıyla, içlerindeki beğenilme duygusu ile, iltifatların yegane adresinin kendileri olduğu pskolojisi ön plana çıkmış idi. sosyal yaşantılarında gösteremedikleri yönlerini, hal ve durumlarını göstermeye çalışıyorlardı.

çekdikleri selfielerle en beğendikleri duruşlarını, hayranlık uyandıracak bakışlarını, en fotojenik hallerini yayınlayarak, kendilerine bir statü kazandırmaya çalışıyor olmaları, nasıl bir maraza tutulduklarını göstermeye yetiyordu oysa.. lakin görebilene..!

artık kadınlı erkekli bu derdin pençesindeydi insanlar. okumak öğrenmek ve öğrendiğini yaşamak yerine, bazı bilge, düşünür yada sosyoloğun sözünü paylaşarak, kendi kimliğini, kişiliğini ifade etmeye çalışıyordu. ünlüler ile çekildikleri bir kare fotolarını sözkonusu medyada paylaşmaları önemsenme isteklerinin tezahürüydü.

sorsan her biri de kendisini allah'a kul, peygambere ümmet nisbet eden bu insanlara ne olmuştu da islam'ın şerefinden ve izzetinden başkasını arıyorlardı! kendi harfinden, kendi dilinden ve kendi kültüründen, yaklaşık bir asır önce koparılmış olmalarına mı vermeliydik vehametin sebebini!..

aradan bunca zaman geçmiş olmasına rağmen, kendi özümüze, islamın izzetine, müslüman kimliğine sarılmak yerine, medyatik olmayı tercih ediyor olmak, şöhret sarhoşluğunu isteyerek, bir yere sığamayıp-sığdıramadığımız benliğimizi, mutmain kılmaya çalışmak, bugün aşmamız gereken en önemli sorunlardan biridir. hal böyleyken geldiğimiz bu noktada, önce kendimiz ve yakınlarımızdan başlayarak, inandığımız din-i mübin-i islamı öğrenecek ve yaşayarak öğreteceğiz allah'ın izniyle... bu işin başka çaresi yok!.. şerefi, haysiyeti, onuru, gururu, iltifatı ve takdiri sadece allah'dan bekleyeceğiz. çabamız onun yada bunun gözünde değil allah'ın katındaki değerimiz için olmalı. ve sselam...

muhammed emin   

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
muhammed emin Arşivi