Eskiden efendileri olan batılılar emrediyor, onlar yapıyordu. Son dönemlerde Batı kendilerinin belirlediği yönetim ve yaşam tarzlarına uymayan, hatta onlara karşı bir duruş ve direniş sergileyen bu halka büyük bir nefret ve öfke içerisindeler. Halkımızın müdahalesiyle tüm planları bozulmaya başladı.15 Temmuz başarısız darbe girişiminden sonra ise pervasızca maskelerini çıkarıp gerçek yüzlerini göstermeye başladılar.

Suriye’de DAİŞ ile mücadele ettiğini söyleyen onlarca ülke binlerce bomba yağdırdı ama ölen hep sivil halk oldu. Türkiye, Suriye’ye girince sessizliğe büründüler. Bırakın destek vermeyi, kucaklarındaki PYD’yi de önümüze engel olarak koydular. Ülkelerinde aynı terör örgütlerine barınma, eylem hakkı tanıdılar hatta ev sahipliği yaptılar. Tüm bunlar yetmezmiş gibi ülkemizin başbakanı ve bakanlarının ülkelerine girişlerini engelledi. İçlerindeki nefreti açığa vurarak, sivil vatandaşlarımıza şiddet uygulayıp köpeklerini insanların üstüne saldılar.

Tezatlık ise, bunlar AB’ye girmek için önümüze insan hakları kriterlerini koyan, özgürlüklerden dem vuran, ders veren demokratlar(!) İşte batı medeniyeti, işte suskun sessiz Avrupa Birliği, işte iki yüzlülük!

Sorun ‘sığırları ile meşhur’ ülke ile sınırlı değil. Diğer batı ülkelerinin sinsi sessizliğine aldanmayın. İçlerinde büyük bir kin ve öfke var. Bunların darbe girişimi esnasında sergiledikleri tavırları hatırlayın. Yaptıkları yayınları ve daha sonraki hal ve hareketlerini…

 Bunlar Mekke müşriklerinden farksız! Elleri ile yaptıkları helvadan putlarını(demokrasilerini) acıktıkça yemeye devam ediyorlar. Hani nerede demokrasileri, ne oldu iki ülke ilişkilerine, AB kriterlerine? Neden hiç biri tepkilerini koymuyor, bize destek vermiyor? Sebep aslında sonuç gibi orta yerde duruyor. Onlar bizden razı değiller. Yüzü doğuya dönük, kendi kararlarını veren, batıya kafa tutan bir ülke istemiyorlar. Siyasi, askeri ve ekonomik olarak kendilerine bağımlı olmayan hiçbir ülkeye hayat hakkı tanımak istemiyorlar.

Mısır gibi önümüzde onlarca örnek var. Sıra şimdilik Türkiye! Türkiye bundan sonra gelecek daha güçlü saldırılara hazırlıklı olmalı. Darbe girişimi ve sonrasında yaşananlar bunun apaçık habercisidir. Almanya, Hollanda ve ardından sıraya gireceklerin tavır, tutum ve duruşları çok açık ve net: üç maymunu oynuyorlar!

Yeryüzünü idare eden sahta ilahlar çıldırmış durumda. Biz de unutmamalıyız ki,

 ‘Onlar dinlerine girmedikçe bizden asla razı olmayacaklar.’(Bakara120) Bu yüzden direnmeli, sürekli temkinli ve teyakkuz halinde olmalıyız.