Sol bu memlekette şeker diyerek kanından şekeri alırda haberin olmaz.
Barış derken barışa dinamit koyanlar can kabul ederde bilemezsin.
Demokrasi derken faşizmin en kralını tatbik eder anlamazsın.
Her konuşmasında "namus" sözünü verir ve binlerce emekçiyi işten atarda fark edemezsin.
Bu işler böyledir dostum sol cenahta.
Örnek mi, alsana örnek;
İstanbul BŞBB Ekrem İmamoğlu çakma Yasinlerle uçarak başkan oldu.
Başkanlığın tadını kayarak çıkarmaya devam ediyor.
Bu belediyede genel sekreter yardımcısı olan Yeşim Meltem Şişli İsmek birim başkanlarını elamanlarını toplamış.
Elamanların çoğu kadınmış.
Bundan rahatsız olmuş.
Hatta yanında bulunan bir erkek müdüre "ne kadar şanslısın bu kadar kadınla çalışıyorsun" demiş.
Baksana ya, kadın tam Freud'luk.
Elemanlara öncelikle "çok kötü kokuyorsun" diye giriş yapmış.
Herkese kendine gelen gibi hediyelik parfümler gelemiyor olabilir, oysa.
Sonra "başörtüsü, kaban, pardösü içinde nasıl çalışıyorsunuz. yazık size" demiş.
Acımış.
Alçaklığın ilk adımını atmış.
Sonrası daha vahim;
"Bekar olanlar el kaldırsın" demiş, çokça bekar olduğunu görünce "bu ne kadar bekar var, sizi itfaiyecilerle bir gece düzenleyip kaynaştırmak lazım" demiş.
İşte şerefsizliğin son noktası tamda burası.
Demezler mi;
Niye itfaiyeci?
Tecrübeyle mi sabit?
Bu kadının konuşmalarından sonra yerin yerinden oynaması lazımdı.
Şortlu kız olayında olanları düşününce.
Ki o olayı yapanda bir alçaktı.
Peki bu konuşmalardan sonra Yasin'ci Ekrem ne dedi?
Ne diyecek sahada top çevirdi.
Soruşturma açtıracakmış, şöyle böyle yapanlar bizimle çalışmak istemiyor anlamı çıkarmış.
Ekrem itfaiyeci ustası hatunu harcamak yerine durumu soğutmaya bırakmaya çalışıyor.
"Kimse başörtüsüne, inançlara hakaret edemez" demedi, diyemedi.
Demezde zaten.
Zaman ne kadar akarsa aksın bu memleketin sol cenahında değişen bir şey yok.
Yeter ki fırsat ellerine geçmesin.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.